Dolar

42,7342

Euro

50,2886

Altın

5.951,05

Bist

11.338,41

Bir ülkücüden çarpıcı uyarılar

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-20 10:05:00

Bir ülkücüden çarpıcı uyarılar
Kadim bir ülkücü dostumun bana gönderdiği mektubu önemine binaen sizlerle paylaşmak istedim:

Birileri ülkeyi süratle 12 Eylül öncesine götürmek istiyor. Yurdun hemen her köşesinden başlayan sokak gösterileri, siyasi cinayetler, kundaklamalar artarak devam ediyor. Şu an akıllar tutulmuş vicdanlar kararmış empati yok olmuş...

Sokağa indirilen gençler akıl ve mantıkla değil, tamamen duygularıyla hareket ediyor. Ya onları sokağa dökenler? Başta Mamak Zindanı olmak üzere çeşitli cezaevlerinde yaklaşık oniki yıl tutsak kalan birisi olarak görüyorum ki; bu yaşadıklarımız 12 Eylül öncesinin adeta bir fotokopisi. DTP taraftarlarının gösterilerine karşı çıkan bir arkadaş, “Meydanları onlara mı bırakacağız?” diye tepkisini dile getiriyordu. 12 Eylül öncesi bizler de, “Bu ülkeyi komünistlere mi bırakacağız?” diyorduk. Devrimci gençlikte aynı şekilde meydanı faşistlere bırakmamak için sokaklara dökülmüştü. Oysa ülke ne milliyetçilere ne de devrimcilere bırakıldı. Bizleri sağcı solcu diye kırdıran bu derin güçleri çok ağır bedeller ödedikten sonra fark edebilmiştik. İhtilale meşru(!) zemin hazırlamak isteyen odaklar, gençlerin birbirlerini kırmasını bazen seyrederek bazen de tahrik ederek olayların “olgunlaşmasını” beklediler.

     Bugün sokağa indirilen milliyetçi gençler bilmelidirler ki dün aynı şekilde bizleri de sokağa indirenler ihtilalden sonra, “Size mi kaldı vatan kurtarmak?” diyerek alay, hakaret ve işkence ediyorlardı.

İhtilal öncesi “Kahrolsun Komünizm!” diye çok bağırdık. Komünizm bizim bağırmamızla kahrolmadı. Bizi meydanlara dökenler ihtilalden sonra bizlerle alay ettiklerinde, işkence yaptıklarında, arkadaşlarımızı dar ağaçlarında sallandırdıklarında; asıl o zaman biz kahrolduk.

     Lütfen, oyuna gelmeyelim! Derin yapı aynı oyunu yeniden sahneye koydu. Figüranları olmayalım. Bin yıldır bizleri kardeş yapan değerleri yeniden tesis etmezsek o zaman ülkeyi bölmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmüş oluruz.

     Kimileri kabul etmese de şu bir gerçek ki seksen yıldır Kürt vatandaşlarımız yok sayıldı, hakir görüldü, çeşitli baskı ve zulümlere maruz bırakıldı. Onlara bu zulmü Türk halkı değil bu düzenin sahipleri yaptı. Sonra da kimine Alevi, kimine Kürt, kimine dindar, kimine sağcı , kimine solcu diye benzeri zulümleri reva gördüler. Bizleri “ötekileştiren” derin yapı bir kesime zulüm yaparken diğer kesim alkış tuttu. Aynı şey bizim başımıza geldiğinde feryat ettik... Köle sahipleri köleleri birbirlerine kırdırdıkları için kendilerini kimse fark edemedi.

Artık yeter! Edi Bese! Sahiplerimizin oyunlarını bozalım. Olaylara kendi ideolojik penceremizden bakmayalım. Bizim doğrularımızın dışında da doğruların olabileceğini kabul edelim.

 Eylemler yapan Kürt halkı! Bilmelisiniz ki 80 yıldır sizlere bu zulümleri Seraplar değil,

bu düzenin sahipleri yaptı . Sizler Serap’ı öldürmekle Kürt halkının haklı taleplerini elde edemezsiniz. Mücadelenin en basiti, eline silahı bombayı alıp eylemler yapmaktır.

Amaç gerçekten Kürt halkının hakları ise ellerinizde çiçeklerle sokaklara çıkın. İnanıyorum ki böyle bir direniş Türk halkının desteğini arkasına alacaktır. İşte o zaman “Bin yıllık kardeşlik” tekrardan tesis edilir.

Buradan birkaç kelam da Sayın Baykal ve Bahçeli’ye etmek istiyorum.. Bu zatlar açılımla birlikte ülkede ayrımcılığın yapıldığını, huzurun bozulduğunu, birlik ve beraberliğin baltalandığından dem vurmaktadırlar . Allah aşkına sizler hangi birlik beraberlikten , hangi huzurdan bahsediyorsunuz? Otuz senede 50 bin can binlerce faili meçhul cinayetler, söndürülen ocaklar başka bir ülkede mi yapıldı?

Sokağa indirilen gençler bu oyunların farkında değiller. Peki ya sizler? Üç beş oy uğruna bu süreci baltalamak hangi akla izana sığar? Eğer bu gemi batarsa o koltuklar sizi kurtarmaz.

Barış ve sevgiyle ...

Adnan Baran

Star


Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Kontrolden çıkan otomobil kafeteryaya girdi

Haber Ara