Kurtulmuş ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun her seferinde eleştirdiği OHAL ve KHK'lar hakkında konuşarak, “OHAL'de vatandaşların yüzde 99'unun hayatını etkileyecek en ufak bir durumun söz konusu değildir. Kanun hükmünde kararnameler OHAL kapsamında çıkarılıyor” dedi.
Kurtulmuş, vatandaşları da uyararak normal yaşama geri dönmeye çağırdı. FETÖ ile mücadelede mesafe kat edildiğini belirterek, “Hayat normale dönmüştür. Çok şükür, büyük oranda da oldu bu ama bunu kırmak için büyük algı operasyonları yapıyorlar. İkinci, üçüncü darbe söylemlerini söyleyenlere kimse itibar etmesin. Bunların hepsi FETÖ'nün yeniden kendi örgütünü toparlamak için yaptığı işlerdir. Ayrıca, örgüt başı hala daha Pensilvanya'dan, sosyal medya üzerinden birtakım sözler, tehditler ve algılarla hem kendi tabanını toparlamaya çalışıyor hem de hükümete gözdağı vermeye çalışıyor." dedi.
“FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi”
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, artık dünyada 47 ülkenin FETÖ'yü terör örgütü ilan ettiğini bir kez daha hatırlattı. "Sadece geçtiğimiz hafta birisi Körfez İşbirliği Teşkilatı, birisi İslam İşbirliği Teşkilatı, FETÖ'yü terör örgütü ilan etti. Şu ana kadar 47 ülke de terör örgütü olarak ilan etti. Amerika, şimdiye kadar kabullenmiyordu. Adalet Bakanımızın ziyaretiyle yeni bir sayfaya gidildi. Bu adamı bize vermeniz lazım, aramızdaki anlaşma gereğince, vermiyorsanız da bu adamın bize zarar vermesini önlemek amacıyla hala orada konuşmalarını önlemek için onu izole edin ve geçici tutuklayın. Bu dosya Amerika'ya gitti ve inşallah en kısa süre içinde hiç olmazsa bulunduğu yerde geçici tutuklama talebinin gerçekleşeceğini umut ediyoruz. Amerika'yı yönetenlerin bundan sonra tercihlerinin, aziz milletimizden yana olmak durumunda olduğunu görüyorum. Şimdi orada seçimden dolayı birtakım kararsızlıklar olabilir ama sonuçta kim seçilirse seçilsin, bu örgüt başının en kısa sürede geçici tutuklanmasının gerçekleşmesi mümkün olur." dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in doğum yerinin Erzurum olduğunu anımsatarak, "Erzurumlular sakın başlarını öne eğmesinler. 'FETÖ Erzurum'dan çıktı' diye Erzurum halkının kahramanlığı, yiğitliği hiçbir zaman göz ardı edilemez. Erzurum, FETÖ'nün değil, Kazım Karabekirlerin, Nene Hatunların memleketidir. Aziziye tabyalarının önünde şehit düşen büyüklerimizin memleketidir. Erzurum 15 Temmuz'da şehidi olan bir ilimizdir. Dolayısıyla 'FETÖ buradan çıktı' diye Erzurumlular kendilerini mahcup hissetmesin. Tam tersine Erzurum'un yüz karasıdır, Türkiye topraklarının yüz karası bir örgüt lideridir." şeklinde konuştu.
"1973'ten beri himmet deyip soru çalmışlar"
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş FETÖ'nün 1973'ten beri soru hırsızlığı yaptığını ve himmet burs, hizmet, kurslar üniversiteler ile para çarkını döndürdüğünü belirterek, “Örgüt bir taraftan hizmet ve Allah rızası diyor diğer taraftan kul hakkı yiyip soru hırsızlığı yapıyordu” dedi.
