Dolar

34,8956

Euro

36,6577

Altın

3.010,32

Bist

10.058,63

İsrail'in Türkiye üzerindeki oyunları

Filistin İslâmî Hareket'in lideri Raed Salah verdiği röportajda Türkiye ve Filistin konusunda açıklamalarda bulundu.

10 Yıl Önce Güncellendi

2016-02-21 12:10:19

İsrail'in Türkiye üzerindeki oyunları

Haber7'de yer alan habere göre: 'Kudüs Muhafızı' Raed Salah, İsrail'in Filistin'de bir yeri işgal etmeden önce Türkiye'de patlama gibi olayların yaşandığını söyledi.

Dünya medyasının Filistin konusunda yakından takip ettiği, kanaat önderi, Filistin İslami Hareketi Lideri ve namı diğer “KudüsMuhafızı” Şeyh Raid Salah Kanal7'den Mustafa Yürekli'ye röportaj verdi. Hem Türkiye hem de Filistin ile alakalı çarpıcı açıklamalarda bulundu.

TÜRKİYE 'BOMBA' İLE UĞRAŞIRKENİSRAİL İŞGAL EDİYOR

İsrail askerlerinin, Yahudi olmayanları çocuk olsa bile katletmekten çekinmediğini belirten Salah, İsrail'in bir yeri işgal etmeden veya halkı göç etmeye zorlamadan önce Türkiye'de patlama ya da ayaklanma olaylarının yaşandığını, Türkiye kendi gündemiyle uğraşırken İsrail'in yasa dışı faaliyetlerini kolayca yaptığını ifade etti. 

Raed Salah'ın çarpıcı açıklamaları şöyle; 

''Kudüs sokaklarında, Batı Şeria'da kız-erkek çocuk-yaşlı ayırt etmeden İsrail askerleri veya Yahudi yerleşimciler tarafından günden güne bir nesli yok edercesine onlarca masum öldürülmektedir. Göçe zorlanmaktadır. Bu büyük Siyonist rüyasının Filistin engeline kullandığı bir uygulama. Bir de önlerinde Türkiye engeli var. Filistin'de bir bölgeyi işgal etmeden önce Türkiye'de ya bomba patlar ya da bir ayaklanma olur, Türkiye bu gündemle uğraşırken İsrail işgalini ya da katliamını gerçekleştirir. Bu şekilde de Türkiye engelini aşmış olur. Bunu Türkiye'de yaşayıp televizyondan basını takip ederek fark etmek zor. Filistin ajanslarını takip edip, kendi ülkenizdekihaberlerle birleştirirseniz ne demek istediğimi anlayabilirsiniz''

RÖPORTAJIN TAMAMI:

MUSTAFA YÜREKLİ: İSARİL NE İSTİYOR?

İSRAİL'İN EN BÜYÜK ENGELİ SİVİLLER VE TÜRKİYE DEVLETİ

Şeyh Raid Salah: İsrail'in amacı; büyük Siyonist rüyasını gerçekleştirmek. Büyük Siyonist rüyasında İsrail'den büyüktür. Hayali bütün dünyayı kontrol altına almaktır. Bu hayali gerçekleştirebilmek için ilk kendine vatan olarak Filistin topraklarını Avrupa'nın desteğiyle seçmiş, 1948 den bu yana 530 köy ve şehiri yıkıp, Deir Yasin Katliamı, Meğaribe Mahallesi Katliamı gibi 70 den fazla büyük katliam/soykırım yaparak Filistin topraklarının tamamına yerleşmiştir. Şuanda Filistinli sivilleri ve Türkiye devletini bu büyük rüyasını gerçekleştirmek için önünde ki en büyük engel olarak görmektedir.

Yürekli: İSRAİL, BÜYÜK SİYONİST RÜYASI İÇİN ENGEL GÖRDÜĞÜ FİLİSTİN VE TÜRKİYE İÇİN NE YAPIYOR?

