AP'de bugün kabul edilen karar tasarısında, 'ekonomik kriz ve şiddet olaylarının Libya'daki sorunların artmasına ve terör örgütü DAEŞ'in bu ülkede güçlenmesine yol açtığı' kaydedildi.
Genel kuruldaki oylamada kabul edilen tasarı için 478 'evet', 81 'hayır' ve 81 çekimser' oy çıktı.
Kararda, Libya'da yönetime talip tarafların Roma'da geçen yıl aralık ayında imzaladıkları siyasi anlaşmanın hayata geçirilmesine AB'nin ve uluslararası camianın tam destek vermesi istendi.
Libya'daki çatışmaların Mısır, Tunus ve Cezayir'e yayılmasından duyulan endişenin dile getirildiği kararda, 'Libya'da DAEŞ militanlarının sayısının her geçen gün artmasının bu ülke, bölge ve hatta Avrupa için endişe kaynağı olduğu" uyarısında bulunuldu.
AB'den ve uluslararası camiadan Libya'ya mali, siyasi, insani yardımı sürdürmeleri istenen kararda, bu ülkede yerlerinden edilmiş kişilerin ve sığınmacıların yaşadığı sorunların çözümüne karşı duyarlı olunması istendi.
Birleşmiş Milletler (BM) adına hazırlanan bir raporda, Libya'da, DAEŞ'in iki ila üç bin arasında militanı olduğu kaydediliyor.
Libya'da, 17 Şubat 2011'deki devrimin ardından siyasi istikrarsızlık ve rakip gruplar arasında çatışmalar baş göstermiş, geçen yıl emekli General Halife Hafter'in başlattığı darbe girişimi Trablus'taki merkezi yönetim tarafından engellenmişti.
Ülkede biri Tobruk'ta, diğeri Trablus'ta olmak üzere iki ayrı yönetim bulunuyor. Libya'daki krize çözüm bulmak amacıyla aralık ayında Roma'da uluslararası bir konferans düzenlenmiş ve taraflar çözüm konusunda mutabakata varmıştı.
- DAEŞ'in dini azınlıklara baskısı
Genel kurulda kabul edilen başka bir tasarıda ise terör örgütü DAEŞ'in, Irak ve Suriye'deki dini azınlıklara yönelik kitlesel katliamları kınandı ve uluslararası camiadan bu konuda seferber olunması istendi.
Kararda, bölgedeki Hristiyan, Türkmen, Sünni ve Yezidi gruplar ile İslam'ı DAEŞ gibi yorumlamayan Sünni grupların terör örgütü DAEŞ'in sistemli hedefi olduğu belirtilerek, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin kurullarını belirleyen Roma anlaşmasına göre bunun 'savaş suçu", 'insanlık suçu" ve 'soykırım suçu' derecesine ulaştığı kaydedildi.
Kararda, AB üyesi ülkelerin DAEŞ'e katılmak üzere yola çıkan vatandaşlarını engellemek ve cezalandırmak için yasa ve mevzuatlarında gerekli düzenlemeleri en kısa zamanda yapmaları istendi.
