DİĞER İÇERİKLER

© Copyright 2023 - Timeturk İnternet Haber

Bu sitede yer alan tüm içerikler Timeturk'e aittir. Kopyalanması kesinlikle yasaktır.

A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined variable: currency

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

A PHP Error was encountered

Severity: Warning

Message: Invalid argument supplied for foreach()

Filename: layout/header.php

Line Number: 566

Backtrace:

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\views\layout\header.php
Line: 566
Function: _error_handler

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\application\controllers\Detail.php
Line: 836
Function: view

File: D:\home\timeturk.com\httpdocs\indexd.php
Line: 315
Function: require_once

Mısır demokrasisi Türkiye için model olabilir mi?

2011-06-10 08:02:54


İç politika değil yazdığım; içim yanıyor da ondan yazıyorum. 1954'ten bu yana üç diktatörün yönettiği Mısır'da kasım ayında başkanlık seçimleri yapılacak ve adaylar Mısır'ın yanı sıra Fransa, Belçika, İspanya, İtalya, Avusturya ve Macaristan'da seçim kampanyası yürüteceklermiş.

Mısır'ın 41 milyon kayıtlı seçmeni var ve bunların üç milyon kadarı Avrupa ülkelerinde yaşıyor. Bravo Mısır demokrasisine! Biz 1950'den bu yana katılımcı demokrasi ile yönetiliyoruz; 12 Haziran seçimleri için kayıtlı 50 milyonun üzerinde seçmeniz ve bizim de Avrupa'da üç milyon kadar seçmenimiz yaşıyor. Ne var ki bütün taleplerimize rağmen hâlâ oylarını yurtdışında kullanamıyor bu seçmenler. Kampanya filan yapmaktan bahsetmiyorum; oylarını kullanamıyorlar. Okullarda ve kamu binalarında seçim sandıkları kurmaktan da bahsetmiyorum; büyükelçilik ve konsolosluk binalarımızda oy kullanamıyor seçmenlerimiz.

Demokrasimizin kurumsal çiğliğine karşın halkımız sıra dışı bir demokratik olgunluk gösteriyor. On binlerce gurbetçimiz oy verebilmek için binlerce kilometrelik yol tepip Türkiye'ye geliyor ve gümrük kapılarında kurulan sandıklarda oy veriyorlar. Normalde sistemler bireylerin açıklarını kapatır; şahsi tercihlere kalsa yolunda gitmeyecek olan kamu hizmetlerini organize ederler. Bizde vatandaşlar sistemin açığını kapatmaya çalışıyor. Fakat üç milyon nerede, on binlerle sayılabilecek seçim turisti nerede!

Oy vermek vatandaşın hakkı ve görevi olduğu kadar, oy vermeyi kolaylaştıracak tedbirleri almak da hükümetin görevidir. Konsolosluklara konulacak sandıklarda 40-50 gün içinde oylar verilebilir ve artık bir dünya devleti olan Türkiye politikası dünyanın dört bir tarafından gelen oylarla şekillenebilirdi. Oy vermeyi kasten engellemek diye tanımlı bir suç var mıdır bilmiyorum ama YSK üyelerinin bu suçu taammüden işlediğine ve yargılanmaları gerektiğine inanıyorum ben. Dünya e-devleti geçmiş m-devlet (mobil devlet, her hizmeti her yerde verebilen hizmet) projeleri geliştiriyor. Çoğu sıradan -gelişmiş demiyorum- demokrasilerde mektupla, e-maille oy verebilmek mümkün bugün. Bizde ise her seçmen kendisinin kayıtlı olduğu bir sandığın başına gitmek ve isbat-ı vücut etmek zorunda.

Oy verme hakkı normalde vatandaşlık ilişkisi ve yaşla alakalı bir hak. Bizde ise bir adreste oturuyor olmakla ilişkilendirilmiş durumda. Mısır'da, malumdur, mezarlıklarda yaşayan iki milyonun üzerinde insan var ve bunlar oy kullanabiliyor. Bizim sistemimiz için var olmanın ölçüsü bir adreste kayıtlı olmak. Vatandaşlık numaranızın olması yetmiyor.

Herkes biliyor doğuda ve güneydoğuda seçmenler üzerinde sandıktan çıkacak sonuca bağlı baskılar kurulduğunu. Bırakın seçmen oyunu PKK'nın veya aşiret reislerinin takip edemeyeceği bir dizi mekanizma üzerinden verebilsin. Ya e-maille oy kullansın veya istediği herhangi bir sandığın başında vatandaşlık görevini yerine getirsin. Amerika'lardan gelip oy kullanan bu halk, şehir merkezlerine gelip oy kullanmaz mıydı? Böylesi bir uygulama demokrasimizi daha katılımcı, seçmenimizi daha özgür ve güvende kılmaz mıydı? Demokratik mekanizmaları kullanmak suretiyle anti-demokratik sonuçlara ulaşmaya çalışanlar çaresiz kalmazlar mıydı?

Geçen hafta Almanya'da Türk demokrasisinin Arap dünyası için bir model olup olamayacağının tartışıldığı bir konferansa katıldım. O zaman da "model" tabirine karşı çıkmıştım ama şimdi bakıyorum da pekâlâ Mısır demokrasisi Türkiye için model olabilirmiş.
Görüş Bildir Bizimle Paylaş