Anadolu Adalet Sarayı 30. Asliye Ceza Mahkemesi'nin gerekçeli kararı, avukatlara dağıtıldı.
Gerekçeli kararda, eylemin, "kondüktörün, yolcuların tümünün iniş ve binişleri tamamlanmadan makiniste hareket etme emri vermesi ve kapılar tam olarak kapanmadan kendi özel vagonuna binmesi" şeklinde gerçekleştiği belirtildi.
Kondüktörün, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiyolları (TCDD) Yönetmeliği'nde yüklenen en önemli görevi eksik yaptığı vurgulanan kararda, "Yolcuların tamamının binmesi sonrasında talimat vermiş ya da yolcuların tamamı binmeden vagonuna binmemiş ve durumu fark etmiş olsa kaza gerçekleşmeyecektir. Dolayısıyla sanığın eylemi, kazanın oluşumuna doğrudan etkilidir ve belirleyici bir harekettir" denildi.
Kararda, bu nedenle sanık kondüktör Süleyman Uğur Özkoç'un kazanın oluşumunda "asli kusurlu" olduğunun anlaşıldığı kaydedildi.
Vagonların kapıları kapanmadan trenin hareket etmesini önleyen sistemin hiç çalışmadığı ya da sağlıklı bir şekilde çalışmadığı belirtilen kararda, trenin kapıları tam olarak kapanmadan hareket etmesinin standartlara aykırı olduğu belirtildi.
Tren ve kapı basamağı ile peron rıhtımı arasındaki mesafenin TCDD Genel Müdürlüğü'nün emirleri gereği olması gerekenden fazla olarak ölçüldüğü aktarılan gerekçeli kararda, şu ifadelere yer verildi:
"Bu hususun uluslararası standartlara göre kabul edilemez olması yanında TCDD'nin kendi standartlarına da aykırılık teşkil ettiği tespitleriyle TCDD işletmesine kusur izafe edilmiştir. Söz konusu eksikliklerin kazanın oluşumuna doğrudan etkili ve belirleyici eksiklikler olduğu ve eksikliklerden herhangi birinin olmaması halinde bile kazanın meydana gelmeyeceği çok net olarak bilirkişi raporlarında da belirtilmiş ve mahkemece kabul edilmiştir. Bu nedenle TCDD'nin asli kusurlu olduğu anlaşılmış ve sorumlu yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur."
Gerekçeli kararda, kazanın oluşumunda sanık kondüktör Özkoç'un dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği gerekçesiyle asli kusurlu olduğu ve taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği kaydedilen kararda, makinist Abdullah Çiğdem'in kusurlu hareketinin tespit edilemediği bildirildi.
- Mahkemenin kararı
Anadolu 30. Asliye Ceza Mahkemesi, 15 Temmuz'da verdiği kararda, sanık kondüktör Süleyman Uğur Özkoç'u "taksirle ölüme neden olmak" suçundan 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Sanığın duruşmadaki iyi halini göz önünde bulunduran mahkeme, cezayı 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına indirmişti.
Özkoç'un daha önce kasıtlı bir suçtan ceza almadığı gerekçesiyle cezasını erteleyen mahkeme, makinist Abdullah Çiğdem'in de yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanamayacağı gerekçesiyle beraatine karar vermişti.
Mahkeme, kovuşturma aşamasında kazada ulusal ve uluslararası standartlara uymadığı bilirkişi raporuyla tespit edilen TCDD yetkilisi ya da yetkililerinin kusurunun bulunduğu tespit edildiğinden, bu konuda işlem yapılıp yapılamayacağının değerlendirilmesi amacıyla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına hükmetmişti.