Dolar

32,4375

Euro

34,7411

Altın

2.439,70

Bist

9.915,62

Salih Müslim: Türkiye ile görüşme yok, sadece ABD'nin arabuluculuğu var

PYD Sözcüsü Salih Müslim, Türkiye ile direkt görüşmenin olmadığına, ancak ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’in arabuluculuk yaptığını söyledi. Müslim, Türkiye ile diyalog için TSK’nin ve bağlı radikal grupların Afrin’den çekilmesini şart koştu.

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-05-04 13:16:47

Salih Müslim: Türkiye ile görüşme yok, sadece ABD'nin arabuluculuğu var

PYD eski lideri Salih Müslim, son günlerde Suriyeli Kürtlerin, Ankara ile yeniden temaslarda bulunduğu iddalarıyla ilgili gazeteci Burhan Ekinci'nin hazırladığı AhvalPod'daki, 'Yankılar' programına katılarak, röportaj verdi. PYD sözcüsü Salih Müslim röportajında, Türkiye ile direkt görüşmenin olmadığını, ancak ABD'nin Suriye Özel Temsilisi James Jeffrey'in arabuluculuk yaptığını söyledi.

Salih Müslimin'in, AhvalPod'a verdiği röportaj şöyle:


‘ANKARA İLE DİREKT TEMAS YOK
ANCAK ABD ARABULUCU'

Ankara ile yeniden dolaylı ya da direkt bir görüşmeniz var mı? Nedir durum?

''Ankara ile direkt görüşmemiz yoktur. Sayın James Jeffrey (ABD Suriye Özel Temsilcisi) arada gidiyor, geliyor. O hem bu tarafa, hem o tarafa bazı şeyler söylüyor. Geçenlerde Ankara'daydı. Buraya geldiğinde buradaki özerk yönetimle de görüşüyor. O kadar. Bundan başka bir şey yok. Direkt temas yahut dolaylı yok. Sadece James Jeffrey ve takımı arabuluculukta bulunuyor. Bir taraftan NATO müttefiki olarak Türkiye'yi, diğer taraftan Rojava (Suriye Kürdistanı) ve Kuzey Suriye'deki kazanımları kaybetmek istemiyorlar. Amerikan çıkarları için arabuluculuk yapıyorlar.

Bu arabuluculuktan memnun değil misiniz?

Muhakkak bizim de şartlarımız, isteklerimiz var, bir de Amerikan'ın istekleri var. Biz mümkün olduğu kadar isteklerimizi, amaçlarımızı gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Şartlarımız yerine getirilirse memnun olabiliriz. Bu bir çabadır, ABD yoluyla sarfediliyor. Diğer ülkeler de var. Biz James Jeffrey ile bir diyalog içiresindeyiz. Nereye kadar varır bilemiyoruz, bu bir çabadır, buna değer biçiyoruz. Bunu da kaybetmek istemiyoruz.

Bu arabuluculuğun devam etmesini istiyorsunuz yani?

Bir sonuca varıncaya kadar devam etmesini istiyoruz.

‘TÜRKİYE, AFRİN'DEN ÇIKARSA
BAZI ŞEYLER YAPILABİLİR'

Ne gibi şartlarınız var bunun için?

Afrin meselesi var. Tehditleri var. Bundan vazgeçilmeli. Bizimkilerin Afrin şartı var. Afrin'e getirilen örgütler var, Türkiye bu örgütlerle buradan çıkarsa en azından bazı şeyler yapılır. Afrin işgal meselesi kabul edilemez. Bizim için öncelikli konudur. Şart olarak bunu yapması gerekiyor. Tüm örgütler Afrin'den çekilmeli.

Afrin sizin için kırmızı çizgi mi?

Kırmızı çizgi geçilmiştir, kırmızı çizgi kalmamış, işgal edilmiştir. Bu bir hatadır, böyle yapmaması gerekiyordu.

Siz Afrin'in yeniden YPG'nin denetimine verilmesini mi istiyorsunuz?

