Aktay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, IŞİD'in İslam dinine zarar verdiğini söyleyerek, "IŞİD'in, PKK ile çatışması yeni ortaya çıktı. IŞİD tuhaf bir yapılanma. Arkasının nasıl geleceğini aslında merak ve ilgiyle izlenmeye başlanan bir hareket. Bu hareketin, İslamı çok kirli suyla bulandırıyor olduğunu kendi adıma söylebilirim. Ortaya koydukları eylem biçimleri itibarıyla İslamı gerçekten bir din olarak, bir selam dini olarak, gerçekten dünyada bu bölgede asırlarca insanlar arasındaki sevgiyi, muhabbeti yaymış olan İslamı, nefret edilen, kendisinden kaçılan, bir şöhrete kavuşturan ve dünyada da İslamofobi duyguları adeta haklılaştırmak üzere üretilmiş bir fabrikasyon olduğu izlenimini elde ediyoruz" diye konuştu.
IŞİD'in bölgedeki bütün yapılara karşı ve bilhassa da bölgenin mağdur, mazlum insanlarına karşı bir eylem içerisinde olduğunu kaydeden Aktay, "Halen bölgenin zalimlerine karşı özellikle Esad'a karşı doğru düzgün bir varlık koyduğunu göremedik. Ancak bu bölgede şu anda ortaya koymaya çalıştığı etkinlik biçimi, bölgenin bütün insanlarını birbirine düşüren, birbirine düşman eden bir yaklaşım" ifadesini kullandı. Ancak IŞİD'e karşı Barzani yönetimiyle PKK arasında bir ittifak kurulduğunu hatırlatan Aktay, "Neticesinin nereye doğru gidiyor olduğunu bir yandan ilgiyle, bir yandan endişeyle, diğer yandan tedbirimizi alarak izlemeye devam ediyoruz" şeklinde konuştu.
Ortadoğu'da gelişen olaylarda Türkiye'nin hedef gösterildiği belirten Aktay, "Ortadoğu'da cereyan etmekte olan birçok hadisenin hedefinde Türkiye'nin olduğunu biliyoruz. En azından öyle olduğunu varsaymak durumunda kalıyoruz" dedi.
Bu bölgede gelişen hadiselerin doğrudan doğruya Türkiye'nin iç barışını da tehdit ettiğini aktaran Aktay, şunları kaydetti:
"Gelişen hadiselerin önemli bir kısmı, doğrudan doğruya Türkiye'nin iç barışını da tehdit eden hareketler. Neticesinde bahsettiğimiz bölge, 4-5 sene öncesine kadar, Türkiye ilişkileri ileri seviyeye getirdiği ve bu seviye sayesinde hem Türkiye'nin hem bölgenin kendi iç kalkınmasını ileri bir safhaya ulaştırabildiği bir bölgeden bahsediyoruz. Bu bölgenin, böyle bir savaşa maruz kalması aslında doğrudan doğruya Türkiye'nin bölge için oynamaya tasarladığı rolü sabote eden bir gelişmedir. Bu gelişmelerin, bu şekilde cereyan etmesi, bilerek ya da bilmeyerek, hedefleyerek veya hedeflemeyerek Türkiye'ye zarar veriyor olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye'nin bu süreç içerisinde ve gelişmeler yoluyla hedeflenmiş olduğunu düşünüyoruz."
