Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Dönüşüm devam ediyor

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-06-04 09:00:34

Dönüşüm devam ediyor

Suudi Arabistan Kralı Selman Bin Abdülaziz, önceki gün gece yarısından sonra yeni kraliyet kararnameleri yayınladı.

Arap kamuoyu Suudi Arabistan'dan sabaha doğru gelen bu tür atamalara ve görevden almalara bir süredir alıştı.

Daha öncekiler gibi Kral Selman'ın son kararnamelerinin de iki temel hedefe yönelik olduğunu görüyoruz.

Birincisi, Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'a yakın isimleri göreve getirmek.

İkincisi, genç prens tarafından başlatılan ülkeyi ve toplumu dönüştürme projesine hizmet edecek adımlar atmak.

İlkine örnek olarak Prens Bedir Bin Abdullah Bin Muhammed Bin Ferhan'ın Kültür Bakanlığına atanmasını verebiliriz.

Hatırlarsanız, Amerikan medyasında Aralık ayında yayınlanan bir haberde, bugüne kadar satılan en pahalı tablo olan Leonardo da Vinci'nin “Salvator Mundi” adlı eserinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman tarafından satın alındığı iddia edilmişti.

Veliaht Prens'in kuzeninin adı işte o haberde geçiyordu ve tabloyu 450 milyon 300 bin dolara Prens Muhammed Bin Selman için kendisine çok yakın isimlerden biri olan Prens Bedir Bin Abdullah'ın satın aldığı belirtiliyordu.

İkincisinin örneği ise Kültür ve Enformasyon Bakanlığı'nın bölünerek ülkede ilk kez Kültür Bakanlığı'nın kurulması.

Kültürün müstakil bir bakanlık haline getirilmesi kararı, daha önce haram olduğu söylenerek izin verilmeyen birçok kültürel etkinliğin kısa sürede dönüştürülmek istenen Suudi Arabistan toplumuna sunulacağının habercisi.

Abdullatif Bin Abdülaziz Âlu'ş-Şeyh'in İslami İşler, Davet ve İrşad Bakanı olarak atanması, “devlet kurumlarına sızmış Müslüman Kardeşler sempatizanlarını temizleme” politikasının yoğun bir şekilde sürdürüleceğini gösteriyor.

Daha önce Emri bi'l-Maruf ve'n-Nehyi ani'l-Münker (İyiliği Emretme ve Kötülükten Sakındırma) Heyeti Başkanı olarak görev yapan Abdüllatif Âlu'ş-Şeyh, Batı medyasında “din polisi” şeklinde isimlendirilen kurumu yetkisiz ve işlevsiz hale getirmekle suçlanıyordu.

Abdüllatif Âlu'ş-Şeyh'in İslami İşler, Davet ve İrşad Bakanı olarak atanması eski bir sözünü yeniden gündeme taşıdı.

2014'teki bir toplantıda yaptığı konuşmada vatandaşlarla yöneticiler arasında fitne çıkarmaya çalışanlara kulak verilmemesi çağrısında bulunan Âlu'ş-Şeyh, “Bu devlet yıkılırsa kadınlarını değil kıçlarını dahi koruyamazlar” demişti.

Kral Selman'ın yayınladığı son kararnamelerde ülkenin birçok bölgesinde yeni tabiat parkları ilan edilmesi de dikkat çekti.

Hac ve umre dışında ülke turizmini geliştirmeye yönelik bu adım, “Veliaht Prens tüm o arazileri kendi özel mülkü yapacak” yorumlarına yol açtı.

Suudi Arabistan'da “şubuk” diye bir ifade var.

“Teşbîk” yapılan, yani dikenli tellerle çevrilerek halkın giriş çıkışına izin verilmeyen bölge anlamına geliyor.

Suudi Arabistan toplumunda oldukça ünlü olan bu ifade, güçlü prenslerin göz koydukları geniş arazileri etrafına tel çekerek kendi özel mülkleri haline getirmeleri üzerine ortaya çıkmış.

Önceki gece yayınlanan kararnamelerle ülkenin kuzeyindeki üç park, aralarındaki bölgeler de dâhil edilerek birleştirildi ve “Kral Selman Bin Abdülaziz Tabiat Parkı” adını aldı.

Toplam genişliği yaklaşık 130 bin kilometrekare.

Kızıldeniz kıyısında ilan edilen 16 bin kilometrekarelik tabiat parkına da Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'ın adı verildi.

Yeni tabiat parkları güçlü prensler tarafından el konulan ve “şubuk” denilen arazilere benzetiliyor.

SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara