CTE Genel Müdürlüğünden, bazı basın yayın organlarında yer alan "Domuz bağıyla işkence yapıldı" başlıklı habere ilişkin yapılan yazılı açıklamada, iddianın gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, hükümlü S.A'nın 16 Kasım'da, oda kapısını açmaya gelen görevli personele elindeki cam parçalarıyla saldırdığı vurgulanan açıklamada, hükümlünün, kendisine ve çevresine zarar vermesini önlemek amacıyla doku hasarı ve travma önleyici odaya alındığı ifade edildi.
Hükümlünün, sakinleştiğinin görülmesiyle odadan çıkarıldığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Doku hasarı ve travma önleyici odada bulunduğu süreç içerisindeki tüm görüntüleri kayıt edilmiştir. Basında yer alan haberler tamamen asılsız olup, hükümlü S.A'ya domuz bağı veya herhangi bir usül ile işkence yapılması söz konusu değildir.
Sonuç olarak, ceza infaz kurumlarında, hükümlü ve tutukluların kendisine ve çevresine zarar vermesini önlemeye yönelik her tedbirin 'işkence' olarak ifade edilmesi hukuki olmadığı gibi basın ahlak kurallarına da uygun değildir. Kamuoyunda algı oluşturmaya yönelik bu tür haberler gerçeği yansıtmamaktadır."
'KİTAPLARI BARIKAT SAYDILAR'A YALANLAMA
Öte yandan Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünce (CTE), "Kitapları barikat saydılar ve mektup hakları kısıtlandı" iddialarının kamuoyunda algı oluşturmaya yönelik ve gerçek dışı olduğu bildirildi.
Genel Müdürlükten yapılan yazılı açıklamada, bazı basın yayın organlarında yer alan "Kitapları barikat saydılar ve mektup hakları kısıtlandı" iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Açıklamada, kitap ve gazete gibi eşyaların yanıcı özelliklerinin bulunması, odalarda bulundurulacak benzer eşyalar ve eski gazetelerin odalarda dağınıklığa, eşya birikimine neden olması ve yapılan aramaları güçleştirmesi nedeniyle kurumlar tarafından, kurum mevcudu ve fiziki şartlar gözetilerek düzenlemeler yapıldığı ifade edildi.
"Kitapların barikat malzemesi olarak görüldüğü" iddiasının "Kabul edilemez" olduğu vurgulanan açıklamada, yasa ve mevzuat gereği hükümlü ve tutukluları kitap okumaya teşvik etmek için fazla kitap okuyan kişilerin ödüllendirildiği belirtildi.
"Algı oluşturmaya yönelik iddialar"
Hükümlü ve tutukluların kitap okumaları hususunda bir sınırlamanın bulunmadığı, söz konusu düzenlemenin odada bulundurulabilecek kitap sayısına ilişkin olduğuna işaret edilen açıklamada, başta terör örgütlerine mensup hükümlü ve tutuklular olmak üzere bir kişinin okuyup değiştirme imkanı bulunan kitap konusunda, kamuoyunda algı oluşturmaya yönelik bu tür iddialarda bulunulduğu dile getirildi.
Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü M.A.A'ya son üç ayda, farklı konularda 20 kitap, 3 gazete, 3 derginin teslim edildiği hatırlatılan açıklamada, "Yasa ve mevzuat gereği ağırlaştırılmış müebbet cezası alan hükümlüler ile diğer hükümlülerin gün içerisinde havalandırma bahçelerinden yararlanma süreleri farklı olup, ceza infaz kurumlarının buna uygun düzenleme yapma zorunlulukları bulunmaktadır. Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlü M.A.A. ve tutuklu Ö.K. mevzuatlar gereğince havalandırmaya teker teker çıkarılmışlardır." ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, hükümözlü M.C.O'nun L.A'ya göndermek istediği mektup, 'Mektup Okuma Komisyonu' tarafından incelenmiş ve gönderilmesinin sakıncalı olduğu tespit edilmiştir. M.C.O. kurul kararına itiraz etmiş, Bolu İnfaz Hakimliğinde itiraz süreci devam etmektedir.
Ceza infaz kurumlarında ücreti emanet para hesabından kesilmek üzere talepte bulunan hükümlü ve tutuklular görüş salonları ve odalarında hatıra fotoğrafı çektirebilirler. Hükümözlü M.C.O'nun 06/10/2016 ve 10/11/2016 tarihlerinde çektirdiği 71 fotoğraf kendisine teslim edilmiştir. Söz konusu haberler, kamuoyunda algı oluşturmaya yönelik ve gerçek dışıdır."
