Filistin Gerçeği- Neden Araplar Filistin'e sessiz?

Bugün aslında İsrail zulmünün temel sebebi 2006 seçimlerinde Fettah'in yanısıra Hamas'ın Gazze'ye hakim olması değildir. Her nekadar İsrail seçimlerden sonra Gazze'yi ambargolarla açık hava hapishanesine cevirse de Filistin olayında coğrafi ve tarihi olayları yorumlamadan bugünün anlaşılması çok zor. Filistinliler kendi topraklarında daha önce yaşayan 'Kenanlıların' soyundan geldiklerini iddia ederler.Filistinlilerde aynı Yahudiler gibi tarihte hep ihmal edildiklerini ve zulüm altında kaldıklarını söyleyerek Avrupa Haçlılarının ve daha sonrasında Memluklular'ın yönetiminde ihmal edildiklerini ifade ederler. Osmanlı imparatorluğu zamanında ise kendilerinin bu topraklara hakim olduklarını dile getirselerde o zamanlarda Osmanlı yönetiminden memnun olmayan Filistinliler de mevcuttur. Yahudiler ise Filistinlilerden daha önce MÖ. yüzyıllarda İbraniler'in bu topraklarda yaşadıklarını ve bu toprakların sonsuza dek kendilerinde kalacağına inanırlar. Günümüzde ise Filistinliler de İsrail topraklarının tamamını isteyen olduğu gibi sadece Gazze , Kudüs, Batı seria'yi toprakları olarak hedef belirleyen grupların varlığı aslında filistinlilerin birliğini engelleyen ülkü çıkmazını göstermektedir. Aynı durum İsraillilerde de mevcuttur. Kimi Yahudiler Filistinlilerin yok olmasını veya bu topraklardan sonsuza dek sürülmesinden yanayken, kimi Yahudiler'de beraberce yaşayabileceklerine inanırlar.

Arapların sessizliğinin en önemli sebebi aslında hiçbir Arap ülkesi bölgede bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasından yana olmamasıdır. Çünkü Filistinlilerin istekleri kendilerinin fazla risk alması ile gerçekleşebilir. Bunun yanında Filistinlilerin Arap ülkelerinde özellikle Ürdün ve Lübnan yönetimindeki hileli yaklaşımları Arapları Filistinlilerden biraz daha uzaklaştırmıştır. Özellikle Arap ülkelerinin liderlerinin varlığı Batı ve ABD' ye bağlı olması bu zamana dek Filistinlilere olan yaklaşımlarını hep engellemiştir. Ama Arap baharı ile beraber ABD destekli bazı liderlerin değişmesi ve halkın ayaklanmaları sonucunda yönetim değişiklikleri Arapların tutumlarını da değiştirmiş ve İsrail'i ürkütmüştür. Bunun en bariz örneği Mısır'ın Filistin meselesine Mursi ile beraber yaklaştığı tutumdur. İran ise başından beri Filistin'i desteklemesinin temel sebebi Suriye ve Hizbullah'ın faaliyetlerini koruma ve kollama refleksinden kaynaklanmaktadır.

Filistinlilerde olan ayrışma ile beraber bir vatan olmanın önünde en önemli engellerden biri coğrafi konumudur.Gazze ile Batı Şeria konum itibariyle çok farklıdır. Gazze konum itibariyle hep yardıma muhtaçtır ve bir nevi Mısır ile İsrail'in insafına kalırken, Batı Şeria ekonomik olarak daha dinamik ve faaldir. Gazze'de İsrail'e karşı bir birleşme söz konusu iken Batı Şeria'da mesela ' Eriha' sakinleri çatışmalara müdahil olmamakta ve İsrail'lerle anlaşmaktan yana tavır sergilemektedir. Batı şeria ile Gazze arasındaki fark, devlet olabilmenin en büyük engellerindendir. Çünkü bağımsız Filistin devleti kurulursa Gazze'den Batı Şeria'ya ekonomik sebeplerden dolayı çok yoğun bir göç olacak ve zaten hassas olan Batı Şeria ekonomisi çöküşü hızlanacaktır. Aslında Hamas'ın Gazze'de El Fetih'inde Batı Şeria'da hakim olup çatışmalarının temel sebebi tamamen duygusaldır. Kurulacak bağımsız Filistin devletindeki işsiz gençlerin diğer ülkelere ğöç etmesini Mısır dahil hiçbir bölge ülkesi istemeyecektir. Bugün bu gençleri kendi topraklarından çıkarmaya çalışan İsrail bağımsız bir Filistin devletinin olmasından korktuğu için değil, sonrasındaki ekonomik dengelerin değişmesinden çekindiği için ayak sürümektedir.

Bu karmaşık gibi görünen ama gayet sebebleri açık olan Filistin sorunu masum çocuk, kadın ve insanların kanları ile her geçen gün daha da çıkmaza girerken Başbakanımız'ın dediği gibi, bölge İsrail açısından 2008'in şartlarını taşımamakta ve topluca bir çatışmanın sinyalini vermektedir. İsrail bunun planlamasını ve hesabını iyi yapmalı her yaptığının sonrasında yanına kalacağı düşüncesinden kurtulmalıdır. Bunu ğörmesi Allahın adaleti ile yakındır.