TÜRKİYE KENDİ GÜNDEMİYLE UĞRAŞIRKEN İSRAİL İŞGAL EDER

Salah: İsrail iki tane hahamın yazdığı “Kalın Tevrat” isimli kitapla yönetilir. Bu kitapta Yahudi olmayan bebeklerin bile öldürülmeleri caizdir. Aksine öldürülmeyen bebek için neredeyse günahkar sayılmaya varan ibareler kullanılmaktadır. Yine bu kitaba göre; ''Dünyada üstün ırk kendileri, geri kalanlar lüzumsuz ve hayvandan kalır yanı yoktur.” Bu felsefe ile her gün takip ediyorsanız yerel basında haberlerini görüyorsunuzdur. Kudüs sokaklarında, Batı Şeria'da kız-erkek çocuk-yaşlı ayırt etmeden İsrail askerleri veya Yahudi yerleşimciler tarafından günden güne bir nesli yok edercesine onlarca masum öldürülmektedir. Göçe zorlanmaktadır. Bu büyük Siyonist rüyasının Filistin engeline kullandığı bir uygulama. Bir de önlerinde Türkiye engeli var. Filistin'de bir bölgeyi işgal etmeden önce Türkiye'de ya bomba patlar ya da bir ayaklanma olur, Türkiye bu gündemle uğraşırken İsrail işgalini ya da katliamını gerçekleştirir. Bu şekilde de Türkiye engelini aşmış olur. Bunu Türkiye'de yaşayıp televizyondan basını takip ederek fark etmek zor. Filistin ajanslarını takip edip, kendi ülkenizdeki haberlerle birleştirirseniz ne demek istediğimi anlayabilirsiniz.

MAVİ MARMARA ÖNCESİ PATLAMA

Örnek vermek gerekirse; Mavi Marmara gemisinde ben de vardım. Hatırlar mısınız Mavi Marmara'dan bir gün önce Türkiye'de büyük bir askeri patlama olmuştu. Medyada Mavi Marmara bu patlamadan dolayı yeterince konuşulamamış ve geri planda kalmıştı. Türkiye'de yapılan 7 Haziran seçimlerinden bu yana yüzlerce sivil kardeşimiz evlerine yapılan baskınlarla ya da sokakta okula giden çocuklarımız şehit edildi. Türkiye'nin gündemi yoğunlaştı, burada katliamlar ayyuka çıktı.

''SADECE TÜRKİYE İLGİLENİYOR''

YÜREKLİ: TÜRKİYE İSRAİL ELİYLE Mİ KARIŞTIRILIYOR?

Salah: Türkiye, dünyadaki tüm Müslüman ülkeler önünde adeta baraj gibidir. Müslüman ülkelere gelen bütün saldırılara karşı bir set hükmü taşımaktadır. İsrail ve diğerleri ise bu barajı yıkmak parçalamak istemektedirler. Örnek olarak tam 6 milyon Suriyeli Müslüman Türkiye'ye sığınmıştır. Avrupa da 500.000 Suriyeli bile yokken 10 000 çocuk kayıptır. Yani Türkiye'den başka İslam coğrafyasının önünde baraj olabilecek lider ülke yoktur. Bu sebepten parçalamak, kontrol altında tutmak isteyen, ilerlemesini istemeyen düşmanları vardır. Yine bugün kavgasını verdiğimiz Kudüs'e 500 yıl Osmanlı zamanında bekçilik yapmış, 3 dinin merkezi en huzurlu din kavgası olmadan adaletli dönemini yaşamıştır. Türkiye'nin dünyada önemi ve konumu büyüktür. Mescidi Aksa'nın altını boşaltmak için açılan 64 tünel için rapor hazırladık. Bununla bir tek Türkiye ilgilenmiştir. Heyet yollayıp, İsrail burada İslam izlerini yok etmeye çalışıyor şeklinde rapor hazırlayarak olayı uluslararası hukuka taşımamızı sağlamıştır. 

''İKİ YÜZLÜ BM''

YÜREKLİ: BU İNSANLIK DIŞI CİNAYETLER İŞLENİRKEN BÖLGEDEKİ BM GÖREVLİLERİ NE YAPIYOR?

Salah: (Önce kendi kendine bir gülümseme) Birleşmiş Milletlerin iki yüzü vardır. Birinci yüzü insanlara yardım ediyor görümlü yüzü, ikincisi ise gayri resmi yüzüdür. Bosna savaşını düşünün. Orada Müslümanlara yağma, tecavüz BM eliyle yapılmıştır. Bir örnekte Afrika'da yapılan katliamı verebiliriz. Bu katliam da yine BM eliyle yapılmış bir katliamdır. BM her yıl rapor düzenliyor. İsrail yasadışı şu kadar sınırlarını, işgalini genişletti diyor. Ama 2007'de Mescidi Aksa'nın yıkımına yönelik başlatılan Meğaribe kapısında ki kazılara BM eliyle rapor verilmiş, İsrail'in bu yıkım girişimi adeta haklı gösterilmiştir. Eski ABD başkanlarından JimyCarter'in bilirsiniz bir çalışma enstitüsü var. Savaş olan bölgelerde raporlar hazırlıyor, insanları barışa davet ediyor ve yapılan seçimlerde gözlemcilik yapıyor. Ama Rusya'yı arayıp sözde arabulucuk yapmaya, barış sağlamaya gittiği Suriye'de ki “askeri birimlerin planlarını vermeye hazırız” diyor. Yani barış gönüllüsü-gözetmen yüzü birden savaşın tarafı yüzüyle yer değiştiriyor. Bunun gibi BM'in de iki yüzü var. 

