Yaklaşık bin 500 kişinin katıldığı iftar programı, ümmet coğrafyasından katılımcıların yanı sıra, halk tarafından da yoğun ilgi gördü. Programda simit, ayran, hurma ve su ile sade bir iftar gerçekleştirildi. İftar öncesi yapılan konuşmalarda son dönemde dünyada gerçekleştirilen lüks yaşamın ve lükse düşkünlüğün eleştirisi yapıldı. Birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekildi.
Program Sabah Namazı Devrimi Gönüllüsü Hafız Derda Şanalmış'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı ve Emrullah Çelik'ın duası ile devam etti. Duada Ayasofya'nın cami olarak ibadete açılması vurgulandı.
“Rabb'imiz ömür verdikçe her sene burada olacağız”
Ümmetin kardeşliğine ve birliğine dikkat çekerek konuşmasına başlayan Gazeteci – Yazar Adem Özköse, “Biz bir ümmetiz, Kur'an bizi kardeş kılmış. Müslüman olmamız Türklüğümüzden, Kürtlüğümüzden, Lazlığımızdan ve her şeyden daha öte bir şeydir. Bizi tek bir sancak altına getiren İslam'dır” diye konuştu. Özköse, şöyle konuştu:
“Rabb'im oruçlarımızı kabul etsin. Hepinize çok teşekkür ediyoruz. Sosyal medyadan duyurmamıza rağmen her sene Ayasofya Camii'nin önünü dolduruyorsunuz. Hepinizden Allah razı olsun. Bu iftarı tek bir ümmet olduğumuzu hatırlatmak için yapıyoruz. Ayrıca muhafazakâr kesimde bir aşınma görüyorum. Bu iftar bu aşınmaya bir isyandır. Bu çürümeye isyandır. Rabb'imiz ömür verdikçe her sene burada olacağız.”
“Efendimiz iyilerle birlikte olmamızı telkin ediyor”
“Mekke ve Medine sofraları da böyle sade ama içten sofralar” diyerek sözlerine başlayan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Lütfi Aslan da Ramazan Ayı'nın önemine dikkat çekerek “Allah'a hamd olsun ki bizi Medine'den akis olan bu sofrada bizi buluşturdu” dedi. Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Efendimiz iyilerle birlikte olmamızı telkin ediyor. Kıymetli kardeşlerim Ramazan af ve mağfiret iklimidir. Yavaş yavaş son 10 güne doğru yaklaşıyoruz. İtikâf sünnetini hatırlatmak istiyorum. Her caminin mutekifi o caminin ihyası anlamına gelmektedir. İtikâf bir sünnettir. Bunu sadace bir camide itikâf olarak anlamayalım. Sosyal medyada da bir itikâfa girelim. Ben ‘malayani' kelimesinin manasını çok aradım. Sosyal medya çıkınca artık o kelimenin manasını aramıyorum. İtikâf malayaniden yüz çevirmektir. Allah oruçlarınızı kabul etsin. Allah razı olsun.”
“Burası kapitalizme meydan okuyor”
Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan ise ülkemizde ve ümmetin sıkıntılarına vurgu yaparak, “Burası çok güzel bir ortam. Burası tüm kapitalizme isyankârlık ve kokuşmuşluklara meydan okuyor. Biz bu dünyaya yemek için gelmedik. Buradan çıkınca da yemek yemek yemeyeceğiz. Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Bizim hata yapmamamız lazım. Ülkenin önünün açılması için dua edelim” dedi.
Seneye tekrardan
Sabah Namazı Devrimi Gönüllülerinin tertiplediği program, gelecek sene buluşmak üzere katılımcılarla sözleşme yapılmasının ardından sona erdi.