Bu hafta başından itibaren mini bir Anadolu turuna çıktım çeşitli vesilelerle...
Antalya'dan Kayseri'ye, oradan da Rize'ye bir hat çektim...
Önce ilk gözlemlerimi paylaşayım...
Anadolu, dolardaki türbülans sonrasında tedirgin...
Tedirgin ama umudunu yitirmiş değil: Bir bekleyiş içinde...
Anadolu insanının tedirginliği sadece ekonomi cephesinde ne olacağıyla sınırlı değil; eğitim, gençlik ve medya derin derin düşündürtüyor Anadolu insanını...
Mini Anadolu turuna Antalya'dan, Manavgat'tan başladım.
15. Önder Kurultayı'nda 15 dakika sürmesi planlanan ama talep yoğun olunca bir buçuk saati aşan bir konuşma yaptım. Konuşma dikkatle dinlendi.
Önder Kurultayı'na yazının son bölümünde döneceğim.
ERCİYES'İN ETEKLERİNDE ORTA ANADOLU'NUN EN BÜYÜK KİTAP FUARI...
Ama önce Kayseri'ye gitmek, Erciyes'in eteklerine uzanmak istiyorum...
Kayseri'de güneşli, nefis, tertemiz bir Erciyes havası karşıladı bizi, uçak havaalanına inince... Kuşluk vakti Erciyes böyle havalarda yalnızca ışık saçmaz, aynı zamanda zirveden, en tepeden insanın içini ısıtan bir ufuk açar: Güneş'in ışığı, Erciyes'in ufkunu cam gibi aydınlatır; oradan dalga dalga her yere yayılan ışık kozmik bir ışığa dönüşür ve Rahmân'ın rahmet kanatlarını gerer bütün canlıların üzerine, yeryüzüne...
İşte böyle bir kuşluk vakti, soluğu Kayseri Kitap Fuarı'nın girişindeki çay bahçesinde aldım: Belediye'den yetkili arkadaşlarla, fuarı organize eden Adem Yılmaz kardeşimle ve çalışkan ekibiyle güzel bir muhabbete daldık, gittik...
Bu yıl ikincisi düzenleniyor fuarın. Orta Anadolu'nun en büyük kültür etkinliğine imza atmaktan çok memnun Kayseri Belediye Başkanı Mustafa Çelik Bey haklı olarak.
Otobüslerle okullardan çocuklar geliyordu fuara... Cıvıl cıvıl sesleri yankılanıyordu fuar alanında...
Orta Anadolu'nun en büyük kitap fuarı Kayseri Kitap Fuarı.
Sadece Pazar günü 85 bin ziyaretçisi olmuş fuarın.
Yani fuara ilgi, bu yıl beklenenin çok üstünde.
Belediyeyi ve fuarı organize edenleri kutluyorum.
Fuar bugün de devam ediyor...
Kaçırmayın, derim.
RİZE'NİN DERTLİ, İDEALİST VE YÜREKLİ İNSANLARI
Kayseri'den sonra Rize'ye uzanıyorum... İlk kez düzenlenen Kitap Fuarı'na.
Rizeliler, şehirlerinde kitap fuarının düzenlenmesinden çok mutlular.
Hem fuarda hem de Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'nde birer konferans verdim. Üniversitedeki konferans soru-cevap bölümüyle 2,5 saati aştı. Konferansa ilgi yoğundu, dikkat iyiydi, genç arkadaşlar ellerinde kâğıt kalem notlar alıyorlardı...
Konferanstan sonra Rize İHL'den kalabalık bir grup öğrenci arkadaş, başlarında öğretmenleriyle tanışmaya, konuşmaya geldiler. (İdealist, dertli, hanım öğretmen kardeşimin ismini hatırlayamadım, beni bağışlasın!) 100 kitap listesinin ilk aşamasını bitirmişler. Çok heyecanlıydılar. Hele başlarındaki öğretmenleri!
Çok sevindim gerçekten.
Güzel işler bunlar.
Fark oluşturan işler.
Akşam da fuarda bir konferans verdim. Konferansı düzenleyen Hüseyin Akdağ kardeşim, “acaba gelen az olursa, ne yaparım ben?”, diye söylenip duruyordu. Ama salon tıka basa doldu. Sevgili Hüseyin kardeşimin yüzü gülüyordu...
Bu arada Çayeli'ne, Hüsrev'e uğradık Rize'nin idealist, donanımlı Kültür Müdürü İsmail Hocaoğlu ve Hüseyin Akdağ kardeşimle. İspir'in fasulyesi, en iyi Hüsrev'de pişiyormuş meğer! Yolunuz, Rize'ye düşerse, Hüsrev'e uğramazsanız, Rize'ye gittim, demeyin!
Kitap fuarına gelince...
Dolu dolu bir fuar oldu Rize Kitap Fuarı.
Gerek üniversitedeki konferansı düzenleyen Edebiyat Fakültesi Dekanı Profesör Hüseyin Kahraman Hoca'ya, gerekse Rize Kitap Fuarı'nı organize eden Rize Valisi Erdoğan Bektaş Bey ile Belediye Başkanı Profesör Reşat Kasap Bey'e ve bu işe öncülük eden Hüseyin Akdağ kardeşime teşekkürlerimi iletiyorum. Ve önümüzdeki yıllarda fuarın daha da zenginleşmesi için gayret göstereceklerinden umutlu olduğumu vurgulamak istiyorum.
Havaalanına iki idealist öğretmen kardeşimle, Recep Okur ve Ömer Faruk Başar'la döndük: Dertleştik, derin bir muhabbete daldık havaalanına varana kadar...
Test sisteminin hâlâ eğitim sistemine hâkim olduğunu bilmiyordum. Genç kuşaklarımızın zihnini felçleştiren, kalbini ve ruhunu öldüren, çocuklarımızı “tost” yaparak ruhsuz robotlara dönüştüren bu pespaye test sistemine derhal son verilmeli artık!
Rize fuarı, Cuma'ya kadar sürüyor...
ÖNDER'İN VE ÖNCÜLERİNİN GELİŞİ...
Son olarak yazının başında değindiğim ÖNDER Kurultayı hakkında da bir kaç cümle kurmak istiyorum.
ÖNDER, genç, idealist ve donanımlı başkanı Halit Bekiroğlu kardeşimle sessiz bir devrime imza atıyor...
Gerek zengin programları, gerek yerinden yönetim anlayışı, gerekse samimiyeti ile önümüzdeki bir kaç yıl içinde kendinden çok söz ettirecek inşallah.
ÖNDER, ülkemizin ve çilekeş coğrafyamızın önünü açacak, insanlığın yükünü omuzlarında taşıma şuuruyla nefes alıp verecek, ilimle yorulacak, irfanla yoğrulacak ve hikmetle doğrulacak öncü kuşaklarımızın tohumlarını ekecek Allah'ın izni ve yardımıyla...
Önümüzdeki yıllarda büyük atılımlar bekliyorum ÖNDER'den.
Allah (cc) yollarını açık etsin, samimiyetlerinin karşılığını versin.
Bir mini Anadolu turu da böyle geçti; yorucu ama doyurucu oldu.
Bir sonraki turu iple çekeceğim...