YÜREKLİ: BİR BALİNA KARAYA VURDUĞUNDA SOKAKLARA DÖKÜLEN DUYARLI AVRUPA; BU DURUMA NE DİYOR?

Salah: BM'in iki yüzünden bahsettik. İngiliz yazarın “Hristiyan Siyonizmi” adlı kitabında derki; Amerika ve Avrupa'nın desteği olmasa İsrail olmazdı. Sorsan Amerika'ya yaşananlardan dolayı, İsrail'in uygulamalarından politikalarından hep endişe duyuyor(!) O zaman bu İsrail'i kim finanse ediyor?  Allah ayetinde söylüyor; “Onlar ağızları ile sizi ikna etmeye çalışırlar ama gönülleri size karşıdır.”  Yani ağızları ile olması gerektiği gibi davranıp yapmak istediklerini el altından gerçekleştiriyorlar. Dünya medyası kendi ellerinde olduğu için yapılan katliamlar sınırlarımız dışına çıkmıyor. O yüzden istediklerini yapıyorlar. Hem askerler, hem de işgalci siviller burada Filistin'li vatandaşlarımı katlediyor. 

YÜREKLİi: YAHUDİ YERLEŞİMCİLER ÖLDÜRDÜĞÜ FİLİSTİNLİLERDEN DOLAYI CEZA ALMIYOR MU?

Salah: İsrail'in iki hahamın yazdığı Tevrat ile yönetildiğinden bahsetmiştik. Onlara göre Yahudiler asla terörist muamelesi göremez, tutuklanamaz, hapis yatamaz. Dünya kamuoyu olmasa aslında katillere hiçbir işlem yapmayacaklar ama dünya kamuoyuna kendilerini aklamak için cinayeti işledikten sonra birkaç saat içinde kaatile deli raporu düzenliyorlar. Örnek olarak 1994'de Hz. İbrahim Cami'nde Cuma namazı gelip Müslümanları otomatik silahla tarayıp 67 kişiyi şehit eden Yahudi teröriste deli raporu verdiler. 1990 da Kudüs Katliamı olarak bilinen 30 kişinin şehit edildiği katliamın faillerine deli raporu verdiler. 2014'te 4 yahudi terörist tarafından kaçırılıp benzin içirilip, çakmak çakılarak içinden yanarak öldürülen Muhammed'in katillerine olaydan birkaç saat sonra deli raporu verildi. Bu liste bu şekilde sonsuza kadar uzar gider. Hahamlar Yahudileri cinayet işlemeye azmettiriyorlar. Sonrada yasalarda kendi ellerinde olduğu için deli raporu ile gerekli durumda dünya kamuoyuna sunmak üzere kendilerine can simidi hazırlıyorlar. Netenyahu'nun izlediği politikalarda yine bu hahamların izinden, ülkeyi bir çıkmaza götürüyor. Aslında bundan rahatsız olan Yahudilerde var ama öbürleri tarafından bastırılıyor. 

YÜREKLİ: FİLİSTİN ÖZGÜRLÜĞÜ NEYE BAĞLI?

Salah: Benim bir düşüncem var. Belki katılmayanlar çıkabilir ama herkese saygım var. Müslüman ve Arap ülkelerin bir araya gelerek Kudüs'ün, Filistin'in ortak davamız olduğu bilincine varıldığında üstesinden gelinebilir. Bir toplu irade oluşturulup liderler, din adamları ve halkların üçlü ittifakı ile çözülebilir. 

YÜREKLİi: TÜRKİYE'YE MESAJINIZ?

Salah: Türkiye uluslararası çapta sözü geçen bir ülkedir. Şuanda dünyadaki Müslüman ülkelerin tek derdini omuzlayan, çözüm bulan ve yardım eden ülkedir. Bundan 97 yıl önce Arabistan'ı, Suriye'yi, Filistin'i bir vilayeti olarak huzur içinde yöneten Türkiye'nin önemini anlatmak zordur. Fakat öncede bahsettiğimiz gibi onu parçalamak, bu birleştirici görevinden alıkoymak için karıştırmak isteyenlere fırsat vermemelidir. Zafer bizlere yine bizi 500 yıl huzur içinde yöneten Türkiye'den gelecektir inşallah. Dualarımızdasınız. 

Haber Ara