Afrin yanışında Şehba'da kampalar var. Yerinden edilmiş insanlardır. Bunların kendi evlerine dönemleri gerekiyor. İkincisi örgütler var. Köylere yerleştirilmiş. Guta'dan, başka yerlerden bu örgütleri toparlamışlar (ÖSO) Afrin içine sokmuşlar. Kendi askerleri var, bir de örgütler var. Bunların çekilmesi, yapılan demografik değişimin giderilmesi gerekiyor. Afrin'den edilenlerin evlerine, köylülerine dönmesi gerekiyor.

Bir yandan da Afrin'de duvar örülüyor. Bu duvar neden örülüyor?

Uzun vadade Afrin'i Suriye'den ayırmak istiyorlar. Buradaki güçleri kalıcılaştırmak için bir duvar örülüyor. Bu örgütleri korumak için. Duvar olmazsa, herkes köylerine gidebilir. Afrin'i kendi topraklarına katmak için atılan bir adım olabilir.

‘ŞARTLARIMIZI ANKARA KABUL ETMEDİ'

Siz 2014 yılında çözüm süreci yıllarında Ankara'ya geldiniz, çeşitli temaslarda bulundunuz. Ama çözüm süreci çökünce, bu görüşmeler de tıkandı. Türkiye sizle neden diyalogu kesti?

Türkiye o zaman bizi bir yerlere çekmeye çalıştı. Suriye Ulusal Meclisi vardı. Bizi o şemsiyenin altına sokmak istediler. Biz de bazı şartlar öne sürdük. Suriye devriminin bir parçası olduğumuzu söyledik, Suriye Ulusal Meclisi'nin de Suriye'de Kürt sorunu olduğunu kabul etmelerini istedik. Kabul ettiremedik.

Türkiye'nin başka planları vardı. Biz Türkiye'ye karşı bir mermi bile sıkmadık, iyi ilişkiler kurmak istedik. Biz Suriye Ulusal Meclisi'nin çatısı olmayı kabul ettik yalnız bizim varlığımızı kabul etmelerini istedik ama bunu kabul etmediler. Hem Türkiye içinde hem de bizimle diyalog sona erdi. Kısa süre sonra Türk devletinin terimiyle bizi de 'terörist' diye lanse etmeye başladılar.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, birkaç ay öncesine kadar Fırat'ın doğusuna müdahale mesajları veriyordu ama bunu son zamanlarda artık göremiyoruz. Sizce neden? Türkiye bölgeye müdahaleden vaz mı geçti, yoksa başka bir şey mi var?

Sanırım hesapları tutmadı. Tutsaydı yaparlardı. Buradaki koalisyonun bulunması, ABD çekilme konusu... Şimdi artık kimse Türkiye'ye güvenmiyor. 

‘UFUKTA ÇÖZÜM GÖRÜNMÜYOR'

Bölgede barış ve çözüm sizce nasıl sağlanır?

Suriyeliler olarak özgür olursak, dış etkenlerden ne kadar koparsak o kadar çözüme yakın oluruz. Hem Türkiye, hem İran'ı, hem Amerika'yı hem Rusya'yı ikna ederek bir çözüm imkansızdır. Onun için Suriyeliler ne kadar özgür iradelerine yakın olursa çözüme yakın oluruz. Ama bazı güçler hâlâ kendi çıkarları bakımından bazı güçlere bağlanmışlar. Ufukta çözüm görünmüyor. Çözümün olması için bazı nedenler olmalı. Çözüm yoluna girmek gerekiyor, şimdiyekadar çözüm yoluna girmiş değiliz.

Afrin, İdlib, İşgal var. Bu kadar güçler var. Durum çok karmaşık. Sadece İdlib'e bakalım. Ne çeşit terörist derseniz var. Ne Türkiye ne de Şam rejimi bunlarla savaşmak istiyor. Eğer İdlib ve Afrin meselesi çözülmezse hiçbir zaman çözüm yoluna girilemez. Bu yola girmek için en azından bu meselenin çözümü gerekiyor, bu örgütlerin gitmesi gerekiyor.

Haber Ara