Dolar

42,8173

Euro

50,3975

Altın

6.087,20

Bist

11.316,64

Elbiseyi ters giyenler ve gerçeğe şaşı bakanlar

18 Yıl Önce Güncellendi

2009-08-26 12:21:00

Elbiseyi ters giyenler ve gerçeğe şaşı bakanlar
İKİSİ de Emeviler.
Yani İslam'ı Arapçılık çıkarları için dincilik aracına dönüştürenler.
"Elbiseyi ters giymek" ve "gerçeğe şaşı bakmak" tabirlerinin ikisi de Emevilerin İslam'la ilişkilerini anlatmak için kullanılmıştır. Hem de İslam'ın en büyük vicdanlarından ikisi tarafından: Hz. Ali ve Hz. Ömer tarafından.
Önce Ali'nin zamanüstü tespitini görelim:
Emevilerin dini saltanat aracına, dindarlığı da dinciliğe dönüştüren şerir icraatının Müslümanlara verdiği zararı anlatırken sahte dinin insanı ne hale getirdiğini de ölümsüz bir tablo halinde önümüze koyuyor Hz. Ali. Şöyle diyor:
"Emeviler din ve İslam elbisesini giydiler ama tersine çevirerek giydiler."
İşin püf noktası işte burada. Dindar ile dinciyi, din ile din sömürüsünü, din vicdanı ile yobazlığı ayırmada evrensel-kozmik bir ölçü veriyor bize Cenabı Ali.
Elbiseye sahip olmak, hatta elbiseyi giymiş olmak her şey değildir. Elbiseyi adam gibi giymiş olmak lazım. Tabii, öncelikle elbisenin gerçek sahibi, hak sahibi olmak lazım.
Emeviler, İslam elbisesinin sahibi asla değillerdi. Onlar o elbiseyi parçalayıp yok etmek için bir ömür harcadılar ama başarılı olamadılar. Sonra da bükemedikleri bileği öperek Müslümanlar arasına sızdılar.
Ve lanetli kötülüklerini bir bir sergileyerek, kılıçla yenemedikleri İslam'ı ve Hz. Muhammed'i, saltanat dinciliği yoluyla mağlup etmek istediler.
İslam Allah'ın dinidir; onu kimse mağlup edemez. Ama kendisini Müslüman sananları, paraları ve toprakları ne olursa olsun her zaman mağlup etmek mümkün olmuştur, bugün de olmaktadır.
Emeviler, gasp ettikleri İslam elbisesini sırtlarına geçirdiler ama tersine geçirdiler. Ve bu yüzden tarih ve Tanrı onları ebediyen rezil etti.
Elbise ne kadar mükemmel olursa olsun, eğer onu tersine çevirip giymişse-niz, sizi dünya âleme rezil eder.
Bugünkü tersine giyilmiş İslam'ın "Müslümanlar" denen camiayı dünya âleme rezil ettiği gibi...

GÜNÜMÜZ MUĞÎRELERİNE DERS OLSUN!

Hz. Ali'nin, bakıştaki çarpıklık yüzünden gerçeğin işe yaramaz hale gelmesini ölümsüz bir isabetle teşhis eden söylemi, sahabi nesli üzerinde derin etki yapmıştır. Bu etkiyi söyleme dönüştürenlerin başında Hz. Ömer gelmektedir.
Kur'an tevhidinin en vakur vicdanlarından biri olan Hz. Ömer de, biraz önceki Ali ruhundan nasiplendiğini gösteren muhteşem bir tespit koyuyor önümüze. Benu Ümeyye (Emeviler) şerrinden uzak kalmak için istemeyerek koruduğu, hatta vali yaptığı tek gözlü ve müptezel bir adam olan Muğîre bin Şu'be'ye bir gün şöyle diyor:
"Ey Muğîre! Allah'a yemin ederim ki, Ümeyye (Emevîler) oğullarının İslam'a bakışları tıpkı şu senin kör gözünün baktığı gibidir. Onlar bu çarpık bakışlarıyla İslam'ı da kendilerini de çarpıttılar. Bu çarpık bakışları yüzünden nereye gideceklerini, nereden çıkacaklarını bir türlü bilemediler. Allah, yüz otuz veya yüz kırk yıl sonra Hicaz ve Irak'tan bir ekip çıkaracak ve onlar doğru bakış gücünü İslam'a yeniden kazandıracaklar." (Zübeyr bin Bekkâr, el-Muvaffakıyyât, 494; İbn Ebil-Hadîd, Şerhu Nehcu'l-Belâğa, 3/805)
Ömer'in bahsettiği tarih, İmamı Âzam'ın mücadelesinin tarihidir.

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

MİT'ten Afganistan'da DEAŞ operasyonu

Haber Ara