Dolar

42,5272

Euro

49,6295

Altın

5.776,96

Bist

10.970,91

Şeytan adam aramıza döndü

2 Ay Önce Güncellendi

2025-10-03 21:21:30

Mustafa Özcan

Yeni haber, İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'in Hamas sonrası Gazze'ye atanacak geçici yönetiminin başına getirileceği yönünde. İlk tepki Hamas çevrelerinden geldi ve Tony Blair'i istenmeyen adam ilan etti. Kişiliği hakkındaki değerlendirmesinde de ‘şeytanın kardeşi' ifadesini kullandı. Siyasete girdikten sonra ilk başlarda ‘üçüncü yol' diyerek yeni bir dünyanın müjdesini vermişti. Bu müjdesi kandırmaca çıktı. Sonrasında izlediği zikzak politikaları sonucu sadece kaypak bir adam olduğu anlaşıldı. Irak'a askeri müdahalede Bush'un en büyük destekçisi hatta kimilerine göre fino köpeği olmuştur. Şimdi Filistin meselesinde veya Gazze meselesinde de Trump'ın ortağı olmaya hazırlanıyor. Milli damat Jared Kushner'e eşlik etmektedir. Gazze'nin yeniden imar edilmesinde veya riviera haline getirilmesinde Blair'in siyasi figür, Kushner'in ise finansör olarak hizmet vereceği tahmin edilebilir. Trump ile Blair ve Kushner Ağustos ayında Beyaz Saray'da buluşmuşlardı. Blair uluslararası düzenin maşa ya da emanetçilerinden birisi. Bush ailesine ortak olduğu gibi Trump'a da benziyor. Trump da gelmeden Amerikan derin devletini savaş açmıştı. Lakin bu çıkışların pazarlama unsuru olmaktan öteye geçmediği ortaya çıkmıştır. Blair daha önce de Filistin'le alakalı Ortadoğu Dörtlüsünün (Quartet) temsilcisi olmuştur. Bu hususta deneyimli birisidir.

WhatsApp Image 2025-10-03 at 15.04.53

Yalan yarışında Netanyahu ile finale kalabilir. Şimdiki İngiliz Başbakanı Starmer de bir İsrailli bayanla evli bulunuyor. Tony Blair'in de İsrailli iş kadını Ofra Strauss ile aşk yaşadığı öne sürülmüştür. Kısaca Beyaz Saray'da Filistin meselesini resmi ve gayri resmi damatlar takip ediyor. Hamas'ın tepkisinin nedensiz olduğunu söylemek mümkün değil. Irak'a savaşa giderken Blair İngiliz raporlarını Amerikan arzularına göre değiştirmiştir. Kitle imha silahları tehlikesini abartmıştır. Hatta gazeteci danışmanı ve alt düzey bir şeytan olan Alastair Campbell'den ilgili raporların Amerikan arzularına göre düzenlenmesene ve değiştirilmesini, uyarlanmasını başka bir ifadeyle estetize etmesini ve çekici hale getirilmesini istemiştir.

Dolayısıyla düzmece veya üretme delillerle savaşa gidilmiştir. Bu itibarla Bush ile birlikte savaş suçu işlemiştir. Tezviratı ABD cenahında ise Colin Powel yürütmüştür. Kısaca Tony Blair emperyalizmin yararlı elemanlarından birisidir. Bush gibi kendisini dini argümanlarla savunmuştur. Irak savaşı ve benzerlerinin hukuki temeli olmadığı söylendiğinde bu çevreler ahlaki temelinin olduğunu varsaymışlardır. Katliamı ahlaki bir kılıf bulmak i hatta zorunluluk olarak yutturmak istemişlerdir. Kısaca ahlaki bir savaş yürüttüklerini söylemişlerdir. Bu dini siyasete alet etmenin başka bir yüzüdür. Ya da Allah'ı yalancı tanık tutmaktır. Kendinden emin bir şekilde Tony Blair de ‘beni ancak tanrı yargılayacaktır' demiştir. Kulların yargısına tenezzül etmiyor! Peki, dünyadaki hesapları kim verecektir? Bizde de böyle diyenler çıkabiliyor. Merhum Korkut Özal ''Ben servetimin hesabını bu dünyada değil, öbür dünyada Allah'a veririm.'' demiştir. Elbette Korkut Özal'ın durumu özel servete girdiğinden biraz farklı. Yine de Hazreti Ömer bilhassa devlet erkanı için nereden buldun yasası işletmiştir. Zaman zaman bu tür hesapları kullara vermenin de bir sakıncası olmasa gerek!

Süreçte bazı namuslu ve dürüst insanlar Blair'in kurbanı oldular. Bunlardan birisi İngiliz biyolojik silah uzmanı David Kelly olmuştur. İntihar mı etti öldürüldü mü anlaşılamamıştır. BBC -Blair hükümeti arasındaki istihbarat tartışmasında köstebek olarak lanse edildi. Bu çekişmenin kurban oldu. Günahı Blair ve yalancı ekibinin boynundadır. Kardeşini Irak'ta kaybeden bir İngiliz ise "Tony Blair teröristtir" demiştir. Bu ifade cürümleri karşısında yetersiz kalır. Ondan öte bir anlam taşıyor! Bir ara Sisi ve BAE'nin danışmanları arasında olduğu da rivayet edilmiştir. Bush gibi Allah'tan emir aldığını söylüyor. Filistin'e ihanet şebekesi bu iş için ondan iyisini bulamazdı.

Netice-i kelam: Ağlayanın malının gülene faydası olmaz.

Mustafa Özcan \ Timeturk

Tüm Yazıları

Haber Ara