Bakan Albayrak, Kanal 24 canlı yayınında Türkiye'nin enerji piyasasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin AK Parti'nin 15 yıllık iktidarı döneminde çok önemli mesafeler katettiğini belirten Albayrak, Türkiye'nin bir üst lige çıkmak için enerji alanında güncellenmiş bir stratejiye ihtiyacı olduğunu ifade etti.
Albayrak, Türkiye'nin kişilerden öte bir stratejik vizyon belgesine ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, "Bu öyle bir strateji olmalı ki kişilerden öte, ben geldim, başkası geldi, o gitti, öbürü geldi noktasında değil. Kim gelirse gelsin stratejik vizyonla uzun yıllar, kısa vadeli günü kurtaran değil, uzun vadeli stratejik adımlar atmalı. Bu misyon ve vizyon ile enerji ile ilgili çok önemli adımlar atmak için önemli çalışmalar ortaya koyduk. 21. yüzyıl Türkiye'sinin altyapısını atmak için çok önemli projeler ortaya koyduk. Milli enerji zirvesinin İstanbul'da olmasını istedik. İstanbul'dan küresel bir mesaj verelim istedik. Türkiye artık başka bir sürece gidiyor, güçlü Türkiye yolunda önemli mesafe alıyor." diye konuştu.
İkinci gemi haftaya Akdeniz'de
Albayrak, Türkiye'nin son 15 yılda geldiği süreçten birilerinin rahatsız olduğunun altını çizerek, "Sizin pastadaki payınız büyüdüyse birilerininki küçülmüştür. Bu olay en nazik tabirle birilerini üzebilir ama şimdi birileri rahatsız olacak diye Türkiye'yi büyütme hedefinden vazgeçecek değiliz. 15 Temmuz'da artık tüm ülkenin birliğine ve beraberliğine kastetmek noktasında maşa örgütleri gördük. Bu süreçten sonra artık yapabilecek bir şey yok. Türkiye bu istikametle yürüyecek" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin bugüne kadar enerjide çok fazla nasiplenemediği bir bölgede bulunduğuna değinen
Albayrak, şöyle devam etti:
- "(Ne kadar ararsanız o kadar çok bulursunuzdan) hareket ediyoruz. Madencilik sondaj arama faaliyetleri çok yoğun bir strateji bu. Türkiye'nin altını üstünü arayarak çok somut bir fotoğrafını çekmek lazım. Denizde (offshore) aramacılık noktasında da ikinci gemimiz (MTA Oruç Reis) önümüzdeki hafta Akdeniz'e gidiyor ve süreci başlatıyoruz. Türkiye bu saatten sonra Akdeniz'de eski Türkiye gibi davranmayacak. Kendi sahalarımız noktasında daha etkin ve daha aktif olacak. Kimse kusura bakmasın. Biz hep olumlu, yapıcı tarafta kaldık. Bundan sonra da öyle olacak, ama yapıcı ve sessiz tavrımızla hukuksuzluğu meşru göstermeyeceğiz. Gerekli her türlü adımları atacağız. Türkiye hukuk merkezli bir iş yapar. Bugüne kadar kendi sahalarımızla ilgili etkin bir süreç izleyememiştik. Maliyet analizleri vesaire vardı. Ancak Türkiye şu anda bu altyapıya sahip. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir sondaj gemisi alıyoruz. Artık kendi kuyularımızı açmaya başlıyoruz. Bu uzun vadeli yolculukta geleceğin temellerini bugünden atmak zorundayız."
Bakan Albayrak, Türkiye'nin milli enerji stratejisi çerçevesinde güneş enerjisine ilişkin adımları tamamladığını ifade ederek, "Rüzgar YEKA'yı da inşallah hazırlıyoruz bitireceğiz demiştik. Nasipse bugün şartname resmi gazeteye gönderiliyor. 27 Temmuz zannediyorum, temmuz sonu itibarıyla yarışmayı, ihaleyi hayata geçiriyoruz. 27 Temmuz'u takip eden günlerde bir de bakacağız ki rüzgarda da bu adımı atıp, yine bin megavatlık bir yapıyla ve ötesinde yüzde 65'ten fazla yerlilik, yüzde 80'den fazla yerli mühendis şartıyla birlikte bu süreç ilerleyecek" ifadelerini kullandı.
"Referandumdaki kararsızlık ortadan kalkıyor"
Albayrak, referandum sürecinde gündeme gelen "tek adamlık gelecek" eleştirilerinin hatırlatılması üzerineyse şunları kaydetti:
"Bugün 82 anayasasından aldığı güç ve yetkiyle mevcut cumhurbaşkanının neredeyse sınırsız yetkisi ve sıfıra yakın da sorumluluğu var. Nasıl olur? Bugün cumhurbaşkanını siz sadece tek bir suçtan yargılayabiliyorsunuz. O da vatana ihanet. O da muğlak. Niye? TCK'da tanımı olmadığı için neye göre yargılanacağı da belli değil. Yani nerdeyse hiçbir şekilde sorumlu olmayan bir cumhurbaşkanı var. Darbeyi yapanların yazdığı anayasa var, aslında böyle bir resim var. Bu resmin ışığında bu resme baktığınız çerçevede, cumhurbaşkanı aslında yetkilerinden feragat ediyor. 'Meclisi bir sabah kalkacak fesih edecek' diyor adam. 'Muhtarları lağvedecek, lokantaları kapatacak' diyor. Böyle bir iş olabilir mi? Bu kadar komik bir manipülasyon, provokasyon olabilir mi? Bakıyorsunuz cumhurbaşkanını her türlü suçtan yargılayabilmenin önü açılıyor. Bugün artık cumhurbaşkanı meclisi feshederse, kendisiyle birlikte seçime gidiyor ve kendi döneminden sayılıyor fesih ettiği süreç. En önemlisi meclise denetim yetkisi veriyor. Bugün meclisin denetim yetkisi neredeyse yoktur. Meclis denetim yetkisi, takip yetkisi, bütçe onay yetkisiyle birlikte hükümet icrayı yönetecek olan cumhurbaşkanını uzlaşmayla bir yere getirecek. En önemli husus güven ve istikrarın önünün açılmasıdır."
Bakan Albayrak, yetki konusunun daha iyi anlatılmasıyla vatandaştaki kararsızlıkların ciddi şekilde ortadan kalktığını sözlerine ekledi.