Dolar

42,7011

Euro

50,2143

Altın

5.907,12

Bist

11.456,34

İnanmıyoruz!

17 Yıl Önce Güncellendi

2010-06-19 09:07:00

İnanmıyoruz!

Ekranlarda şenlik, gazete sayfalarında tiyatro. Bir alem ki sormayın. Bir abla evde yemeği yansa onu da 'sivil dikta'dan bilecek kadar kaptırmış kendini.

 

Recep İvedik cinsiyet değiştirmiş sanki, ne kadar agresif ki sormayın... Bir diğeri eksen kaymasıdır, şudur budur derken şu kocaman soruyu suratına yiyince 'hınk' gibi ses çıkarıyor: "Eksen kayması diyorsunuz ama siz değil misiniz yıllardır 'Tayyip iktidarı Amerika'nın, AB'nin uşağı' diyen?" Öyle ya, varsa bir kayma, sevinmeli değil mi bu güruh?

Ortada korkunç iddialar, inanılmaz şeyler dönüyor, beyefendiler ha 'Anayasa Mahkemesi yetkisini aşarsa falan da filan da' tartışıyorlar.

Ben inanmıyorum... Cidden inanmıyorum, inanmak istemiyorum. Bu ülkede yüksek yargının böyle bir durumda olma ihtimali bile beni dehşete düşürüyor. Lakin Andıç Medyası farklı havalarda. Yahudi lobisinin ülkemize yolladığı Amerikalı gazetecinin dümen suyuna gitmekle meşguller. Sonra da birisi kalkıp 'Türk basınında İsrail lobisi var' deyince kuduruyorlar.

Konumuz bu değil, yoksa burada da inanılmaz şeyler olduğunu görmek mümkün.

Bizden, yaklaşık 18 yıl önce Adalet Bakanlığı yapmış birinin yüksek yargıda kadrolaştığını ve aradan geçen 20 yıla yakın bir süreden beri hâlâ etkisini sürdürdüğüne inanmamızı istiyorlar.

Nasıl inanalım?

Bizden, CHP'nin, yüksek yargıya pasladığı dosyaların peşinden kulisler ile alınacak kararları etkilediklerine, üstelik bu kararları çok önceden bildiğine inanmamızı istiyorlar.

Hadi gel de inan bakalım!

Bizden, terör davası sanıklarını telefonla kurtarma girişimi olduğuna, bu arama/kurtarma operasyonlarında gönül ilişkileri ve düpedüz tehdit de dahil olmak üzere her yöntemin denendiğine inanmazı bekliyorlar.

Böyle bir şey mümkün mü?

Bizden, yüksek yargının bu tür ilişkilerin doğal sonucu olarak elindeki dosyalarda yetki aşımına girip meseleleri şekil yönünden koparak incelemeye alacağına inanmamızı istiyorlar.

Böyle saçmalık olur mu?

Bizden, piyasaya patır patır dökülen ses kayıtlarına inanmamızı ve bu kayıtlarda söylenen senaryoların gerçekleşeceğine, örneğin İlhan Cihaner davasında CD ve fotokopilerle karar verilip tahliye edileceğine de inanmamızı bekliyorlar!

İnanmak mümkün mü?

Türk toplumundan, hukuk kural ve kaidelerinin çiğnenmiş sakız gibi uzayıp kısalabileceğini, esnetilip istedikleri sonuca ulaşabilmek için akıl ve vicdan sınırlarını zorlayan yorumlarla, kırk takla attırılarak istedikleri neticeye ulaşabileceklerine de inanmamızı bekliyorlar!

Kim inanır Allah aşkına buna?

Keza bizlerden, kendi aralarında bir ast/üst ilişkisi ve tipik bir ideolojik bağıntı kurulduğuna inanmamızı ve esas sıkıntının da bu zinciri bozmaya yönelik girişimlerden kaynaklandığını düşünmemizi talep ediyorlar.

Akıllara seza bir düşünce.

Birileri bizlerden, Ulusal Yargı Ağı Projesi UYAP'a müdahale edilerek istenilen dosyanın istedikleri mahkemeye düşürüldüğüne ve bazı mahkemeleri 'bizden/sizden' diye ayırdıklarına inanmamızı istiyor.

Böyle akıl dışı bir şey mi olur?

Tüm Türk toplumundan yüksek yargının tipik defakto durumu oluşturularak tüm hukuk kural ve kaidelerinin ayaklar altında alındığına inanmamızı bekliyorlar.

Nasıl inanalım, nasıl?

Fakat ey sevgili okur...

'İnanılmaz' diyoruz ama inanılmaz olanlar da yaşanıyor sevgili okur. Bu satırlar kaleme alınırken, günlerdir "geliyorum" diyen senaryonun sonunda uygulandığını alt yazı olarak geçti televizyonlar. İlhan Cihaner ve diğerlerinin, önceden kurgulanmış olan ve hukuk tarihine geçecek ilginçlikler neticesinde tahliye edildiği açıklandı.

Şimdi yine birileri, benzeri bir kurgulanmış senaryoyu 'Referandum' davasında da uygulayacaklarını söylüyor.

Neye inanacağımız şaşırdık açıkçası!


 

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara