Ana babası savcı hâkim olan 21 yaşındaki genç, hem otomobil sürüyor, hem de yanında oturan genç kadını dövüyordu. Bunu gören vatandaşlar el kol hareketi yaparak protesto edince gencimiz arabayı yaya kaldırımına sürmüş, altı kişiyi yaralamıştı. Saman alevi gibi tepki gösterdik, kısa zamanda konuyu unuttuk.
***
Aydında dört kişilik bir hırsız çetesi yakalandı, zanlıların üçü lise öğrencisi. Haberin duyulduğu ilk gün biraz söylendik, onu da kısa zamanda unutacağız.
***
Kaç yıl oluyor, Bursa'da bir sürücü otobüs durağına girdi, beş zavallı kadını ezdi, tutuklandı, on ay sonra serbest bırakıldı.
***
Böyle üzücü vak'alar saymakla bitmez tükenmez. Bunların üzerinde gerektiği gibi ve kadar durmuyoruz. Neticelerden sebeplere gitmiyoruz. Olup bitenlerden ibret almıyoruz. Çare ve çözüm bulmuyoruz.
***
Bir üniversite profesörü on yıl içinde İstanbul ve Marmara bölgesinde büyük bir deprem olacak demiş. Medya yazdı ama milyonlarca çürük bina konusunda âcil tedbirler alınmıyor.
***
En az 30 milyon halkın yaşadığı bu bölgede olacak bir depremin çok vahim siyasî neticeleri olacağı şüphesizdir. Devlet ve bağımsızlığımız bile tehlikeye girebilir.
***
Türkiyenin bitmez tükenmez, aralıksız üzerinde durulan iki büyük gündem maddesi politika ve futboldur. Dünya yıkılsa onlardan vaz geçilmez.
***
Bir ara futbol şikelerinden bahs ediliyordu. Onların iç yüzü öğrenilemedi.
***
Soruyorum: Ekmeklik buğdayımızı, fasulyemizi nohudumuzu mercimeğimizi dışarıdan satın alıyoruz, tarımımızın durumu parlak değil. Bu konuda ciddî ve derin analizler yapılıyor mu, çareler çözümler bulunuyor mu, projeler üretiliyor mu?
***
Türkiyemizde akıl almaz derecede büyük kültür değişmeleri yaşanıyor. Bunun farkında mıyız?
***
Türkiyenin BBC Türkçe, Deutche Welle, Al-Jazeera gibi güçlü büyük medya organları var mı?
***
Medyası bir ülkenin gözü, kulağı, dilidir. Bu konuda bizim durumumuz nedir?
***
Din gibi kutsal bir konu bile magazinleştirildi. Müslüman çoğunluk bundan YETERİ kadar rahatsız oluyor mu?.
***
Türkiyenin gündemi, problemleri konusunda ciddî kitaplar, ciddî analizler yayınlanıyor mu?
***
Üniversite gençliği hangi derin fikir, derin kültür kitaplarını okuyor?
***
Aylık geliri dört bin lira olan bir aile, bu paranın yüzde kaçını kitaba, kültüre, sanata ayırıyor?
***
Milyonlarca sohbette hangi konular dile getiriliyor?
***
Türkiye Japonyadan, Almanyadan, Singapurdan, İsviçreden, Norveçten, Hollandadan ve diğer başarılı medenî ülkelerden ders ve ibret alıyor mu?
***
Bizim Konya vilayetimiz kadar toprağı olan Hollanda, tarım konusunda niçin dünya birincisi de, biz liste dibindeyiz?.
***
Yüz ölçümü bizden küçük İngiltere'de hayvancılık sektöründe çok başarılı da biz bu konuda niçin geri ve yetersiziz?
***
Sağlık konusundaki olumsuzluklar hakkında Profesör Rasim Küçükusta on kadar uyarıcı, aydınlatıcı önemli kitap yazdı. Bunları kaç kişi okuyor?
***
Turizm konusunda kelle sayısından bahs edip duruyoruz; ülkemize kültür seviyesi yüksek çok para bırakacak zengin turistleri çekmek konusunu niçin müzakere etmiyoruz?
***
Din ve tasavvufun içi boşaltıldı, bu iki hayatî konu magazinleştirildi. Müslüman okur yazarlar düşünürler, ziyalılar niçin feryad ü figan kopartmıyor?
***
Türkiyede, millî kimliğe ve millî kültüre uygun bir hukuk sistemi yok. Bu vahim konunun üzerine kimler eğilecek? Patagonyalılar mı?
***
Dünyanın en düzgün, en iyi idare edilen ülkesi İsviçre. Kitap piyasasında o ülkenin başarılarını anlatan, öğreten Türkçe ciddî kitap var mı? Böyle bir kitap hazırlanıp yayınlansa okuyan çıkar mı?
***
Din hizmetleri, İslama ve çağın şartlarına uygun bir şekilde başarıyla görülüyor mu?
***
Sayıları bir milyon 300 bin olan öğretmenler ordusu vazifesini başarıyla yapıyor, Türkiyeyi yükseltecek vasıflı nesiller yetiştiriyor mu?
