Dolar

42,8053

Euro

50,2208

Altın

5.950,08

Bist

11.335,05

Elazığ-İstanbul deprem hattı

17 Yıl Önce Güncellendi

2010-03-09 08:59:00

Elazığ-İstanbul deprem hattı

Doğu Anadolu fay hattı hafifçe silkinince 51 vatandaşımız gevreyen kerpiç duvarların altında kaldı.

Bronz çağ yerleşim yapılanmasını aşamayan, gözden ırak 'yoksulluk' hayvanlarıyla birlikte Elazığ'ın ilçelerinde çöken kerpiç damlarda yaşıyordu.
Hayatları ve mekanları ucuza getirilen yoksulluğun kirişleri ve kolonları tahkim eden 'kerpiç' sorumlu ilan edildi.
Hala Anadolu'da ilkel teknik kerpiç yapılarda insanlarımızın yaşamasının (!) ya da ölmesinin müsebbibi 'kerpiç' lanetlendi.
1975 Lice depreminde, 6.6 şiddetindeki depremde 12.000 kişinin yaralandığı ve 2.400 insanımızı 700 kerpiç evin yıkılmasıyla kaybettiğimiz çok tozlu arşiv bilgisiydi. 
Halbuki büyük gayrimenkul sektörümüz köpük köpük balonlarıyla İstanbul'u uçururken 'kerpiç de' nereden çıkmıştı.
Boğaz sırtlarındaki milli orman, park ve su havzalarını lüks konutlarla döşeyen 'girişimciliğin' rantı Elazığ'ın kerpiç köylerine tabii ki kısmet olamazdı.
Kurtulanlara Kızılay çadırı kurulup 'bildik yaralara' yine tuz basılıp gidilirdi.  
Dünya konut pazarında hayli yüklüce (!) ve geniş yeri olan Türkiye'nin turizme asla açılmayacak 'tarih dışı' mekanlarında yaşamaya mecbur insanlarıyla, yine ölümleriyle tanıştık.
Yoksulluk ve zenginliğin derinleşen ayrımından geçen 'doğal felaket hatları' bir kez daha göründü.
Deprem hattı, sel bölgesi, yoksulluk  ve açlığın üst üste bindiği sosyo-ekonomik sınırın ötesinden zenginlik, refah ve özel güvenlik kulübelerinin yükseldiğini de...
Ama işin aslı; İstanbul da kerpiç dam misali hiç güvenli değildi.
Kırık fay hattına yerleşik İstanbul'daki bir milyon binanın 670 bininin kaçak ve depreme dayanıksız olduğunu belirten uzmanlar, küresel metropol İstanbul için bu binaların sağlamlaştırılmasına yönelik hiçbir çalışma yapılmadığını ekliyor.
Bilim adamlarını ciddiye almayan ama konut sektörünün nabzını tutmaya memur anlayış, İstanbul için önlemini depremden önce almak zorunda.
İstanbul geniş ölçekli bir felaketi çağırırken, güvenilirliği olmayan yekpare beton yapılaşma sürüyor. En az 30 bin kişinin hayatını kaybedeceği şehir süslenmekle meşgul.   
Öte yandan İnönü Üniversitesi Maden Mühendisi Prof. Dr. Mehmet Önal 'Elazığ'da son 20 gündür saydığımız 25 öncü deprem, ana depremin habercileriydi' dedi.
Daha önce de Elazığ'da böyle bir depremin yaşanabileceğini dile getirdiklerini ekledi.
Bilim adamlarının uyarılarının yerel yöneticiler tarafından dikkate alınmadığı ve uyarılara itibar edilmediği de ortaya çıktı.
Küresel metropol İstanbul ile Elazığ'ın ilçeleri arasındaki 'yönetişim hattının!' bilimsel uyarılara sağırlığı çok tuhaf gelmiyor değil mi?

 

Akşam

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara