Bekir Bozdağ, "Son zamanlarda Diyanet İşleri Başkanlığımız üzerinde kopartılan fırtınayı da iyi değerlendirmemiz lazım. Diyanet İşleri Başkanlığı anayasal kuruluşlarından bir tanesi yıpratmak isteyen çevreler var. Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanlığı olmasın memleket cami cami bölünür. Diyanet bir çatı kuruluş. Hiç kimseye yakın değil hiç kimseden uzak değil. Son günlerde bir soruşturma nedeniyle birtakım şurada burada bir sürü Diyanet'e iftira atılıyor. Deniliyor ki, 'Ayet okudu, hadis okudu diye birisini Diyanet açığa aldı.' Bunu diyenler, yalanın alasını söylüyorlar. Ak Parti'nin iktidar olduğu dönemde Sayın Recep Tayyip Erdoğan Bey'in Cumhurbaşkanı olduğu dönemde bu ülkede Müslümanların yaşadığı sorunların nasıl çözüldüğü, özgürlük alanlarının nasıl genişlediği ve dini konularda nasıl bir rahatlama olduğu gün gibi ortadadır" diye konuştu.
"İNSANLARI KUTSAMAK DOĞRU ŞEYLER DEĞİLDİR"
Kur'an-ı Kerim'i doğru okuma ve anlamanın önemine vurgu yapan Bozdağ şu ifadeleri kullandı:
"Hepimizin üstüne durması gereken ilk konu Kur'an-ı Kerim'i doğru okumak, anlamak, yaşatmaktır. Kur'an-ı Kerim'i doğru anlamak gibi önemli bir yükümlülük olduğuna inanıyorum. Kuran'ın doğru anlatımını İslam alimleri ve buna emek verenler yapabilir. Hiçbir alim, hiçbir, Kitap, görüş Kuran'ın ve Allah Resulünün önüne geçmemelidir. Bütün tarikatlar, farklı görüşler, yollar, mezhepler bizim için Allah'ın kelamını ve Kuran-ı doğru anlamamız için bir rehberdir. Rehberlikten öte anlamlar yüklediğimizde kaybederiz. Zaman zaman böylesi sapkınlıklara rastlıyoruz. İnsanları kutsamak doğru şeyler değildir. Allah'ın Resulünden daha ahlaklı ikinci bir insan yok olamaz da zaten. İnsanlara örnek gösteriliyor. Ona öyle özellikler öyle lütuflar vermiş ki onun geçmiş ve gelecek bütün insanlardan ayırıyor hepsinin üstünde bizzat Rabbim onun makamını yüceltiyor. Herkes Peygamberimizi doğru anlamak konusunda bir gayret ve çaba içinde olmalıdır. Son zamanlarda, hadisler üzerinden tartışmalar yapmak suretiyle Kuran ile Allah'ın Resulü arasını ayırmak isteyen bedbahtlar, çevreler var. Bu tartışmalardan hareketle bu öyle bu böyle derken bir bakıyorsunuz ne yapıyorlar adeta İslam'ı buduyorlar. Yorumlar, 'Namaz öyle olmaz böyle olur' 'oruç öyle olmaz böyle olur' O yüzden hadisler üzerinden tartışmalar çıkartanları, Müslümanların ortak sorunları haline getirenleri ben iyi niyetli olarak görmüyorum. Bunlar bazı güçler tarafından finanse edilen çevrelerdir. Onu hep söyledik. Buradan bir kez daha söylüyorum. Buna izin verilmemeli. "
"MASUM İNSANLARI ÖLDÜRÜYORLAR. 'ONLAR CENNETTE' DİYOR. 'ÖLDÜREN TERÖRİSTTE CENNETTE' DİYORLAR"
Terör örgütlerine karşı ortak mücadelenin önemine değinen Bozdağ, "Hep birlikte terör örgütlerinin karşısında birlikte durmalı bunların İslam ile ilgilerinin olmadığını göstermemiz gerekir. İslamafobiyi besliyorlar. Batıda da İslam düşmanlığı olarak yayılmaya devam ediyor. Darbe teşebbüsü sırasında Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbecilerinden bir tanesi Türksat'ı ele geçirmeye çalıştığı sırada 2 tane vatandaşımızı şehit ediyor. Sonra orayı ele geçirip su istiyorlar. Kendilerine getirilen suyu yere çömelip 3 nefeste su içiyor. Sonrada şehit edilenlerin arkadaşlarından birisi dayanamayıp burada 2 arkadaşımızı şehit ettiniz diyor. 'Şimdi de oturmuş besmele ile 3 nefeste su içiyorsunuz' diyor. Güya İslami usulde su içiyor. 'Biz onlara iyilik yaptık onlar şehitler, şimdi cenneteler bizde şehadet şerbeti içtik öyle geldik' diyor. Kendisinin şehit olacağını düşünüyor. Mantığı görüyor musunuz bir masumu öldürüyor onun masum olduğunu biliyor. O şehittir diyor kendisi ölürse kendisinin de şehit olacağını düşünüyor. Bu DEAŞ'ın teröristleri de aynı düşünüyor. Nusra, El-Kaide teröristleri de aynı düşünüyor. Geliyorlar duraktaki masum insanları öldürüyorlar. 'Onlar cennette' diyor. 'Öldüren teröristte cennette' diyorlar. İslam buna izin verir mi ? Allah böyle birilerine böyle muamele yapar mı? Neden başka dinler arasında böyle bir şey yok da İslam'da var?" diye konuştu.
