Yapılan saldırıda PKK'lı örgüt militanları tarafından yapıldığı anlaşılıyor, ilk andan da okların onları gösterdiği anlaşılıyordu. Türkiye daha önce PKK'nın hem de başka terör örgütlerinin saldırılarına malesef muhatap olmuş bir ülke.
Cumartesi akşamı orada bombayı patlatanlar belki terör örgütü içideki elemanlardı ama bunlar bir maşanın sonucu olduğu aşikardır. Bu tür saldırıların karşısında ortak bir duruş sergilemesi her şeyden önemlidir. Ben bu vesile ile bu ortak duruşu sergileyen milletimizin çok büyük bir kısmına teşekkür etmek istiyorum.
Asla teröre alışmayacağız. Hesap soracağız bunların hepsinden kimler varsa hesap soracağız, millet olarak asla diz çökmeyecek eninde sonunda millet olarak kazanacak ve onları etkisiz hale getireceğiz.
Saldırı sonrası dostlarımızı da düşmanlarımızı da görmek isteriz. Terör saldırısından sonra çeşitli ülkelerden gelen destek mesajlarını olumlu buluyoruz. Bazı ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Cumhurbaşkanımızı ve Başbakanımızı arayarak teessüflerini kınamalarını paylaştılar. Hatta AP'nin içinde bile bir miktar eleştirel yaklaşımla artık teröre karşı Türkiye'nin yanında olmak zorundayız diye görüşler ifade edildi. Bunları olumlu bulduğumuzu ifade etmek istiyoruz ancak yeterli bulmadığımızı da belirtmek istiyoruz.
TERÖRE ASLA ALIŞMAYACAĞIZ, HESAP SORACAĞIZ
Şu anda bile hala Avrupa'da PKK'nın açıkça bir çok ülkede elini kolunu sallayarak faaliyette bulunduğu da herkesin malumudur. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı her türlü eylemi Avrupa ülkelerinde yapmaktadırlar.
Ülkelerden bir adım daha atarak PKK'nın Avrupa uzantılarının da bir takım legal şemsiyeler altında faaliyet gösterdiği iddiaları ile görmezden gelinmemesini istiyoruz. Biz PYD ve YPG'nin birer terör örgütü olduğunu ifade ederken ısrarla onların DEAŞ'a karşı olan unsurlar içerisinde olduğu ve bu durumda koalisyonun bir parçası olduğunu ifade edenler oluyor. PYD, YPG ve PKK arasında hiçbir fark yoktur.
Bundan sonra dostlarımızın müttefiklerimizin sadece söz olarak değil kınama cümleleri ile değil evet teşekkür ederiz ama yeterli bulmayız uygulamada da Türkiye'nin yanında olduklarını göstermeleri lazım. PKK ile irtibatlı bütün terör örgütlerini ve Avrupa'daki yapılarının da durdurulması Türkiye'ye zarar veremez hale getirilmesi dostluk ve müttefikliğin gerek ve şartlarından biridir.
Merkez Bankası Bakanlar Kurulu'muza bilgi sunmuştur. Her bir vatandaşımız bütün gerekli olan sorumluluklarını yerine getiriyor ve inşallah bu milleti daha güçlü hale getireceğiz. Bunlarla ilgili adımlarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Ben yeniden tüm milletimize başsağlığı diliyorum. Bu ortak mücadele azmi içerisinde eninde sonunda bunları yeneceğiz ve bunların yapmak istediklerine fırsat vermeyeceğiz.
HALEP ÖLMESİN
STK'nın katılımıyla bir büyük Halep'e yardım düzenleniyor. Kampanyanın adı Halep Ölmesin. Halep'in büyük bir insani trajedi yaşadığı herkesin malumudur. Hastanelerin hiçbiri çalışmıyor. İnsani yardımın mutlaka ateşkes şartına da bağlanmasına doğru olmadığı kanaatindeyim. Ateşkesin sağlanması tarafsız bir siyaseti gerektirdiği için OSÖ ateşkese hazırdır, Rusya'nın da hazırlıkları söz konusudur. Ateşkes konusunda geç kalınıyorsa Türkiye'nin teklifi şudur, herkes kendi bayrakları ile gelsin bir yardım konvoyu düzenleyelim ve bunu bir an önce ihtiyaç sahipleri yüzbinlerce insana ulaştıralım.
DÖVİZİN ATEŞİ ÇOK YAKINDA SÖNECEKTİR
Merkez Bankası PPK vasıtası ile dövizdeki gelişmeleri takip ediyor ve bir çok enstrümanı kullanmaya gayret ediyor. Merkez Bankası da bunları kullanır ve şu anda dövizin ateşini d üşürecek mekanizmaları da alır. Bunun ötesinde Türkiye'nin çok önemli bir gelişmeyi yaşadığını görüyoruz. Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla yapılan işlemlerde TL'ye dönme eğilimi Türk Lirası'nın üzerindeki baskıyı kısmen bertaraf etmiştir. Başka ülkelerle yapılan alışverişlerde de TL'ye geçilirse bu baskının ortadan kalkacağını ümit ediyoruz. Merkez Bankası da gelişmeleri yakından takip ediyor. Türk Parası üzerindeki baskı Türkiye ekonmisinin yapısal sorunlarından kaynaklanan bir sonuç olmadığı için çok kısa sürede normale döneceğini ümit ediyoruz. Türkiye'nin içindeki şartlardan değil dışındaki ve küresel piyasalardaki şartlardan kaynaklanan bir sonuçtur.
EL BAB'DA BİTİRİCİ OPERASYONLARIN HAZIRLIĞI YAPILIYOR
El Bab konusunda son noktaya doğru gelinmiştir. Bu anlamda şehir çevrelenmiş ve son bitirici operasyonun hazırlıkları yapılmaktadır. Türkiye ekonomisiyle ilgili bu daralma meselesi bu kadar zor süreçlerden geçiyoruz bölgemizde devam eden bir savaş var, bunun Türkiye'ye etkileri var PKK PYD ve diğerleri ile topyekün bir teröre karşı mücadele var. 15 Temmuz'da çok ağır faturaları olması muhtemel Allah'a şükür milletimizin gayreti ile önlenmiş olan FETÖ'nün darbe girişimi var. Bunun ötesinde dünya ekonomisinde yapısal sorunlar var, Türkiye'nin çevresindeki ülkelerde sorunlar var. Böyle bir tablonun içerisinde gönül arzu ederki Türkiye'nin hedeflerine ulaşması için Türkiye'nin her yıl yüzde 5 ve üzeri büyümesi lazım. İnşallah Türkiye bundan en kısa zamanda kurtulacak.
Mühim olan şu, ne üretiyorsun ne satıyorsun. Türkiye özellikle 65. hükümet döneminde buna ağırlık veriyor. Reel sektörü canlandıracak her türlü tedbiri uygulamayı yapıyoruz. Ümit ediyorum ki bu söylediğimiz kısa sürede tersine dönecek ve Türkiye yeniden büyüme hızını arttıracaktır.
