Tekstilde yeniden yapılandı, turizmde otel sayısını dörde çıkaracak

Avrupa'nın en büyük kumaş üreticilerinden olan Şahinler Holding, 2008 krizinde küçüldüğü tekstilde yeniden yapılandı. Daha önce bu alandaki yatırımlarını da erteleyen holdingin yönetim kurulu başkanı Kemal Şahin, Mısır ve Ürdün'deki tekstil fabrikalarına yenilerini ekleyerek Etiyopya ve Bulgaristan'da da yeni işletme açacak.
        Antalya'nın ilk otellerinden Club Mega Saray'ın da sahibi olan gurbetçi işadamı, turizm ve inşaatta da büyüme kararı aldı. İstanbul'daki holding binasını 4 yıldızlı bir otele çevirmeyi planlayan Şahin, Beylikdüzü'nde iki oteli projesini de gündemine aldı.
    Antalya'da sahibi olduğu Club Mega Saray Hotel'de basın mensuplarıyla sohbet toplantısı yapan Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, yeni yatırımları ve tekstildeki projeleriyle ilgili bilgi verdi. İstanbul'da yatak sayısı bin 700'ü bulan üç otel projesinin olduğunu belirten Şahin, "Bu projelerimizin yerleri hazır, inşaatına önümüzdeki yılın ilk yarısında başlayacağız." dedi. Beylikdüzü'nde bir milyar lira büyüklüğünde bir de inşaat projesinin olduğunu aktaran Şahin, "Bu projenin içinde bir de beş yıldızlı otel olacak. Projede ayrıca ofis blokları ve lüks rezidanslar yer alacak. Burada yaklaşık bin civarında da aile konutu inşa edilecek. Projede 5 tane de alış veriş caddesi olacak." diye konuştu.
    Kemal Şahin, şirketin merkezini Beylikdüzü'nde yapacakları ofis bloklarına taşıyarak Merter'deki holding binasını da dört yıldızlı bir otele çevireceklerini kaydetti. Beylikdüzü'ndeki TÜYAP Fuarı'nın yanında hem Büyükçekmece'yi hem de Marmara'yı gören bir arazilerinin olduğunu dile getiren Şahin, buraya da 4 yıldızlı bir otel yapacakları bilgisini verdi.
        Üç otelin yatırım maliyeti, 150 milyon doları bulacak. Şirketin otel sayısı da 4'e çıkmış olacak. Turizmde fırsat buldukça büyüyeceklerini ifade eden Şahin, şöyle devam etti: "Turizmde satın alma yoluyla da yeni otelleri bünyemize katabiliriz. Ancak bu oteller istediğimiz yerde ve şekilde olması lazım. Side-Kemer arasındaki otellere sıcak bakıyoruz."

'TÜRKİYE'DE TEKSTİL YERİNE İNŞAAT VE TURİZME YATIRIM YAPACAĞIZ'
    Ana faaliyet alanlarının tekstil olduğunu hatırlatan Şahin, Türkiye'de büyük tekstil yatırımlarının olmayacağını, bunun yerine turizm ve inşaatta büyüyeceklerini dile getirdi. 2008 krizinde tekstilde biraz küçülüp yeniden yapılandıklarını anlatan gurbetçi işadamı, "Hızlı tedarik yapan müşterilere hizmet verir hale getirdik. Büyük mağaza zincirleri ve katma değeri yüksek olan ürünlere yoğunlaştık. Alt katmanlardaki ucuz ürünlerden çıktık. Ürdün ve Mısır'da fabrikalarımız var. Ortadoğu'nun en büyük konfeksiyon üreticisiyiz. Entegre tesislerimiz devam ediyor. Etiyopya ve Bulgaristan'da tekstile yönelik yeni projelerimiz var." diye konuştu.

'AMERİKA'DA ÇİN'İN ANASINI AĞLATIYORUZ'
    Kemal Şahin, tekstilde Ürdün ve Mısır'da üretim yaparak Amerika pazarına ulaştıklarını belirterek şunları kaydetti: "Ürdün'den Amerika'ya mal satıyoruz. Ürdün'de işçilik daha ucuz. Bir de Amerika'nın Ürdün ile serbest ticaret anlaşması var. Dolayısıyla Çin'i Amerika'da vuruyoruz. Çin burada bizim anamızı ağlatıyor. Biz de Amerika'da onların anasını ağlatıyoruz. Bu modelle büyüyoruz. Afrika'ya da bu modelle gidiyoruz."

AVRUPA SERBEST BÖLGESİ'NDEKİ İŞLEM HACMİ YÜZDE 80 ARTTI
    Kemal Şahin'in verdiği bilgilere göre, holding bünyesinde faaliyet gösteren Çorlu'daki Avrupa Serbest Bölgesi'nde işlem hacmi geçen yıla göre yüzde 80 arttı. Bölgede elde edilen ciro 1,3 milyar dolardan 2 milyar dolara çıktı.
        Serbest bölgecilikte uzmanlaştıklarını dile getiren Şahin, "Bu seneki rakamlarla 7'incilikten 5'inciliğe yükseldik. İleride belki ilk sıraya oturacağız. İşlettiğimiz serbest bölgelere büyük teknoloji yatırımları alıyoruz. Türkiye'de olmayan yatırımcılar geliyor." dedi.

'AVRUPA 40 YAMALI BOĞÇA GİBİ NE ÇIKACAĞI BELLİ DEĞİL'
    Şahin, Avrupa'daki krize de değinerek şu değerlendirmeyi yaptı: "Kriz Avrupa'yı ciddi etkiliyor. Avrupa'da en sağlam ülke Almanya. Onlar da korkuyor. Almanlar son zamanlarda az para harcamaya başladı. Bu Türkiye'nin ihracatına da yansıyor. Avrupalılar, 'İleride euro ne olur, işsiz kalır mıyım?' diye korkuyor. Avrupa'daki kriz çok derin. Öyle kolay kolay çözülecek bir kriz değil. Bir 10 yılı alır. Çünkü kırk yamalı bohça gibi. Ne çıkacağı belli değil."