Dolar

32,5292

Euro

34,8476

Altın

2.430,46

Bist

9.645,02

'Mesele siyahiler değil, beyaz olmayan herkes'

'Mesele siyahiler değil, beyaz olmayan herkes'

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-06-27 12:12:04

'Mesele siyahiler değil, beyaz olmayan herkes'
M. BİLAL KENASARİ - ABD'de, beyaz bir gencin Güney Carolina'nın Charleston şehrinde ülkenin en eski kiliselerinden Emanuel Afrikan Metodist Episkopal Kilisesi'ndeki İncil dersi esnasında 9 siyahiyi öldürmesiyle ırkçılık tartışmaları yeniden alevlendi.

Ülkede Afrika kökenlilere yönelik şiddet olayları, son yıllarda Ferguson ve Baltimore kentlerinde yaşananların ardından Charleston'daki tarihi kiliseye düzenlenen 9 kişinin hayatını kaybettiği kanlı saldırı ile yeniden gündeme geldi.

Saldırının üzerinden yaklaşık bir hafta geçmiş olmasına rağmen, ülkenin birçok eyaletinden farklı ırk ve inançtan binlerce insan kilise çevresinde toplandı. Bunların arasında yer alan Müslümanlar, ayrımcılığın sadece siyahilere değil, beyaz ve aynı zamanda Hristiyan olmayan herkes için geçerli olduğu savundu.

Saldırıda hayatını kaybedenlerden 41 yaşındaki papaz Clementa Pinckney için ABD Başkanı Barack Obama'nın da katıldığı bir tören düzenlendi. Törenin düzenlendiği stadyumun içine girebilmek için sabahın erken saatlerinde kilisenin önünde yaklaşık 1 kilometreyi bulan uzun bir kuyruk oluşturan kalabalığın ortak mesajı "Beyaz üstünlüğüne son" oldu.

Önceden saldırıya uğrayan kilisenin cemaatinden olup daha sonra Müslüman olan Elissa Maryam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllarını bu mahallede geçirdiğini fakat daha sonra işi nedeniyle şehirden ayrılıp New York'a yerleştiğini belirtti.

Maryam, "Cinayette hayatını kaybedenler arasında arkadaşlarım da vardı, bu elbette buraya gelmemin sebeplerinden biri. Fakat beni buraya getiren asıl sebeplerden biri şu; Beyazların nefretine maruz kalan tek özellik siyah olmak değil, beyaz ve Hristiyan olmamak nefret suçuna maruz kalmak için bu ülkede yeterli bir sebep. Bu bağlamda beyaz Müslümanlar veya siyahi Müslümanlar da ayrımcılığa maruz kalıyor" dedi.

South Carolina Üniversitesinde öğrenci olan Abdullah Smith, annesi ve babasının da beyaz ırktan geldiğini fakat isminden dolayı farklı bir bağlam üzerinden ayrımcılığa maruz kaldığını vurguladı.

ABD'de siyahilerin tarih boyunca ayrımcılık üzerine kurulmuş bir sisteme maruz kaldıklarını söyleyen Smith, "Fakat tek hedef sadece siyahiler değil, kaldı ki siyahiler siyasal ve kültürel olarak bu ülkede daha etkinler fakat Müslümanlar da ülkedeki nefret suçunun muhataplarından biridir" diye konuştu.

Kilisedeki saldırının faili Dylan Roof'un sosyal medya hesaplarında paylaştığı fotoğraflarda kullandığı konfederasyon bayrağı da bu tartışmalardaki yerini aldı.

Kölelik sisteminin devam etmesini savunan güneylilerin kuzeylilerle savaşı esnasında kullandıkları bu bayrak, aynı zamanda beyaz ırkın üstünlüğünü vurguluyor. Birçok siyasetçinin de katıldığı görüş, artık bu bayrağın devlete ait binalardan indirilmesi yönünde.

- "Ülkedeki beyaz üstünlüğünün eşitlik anlayışı bu"

Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Öğretim Üyesi Hatem Bazian, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Ülkedeki beyaz üstünlüğünün eşitlik anlayışı, kendisi dışındaki farklı herkesi aşağıda görmesidir ve tabii ki bunun içerisine Müslümanlar da girmektedir. Beyaz üstünlüğüne inanan birçok grup aynı zamanda islamafobik çalışmaların içerisinde bulunmaktadır, bunu Obama başkan seçildikten sonra daha da arttığını görebiliriz" dedi.

"Beyaz üstünlüğünü" savunan grupların siyahilere olan nefretlerini Obama'nın Müslüman olduğu fikrini de ortaya attığını belirten Bazian, "Obama'nın siyahiliği üzerinden değil, Müslümanlığı üzerinden Obama'ya saldırmak daha basitti çünkü hali hazırda Müslümanlara dönük medya üzerinden de bir kampanya başlatılmıştı ve Müslümanlara saldırmanın bir somut bedeli yoktu" diye konuştu.

Luther Üniversitesi Öğretim Üyesi Todd Green de Müslümanlara karşı lobi faaliyetlerine ve Müslümanların siyahilerle ortak sorunlarına dikkat çekti.

"İslam Korkusu: Batıda islamafobi" adlı bir kitabı da bulunan Green, "ABD'de bazı siyasetçiler ve ünlü kişiler, Müslümanları tehlike arz eden ve beyazların karşısında eşit olmadıklarını savunan kampanyalar yürütüyor" dedi.

Ülkede siyahilere yapılanların birçoğunun Müslümanlara da yapıldığını dile getiren Green, "Müslümanlar için medeniyetsiz, gerici, sinirli, mantıksız gibi benzetmeler yapılmakta, aslında siyahiler de tarihte benzeri aşağılamalara maruz kaldı" diye konuştu.

Müslümanların ve siyahilerin ülkede özellikle güvenlik güçlerinin yaptığı ayrımcılığa da maruz kaldığını belirten Green, şunları kaydetti:

"Siyahi bir erkek, beyaz bir erkeğe göre 6 kere daha fazla hapsedilme ihtimaline sahiptir. Siyahiler, beyazlara oranla uyuşturucu kullanmak veya satmaktan dolayı daha fazla içeri alınmaktadır. Güvenlik güçleri çok net bir şekilde siyahileri hedef almaktadır. Müslümanlarda özellikle 11 Eylül saldırından sonra benzeri şekilde güvenlik güçleri tarafından hedef alınmaktadır. ABD'de beyazlar, nüfusa oranla ülke içerisinde Müslümanlara oranla çok daha fazla cinayet işlemesi ve suça karışmasına rağmen, medya hedef olarak Müslümanları göstermektedir."

Bu yılın başında Kuzey Carolina eyaletindeki Chapel Hill'de 3 Müslüman genç, silahlı bir kişinin evlerine yaptığı baskın sonucu hayatlarını kaybetmişti. Konu Müslümanlara yönelik ayrımcılığı gündeme taşımış ancak ülkedeki ana akım medya cinayetin park konusu nedeniyle işlendiği mesajını vermeye çalışmıştı.

ABD Başkanı Barack Obama da birkaç gün önce Beyaz Saray da verdiği iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, Dylon Storm Roof'un kilisede işlediği cinayetleri Chapel Hill'de Müslüman gençlerin öldürülmesine benzetmişti.

Obama, "Ne zaman ki değerlerimizden dolayı saldırıya maruz kalırsak, bir ülke olarak birlikte oluruz, birbirimize sahip çıkarız" ifadesini kullanmıştı.

Haber Ara