***
İslam feministleri, kadın ilahiyatçılar, Kemalist feministler niçin resmi VESİKALARLA yasal, KDV'li, hijyenik(!), korumalı seks köleliğine karşı ses çıkartmıyor?
***
Mustafa Kemal, ölümünden bunca yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ niçin Türkiyenin en büyük bilinmeyenidir?
***
ABD'de yayınlanan The Forwardadlı Yahudi gazetesinde Hillel Halkin'in yazdığı acayip ve dehşetli yazıya niçin cevap verilmiyor, Tarih Kurumu bu konuda niçin Atatürk heykelleri gibi susuyor?
***
Müslüman çoğunluğu, tek bir Ümmet çatısı altında toplanmaya ve birleşmeye çağıran kaç kişi var?
***
Müslüman gençliğin durumu nasıldır? İslamî Kur'anî Nebevî kıstaslara ölçütlere vurulursa yüz üzerinden kaç not alır?
***
Türkiye uluslararası şeffaflık ve temizlik konusunda, 100 üzerinden ancak 41 not alabildi. Bu konuyu kimler müzakere edecek, tartışacak?
***
Piknik yapan Türkiyeliler, akşam dönerken piknik yaptıkları yeri niçin çöplük gibi bırakıyor, mıntıka temizliği yapmıyor?
***
Nüfusu Türkiyeden fazla olan Japonya okullarında niçin temizlikçi, hademe, müstahdem yok da; okulları tuvaletlerine kadar öğrenciler ve öğretmenler nasıl tertemiz pırıl pırıl ışıl ışıl temizliyor?
***
Japonya okullarına niçin ayakkabı ile basılmıyor, patikle geziliyor?
***
Bizim niçin (yüzölçümü ve nüfusu bizden küçük) Güney Kore gibi dünya çapında bir otomotiv ve elektronik sanayiimiz yok?
***
Niçin bu kadar borçluyuz?
***
Ülkemizde niçin bu kadar çok kahvehane çayhane var?
***
Niçin ürettiğimizden çok tüketiyoruz?
***
O uyurgezere, “Japonların millî yazısı çok zor, çok karmaşık, çok çetrefil olduğu halde onlar eğitim, üniversite, ilim, fen, medeniyet konularında çok ilerlediler, çok sayıda Nobel kazandılar, biz ise çok kolay Latin yazısıyla onlar gibi ilerleyemedik, bunun sebebi nedir” diye sordum. Ölü gözü gibi donuk gözlerinde şeytanî şerareler ışıldadı, kin ve nefret kokan şu cevabı verdi: “Sen Atatürk'e karşı mı geliyorsun?”
***
Üçüncü dünya savaşı... Batı medeniyeti iki büyük delilik yaptı, şimdi üçüncüsüne hazırlanıyor. Bu seferki pek yaman olacak, insanlığı yere serecek, dünyayı taş devrine geri götürecek.
***
Onların dünya saltanatlarına imrenmeyin. Ebedî kalınacak âhiretteki durumları berbattır.
***
Cennete konulup ebedî mutluluk mu kazanacak, şirkinden küfründen nifakından ötürü Cehennemde mi yanacak?
***
Geveze, zevzek, şımarık, kendini beğenmiş, soytarı, okur yazar cahil, ayakta uyuyan, robot, zombi, yararına ve zararına olan şeyleri bilmez, nefs-i emmaresinin kölesi, gaflete batmış... Kim bu adam veya karı?
***
Geri zekalı!.. Büyük masraf ve israf yaparak annesine lüks ve ihtişamlı bir mezar yaptırmış. Keşke Sünnete uygun mütevazı bir kabir yaptırıp, artan parayla anası için hayır yapmış olsaydı.
***
Dünya ve insanlık, her gelen gün, geçen günü aratarak hızla kötüleşiyor. Gafiller farkında değil. Bu gidiş nereye? Mutlu ufuklara mı, karanlık bir geleceğe mi?.. 1938'de Münih görüşmelerinden sonra, bin yıllık bir barıştan bahseden gafiller olmuştu ama altı yıl sürecek olan ikinci dünya savaşı ümit ve iyimserlik balonlarını patlatmıştı.
**
Ne vicdansız Müslümanlar!.. Arakan'da zavallı masum İslam çocukları diri diri ateşe atılırken, onlar burada günlerini gün ediyor, kahkahalar içinde yiyip içiyor, keyf sürüyor, dünyadan kâm alıyor, baklavalarını kaymaksız yemiyor.
***
İşsiz vatandaşın biri, Beyefendinin otomobilinin önüne atılmış arabayı durdurmuş. Beyefendi ne istiyorsun demiş... İşsizim... Sana bir iş bulalım... Hayır demiş, emir buyurun bana kalabalık bir caddenin köşesinde simit satma izni verdirtin demiş, izni ve ruhsat verilmiş. Birkaç aydır bu işi yapıyormuş, aylık cirosu otuz bin liraymış... Üçte biri kâr olsa, on bin lira eder. (Olmuş vak'adır.)