Habertürk Yazarı Murat Bardkaçı bugünkü köşesinde “Atatürk'ü Samsun'a Vahideddin gönderdi” iddialarına cevap verdi. Bu sözün kendisine mâledildiğini söyleyen Bardakçı, "Ben böyle birşey demedim! İş bu kadarla kalsa, yine iyi! İddianın çerçevesini daha da genişletiyor, mevzuyu İstiklâl Harbi'ne bağlıyor, “Kurtuluş Savaşı'nın gerçek mimarı Sultan Vahideddin'dir” diyor ve bu garabeti de bana mâlediyorlar! Bu sayıklama da bana ait değildir!" dedi.
İşte Bardakçı'nın yazısının ilgili kısmı:
MUSTAFA KEMAL'İN SAMSUN'A GİDİŞİ CİDDİ BİR DEVLET ORGANİZASYONU
Paşa'nın Samsun'a gidiş belgeleri, millî kurtuluş hareketinin ilk adımını teşkil eden ve Cumhuriyet'in kuruluşu ile neticelenen bu yolculuğun ciddî şekilde plânlanmış bir devlet operasyonu olduğunu gösterir!
SULTAN VAHDETTİN'İN MUSTAFA KEMAL'İN TAYİN KARARINI ONAYLAMASI
Birinci Dünya Savaşı'ndan mağlûp vaziyette çıkan ve 30 Ekim 1918'de imzalamak zorunda kaldığı Mondros Mütarekenamesi'nin ardından tahmin edemediği işgallere uğrayan Türkiye'de kurtuluş maksadıyla başlatılan bu operasyonun hayata geçirilmesinde Harbiye Nezareti'nden Dahiliye ve Bahriye Nezaretleri'ne, Erkânıharp'ten yani zamanın Genelkurmayı'ndan Sadaret'e ve saraya kadar devletin birçok makamı yeralmıştır. Mustafa Kemal Paşa'nın Dokuzuncu Ordu Müfettişi olarak görevlendirildiği Bakanlar Kurulu Kararı'nı tasdik edilmesi için saraya sunan Sadrazam Damad Ferid Paşa'dan kararı imzalayan Sultan Vahideddin'e kadar devletin en üst düzeyinin operasyonda hissesi vardır. Ama kararı askerler almış, hükümet tasdik etmiş, kararname kanunların gereği olarak zamanın padişahına arzedilmiş ve Sultan Vahideddin de kendisine gönderilen tayin kararını 30 Nisan 1919'da onaylamıştır.
Samsun'a gidiş, dolayısı ile padişahın kendi verdiği bir karar değildir; Sultan Vahideddin'in rolü, devletin üst seviyesinde alınmış kararı tasdik etmekten ibarettir.
9. ORDU MÜFETTİŞİ MUSTAFA KEMAL
Mustafa Kemal Paşa, Samsun'a “9. Ordu Müfettişi” olarak gitmişti…
Osmanlı Devleti'nde karışıklıkların yaşandığı ve devlet hâkimiyetinin zayıfladığı bölgelere tehlike anlarında vaziyeti düzeltmeleri için geniş yetkiler ve değişik unvanlar verilmiş müfettişler gönderilmesi idarî bir gelenek idi ve bu gelenek Cumhuriyet döneminde de devam etti.
VAHDETTİN'İN GÜNLÜKLERİNDE "MUSTAFA KEMAL'İ BEN GÖNDERDİM" İFADESİ YOKTUR"
Padişahın mektuplarında, hatıralarında ve diğer yazışmalarında “Mustafa Kemal'i Samsun'a ben gönderdim” yahut “İstiklâl mücadelesini ben düzenledim” şeklinde bir ifade yoktur! Sultan Vahideddin kendi elyazısı ile olan hatıralarında Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'ya gidişinden sadece “def'i- sâile memur eylediğim” yani “saldırıları defetmekle görevlendirdiğim” şeklinde bahseder ve “görevlendirme” sözü ile, imzaladığı tayin kararnamesini kasdetmektedir.
SULTAN "VAHDETTİN BU KARARI İMZALADI ÇÜNKÜ MASAY AGÜÇLÜ OTURMAK İSTİYORDU"
Zaten gerek Sultan Vahideddin'in yazdıkları ve gerekse de Samsun yolculuğu ile alâkalı hazırlık evrakı, hükümdarın Mustafa Kemal Paşa'nın 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmesi “irade”sini, yani kararını iki sebepten dolayı imzaladığını açıkça gösterir: Samsun ve havalisinde düzeni temin edip müttefiklerin Mondoros Mütarekesi'ne dayanarak Samsun'u ve o bölgedeki daha başka yerleri işgalini önlemek ve görev mahallinde kendi başına harekete geçerek silâhlı bir mukavemet oluşturacağından emin olduğu Mustafa Kemal'in bu gücünü yeri geldiğinde kullanmak, özellikle de birkaç ay sonra başlayacak olan barış görüşmelerine bu gücün varlığını hissettirerek oturmak!