Dershaneler kapatılıyor cemaat ne yapacak?

Fethullah Gülen Hocaefendi’nin dershaneleri/okulları kapatmayın size devredelim özverisi 28 Şubatın kudretli generallerini iknaya yetmişti ama Başbakan Erdoğan söz konusu olunca bu teklif/taktik işe yaramadı. Başbakanı dün gece dinleyenler, hayal kırıklığı yaşamadı. Yine çıktı dobra dobra lafı kıvırmadan, evirmeden çevirmeden önceki açıklamalarının arkasında durdu, dershanelerin kapatılacağını, bunun parti programında yer aldığını söyledi. Cemaatin yayın organlarında çıkan haberleri de kara propaganda olarak nitelendirdi. Kur’an Kursu-dershane karşılaştırması yapan mütesettir bayan gazeteciye hafiften sert çıktı, böylesi bir karşılaştırmayı uygun bulmadığını belirtti. Yine aynı gazetecinin onlar gönül diliyle konuşuyor sözlerine gönül diliyle konuşanların asıl kendileri olduğunu karşı tarafın kara propaganda yaptığının altını çizdi. Gergin ortamı yumuşatacak bir şeyler söyleyin tavsiyesinde bulunan Mehmet Barlas dahi umduğu cevabı alamadı.

Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur. Aslında başbakanın sert ve kararlı konuşmasını iyi tahlil edebilmek için Bülent Arınç’ın açıklamalarına bakmak yeterli. Hükümet ile Cemaat arasında arabulucu misyonu üstlenen Sayın Arınç, bu irtibatı nedeniyle cemaat tabanında sevilen bir isim. Ancak o dahi Başbakana rağmen dershaneler konusunda farklı bir duruş sergilemekten uzak bir konumda. ABD ziyareti için basın toplantısı yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ABD’de bulunduğu süre içinde Hocaefendi ile görüşmeyeceğini açıkladı. Siyaseten bu görüşmenin her iki tarafı da zora sokabileceğine gönderme yaptı ancak Hoca Efendiyi de takdir ettiğini söyledi. Nereden nereye..?

Cemaat taraftarı birkaç milletvekilinin parti disiplinini hiçe sayarak dershanelerin kapatılmasına karşı çıkan demeçlerinin ötesinde cemaatin kontenjanından listelere girebilmiş birkaç Ak Parti milletvekilinin istifası gündeme gelebilir. Hepsi o kadar… Muhtemelen Ak Parti teşkilatları içinde yer alan cemaat sempatizanlarına cemaatin tavsiyesi, bekleyin olacaktır. Bu bekleyin talimatı sanırım, yerel seçimleri bekleyin, Cumhurbaşkanlığı seçimini bekleyin, velhasıl cemaatin partiye vuracağı var sayılan ağır darbeyi bekleyin manasında.

Cemaat sadece dershanelerden müteşekkil değil. Finans kurumları var, seyahat şirketleri var, dev eğitim kurumlarını işleten şirketleri var, yayınevleri var, yurtları, pansiyonları, binlerce öğrenci evleri var, gazeteler-dergiler, televizyon kanalları, internet siteleri var. Cemaatin himmetlerde topladıklarını daha kârlı yatırıma dönüştürmek için sermaye katkısında bulunduğu iş adamları var. Velhasıl dernekleri var, vakıfları var, meslek kuruluşları var, hatta camileri dahi var.

Cemaat resti gördü. Bu aşamadan sonra daha mutedil bir görüntü verecektir. Çünkü CHP’ye rağmen Ak Parti ile aleni çatışmanın tabana izahı zor olduğundan, Ak Parti’den desteğin çekilmesi zamana yayılacak. Çünkü cemaat sabırla koruğun helva olacağını bilen psikolojik ve manevi bir eğitim süreci yaşamış öncü kadrolara sahip. Cemaate mensup hiçbir fert tek başına fevri şekilde davranamaz. Hocaefendi ve İmamlar Heyetinin tavsiyelerine göre hareket eder. Çatışmanın gizlenmesinin hatta inkâr edilmesinin temel gerekçesi de, hizmetin dünya çapında bir organizasyon olduğu. Akıllara gelen bir diğer soru da şu; acaba asıl çatışan taraf ABD ve Ak Parti mi?

[email protected]