"RAKKA'DAKİ ÇATIŞMALARDA HİÇ ÖLEN YARALANAN, ATILAN BOMBALAR VAR MI DUYDUNUZ MU"
Bekir Bozdağ,"5 yıllık bir terör örgütü 102 tane ülkenin dilini, kültürünü, tarihini, sosyolojisini, dinini ve insanları ölmeye öldürmeye ikna edip ölmeye getirecek kadar uzman profesyoneli ne zaman yetiştirdi, nerede yetiştirdi? Daha dün ortaya çıkmış bir terör örgütü 5 sene içinde bunu nasıl başarıyor? Başardığı falan yok başka yerlerde başkaları onların adına o ülkelerdeki psikolojisi bozuk insanları bulup ikna ediyorlar. Silahları kim veriyor? Bütün dünya DEAŞ'a karşı ittifak etmiş durumda. Ya bütün dünya bir olur da bir terör örgütünü yenemez mi? Hava kuvvetleri, kara kuvvetleri füzeleri her şeyi var ama ne hikmet bu terör örgütü bir türlü yenilemiyor. Ama şimdi ne oldu Amerika, PKK, YPG ile işbirliği yaptı ve Rakka'dan DEAŞ çekildi. Rakka'daki çatışmalara dair 1 satır haber duydunuz mu? Rakka'daki çatışmalarda ölen var mı 'Yaralanan var mı' Atılan bombalar var mı hiç duydunuz mu. Ama biz bir duyduk ki 2 terör örgütü anlaşmış koridor açmışlar DEAŞ'lı teröristler oradan gidiyor. DEAŞ terör örgütü bazı uluslararası güçlerin İslam dünyasında yapmayı planladıkları yeni siyasi programların projelerin öncü gücüdür. Vahşetin en kötüsünü yaptırıyorlar. Sonra da insanları yerlerinden ediyorlar" ifadelerini kullandı.
"FİTNE ATEŞİNİ YAKMAK İSTEYENLERİN KARŞISINDA BİRLİKTE MÜCADELE ETMEMİZ ŞARTTIR. OYUNA GELMEYELİM"
Bozdağ, "Allah'ın izniyle bütün terör örgütlerinin tamamını tepeleyeceğiz. Hepsi yok olup gidecek. Yeni bir fitne ateşini yakmak için uğraşıyorlar. Mezhepçilik fitne ateşini harlıyorlar da harlıyorlar. Türkiye olarak mezhepçilik fitnesini yapmak isteyenleri görüyor kendi halkımızı ve diğer Müslüman halkları uyarıyoruz. Aman ha aman çok dikkatli olun. Mezhepçilik fitnesine karşı çok uyanık olmamız lazım. Mezhepler bizim gücümüzdür. Farklılıklarımızı, kavga olarak görmeye başlarsak işte bu bizim felaketimizdir. Bizim mezhepçilik ateşini yakmak isteyenlere karşı uyanık olmamız lazım. Türkiye'de mezhepçilik yapan yok, yoktur zaten ama olmasını isteyenlere karşı çok dikkatli olmamız lazım. Fitne ateşini yakmak isteyenlerin karşısında birlikte mücadele etmemiz şarttır. Oyuna gelmeyelim. Bir tuzak var bu tuzağa karşı birlikte hareket etmemiz lazım" açıklamasında bulundu.