Kurtulmuş, FETÖ'nün soru Hırsızlığı ile ilgili "Bu örgütün iki yüzü var. Bir tarafında himmet, hizmet, 'Allah rızası' diyor. En ağır kandırılma, insanların dinle kandırılmasıdır. Hele Türkiye gibi büyük bir çoğunluğu muhafazakar olan bir toplumda. Maalesef görünürde okullar, kurslar, burslar, üniversiteler, himmet, hizmet gibi şeyler var. Birtakım yardım faaliyetleri gibi görünüyor. Bütün dünyada da böyle göründü, sadece Türkiye'de değil. O zamanlar bunu görmek durumundaydık. Ya arkadaş sen madem yardım kuruluşusun da neden TSK içine adam sokmaya çalışıyorsun. Bu Yüksek Askeri Şurada da görüldü, neredeyse kurmay albayların tamamına yakını bu adamlardan. TSK ve harp okullarına giriş sınavlarında 1973'ten beri soru çalmışlar. Sen emniyetin de içerisine girmeye çalışıyorsun. Türkiye'de yargı sistemini HSYK seçimleri dolayısıyla gördük, aşağı yukarı yarısına yakını bunlardan. Evet, burada gerçekten bunların tedbirinin önceden alınması gerekirdi ama maalesef bize sevimli yüzünü gösterdiler, arkadaki yüzlerini gizlediler ama bu, bize ders olsun. Bundan sonra Türkiye'yi yönetecek olanlara ders olsun. Devlet, Türkiye Cumhuriyeti'ndeki bütün yurttaşların eşit şekilde sahibi olduğu bir aygıttır. Yani kamu görevleri herkese açık olmalıdır. Kim olursa olsun. 3 tane şartımız olmalıdır, başından beri söylüyoruz. Ehliyet, liyakat, millete ve vatana sadakat. Şu kişiye, bu kişiye veya şu guruba filan sadakat değil, millete sadakat." dedi.
Kardelen TV Gündem Özel sunucusu Gazeteci Yazar Esad Bindesen'in ‘FETÖ Diyanet'i de ele geçirmeye çalışmış ve birçok uygunsuz fetva yayınlatmak istemiştir diyanet bu tuzağa düştü mü?' sorusuna Diyanetten sorumlu Başbakan Yardımcısı olduğunu anımsatan Kurtulmuş, "FETÖ dini olarak sapık bir gruptur ama sadece dini olarak bir sapık grup değildir. Bu dini sapkınlık üzerinde askeri bir darbeyle totaliter bir rejim inşa etmek isteyen bir cani çetesidir." dedi.
“Sen kimsin ki Cebrail kalksın, sana gelsin.”
Kurtulmuş, "Şimdi bu grubun, bu adamın gerçekten dini bakımdan yanlış olduğunu söylemek için bunları beklemeye gerek yoktu. Diyanet ve ilahiyat camiamız yıllardır yapmış olduğu bir sürü yanlış beyanatı esas alıp 'Bunlar dinen doğru değildir.' diye kamuoyunu aydınlatabilirdi. Burada bir eksiklik olduğunu gerçekten söylememiz lazım. Örnek olsun diye söylüyorum. Adam kalktı, dedi ki: 'Kardeşim, Cebrail gelse (hatırlayın, 28 Şubat sürecinde söylediği söz), Bana dese ki şunu bunu ve şu partiyi destekle, haydi oradan sen kim oluyorsun diye onu kovarım, dediklerine itibar etmem.' Hiçbir hoca efendi kalkıp demedi ki: 'Yav sen kimsin ki Cebrail kalksın, sana gelsin.' Cebrail'i adam kendi risalet makamında görüyor. ya Hazreti Peygamber ile Hazreti Cebrail'in işi bitti ve Cebrail daha hiçbir kula görünmeyecek. Sen kimsin de böyle bir iddia içerisinde bulunuyorsun? Kaldı ki haşa sana Cebrail gelecek, bir şey söyleyecek, sen onu reddedeceksin, böyle bir paranoya. Tam bir mezhebik paranoya” diye konuştu.
Sıcak gündemin değerlendirildiği Gündem Özel Programının ardından Kardelen TV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karakaya Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'a hediyelerini takdim etti.
