Dışişleri Bakanlığı, Kerkük İl Meclisi'nin referandum kararına tepki göstererek, "Son derece sakıncalı bir adım, meşruiyeti yoktur. Tek taraflı oldubitti girişimini kınıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan İdlib'deki saldırıyla ilgili olarak "Uluslararası kuruluşlar saldırıyı soruşturmalı. Rejim BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal ediyor" denildi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise "Saldırı savaş suçu kapsamında değerlendirilmeli" şeklinde konuştu.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN KERKÜK AÇIKLAMALASI
Dışişleri Bakanlığı konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı;
"Kerkük Vilayet Meclisi'nin, Kerkük'ün statüsüne ilişkin referandum konusunu gündemde tutmaya teşebbüs eden bugünkü (4 Nisan) kararı, toplumsal huzuru tehlikeye atan son derece sakıncalı bir adım olmuştur. Kerkük'ün asli unsurları olan Türkmen ve Arapların katılmadığı bir toplantıda alınan bu kararın meşruiyeti yoktur.
Kerkük'ün statüsüne ilişkin süreç Irak anayasasında kayıtlıdır. Anayasanın ilgili hükümlerinde belirtilen unsurları gözardı eden bir karar anayasayı da ihlal eder. Resmi dairelerde IKBY bayrağı asılması kararından sonra alınan bugünkü kararı da tek taraflı oldubitti girişimlerinin yeni bir örneği olarak görüyor ve kınıyoruz.
Kerkük'ün öncelikli ihtiyacı, terör örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin sonuçlanması ve yerlerinden edilmiş insanların evlerine dönmeleri, dolayısıyla toplumsal huzur ve barışın tesisidir. Buna zarar verecek adımların hükmü olmadığı gibi, kabul edilmesine de imkan bulunmamaktadır."
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN İDLİB AÇIKLAMASI
Dışişleri Bakanlığı, Suriye'nin İdlip Vilayetine bağlı Han Şeyhun bölgesinde bugün rejim unsurları tarafından düzenlenen saldırıları şiddetle kınadığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Suriye'nin İdlip Vilayetine bağlı Han Şeyhun bölgesine rejim unsurları tarafından bugün düzenlenen ve çoğu çocuk onlarca masumun hayatını kaybetmesine yol açan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Han Şeyhun'dan intikal eden görüntü ve bilgiler, rejimin BM Güvenlik Konseyi'nin 2118 ve 2209 sayılı kararlarının açık ihlalini teşkil eden kimyasal silah kullanımını sürdürdüğüne işaret etmektedir. Uluslararası toplumun bu saldırılar karşısında tepkisini ortaya koymasını, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşların, benzerleri yakın geçmişte de cereyan eden bu tür saldırıları derhal soruşturmasını bekliyoruz. Suriye rejimi üzerinde etki sahibi olan tarafları, ateşkes düzenlemesinin ağır ihlallerini oluşturan ve tamamen sivilleri hedef alan sözkonusu acımasız saldırıların derhal durdurulmasını teminen sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz."