Tozun toprağın içinde insanlarla konuşurken, köy evleri arasındaki acayip labirentlerden atlayıp tırmanırken, katliamla ilgili, aklıma takılan tek bir görüntü var. Saldırgan olarak gösterilen ailenin kızlarından biri içeride, minnacık bebeğiyle birlikte uyuyor. Genç kadın katliamdan sağ kurtulan birkaç kişiden biri. Sakinleştirici vurulmuş, kendinde değil. Diğer kadınlar onun hakkında konuşurken 'Kafayı yemiş' diyorlar, 'Delirdi'. Çok acımasız bir ifadeyle söylüyorlar bunu. Sanki artık çalışmayan bir eşya gibi bahsediyorlar ondan. Öyle ki, köylülükten, ilkellikten ve bu güzel, acımasız topraklardan nefret edersiniz. Düşenin yolda bırakıldığı bir hukuk çünkü bu.
Fakat bir şey daha var:
Acaba dışarıda ?Bizim kocalarımız hiçbir şey yapmadı. Yanımızdaydılar?diyen kadınların mizansenini bozmamak için mi uyutuluyor kız? Bu birinci soru.
İfadelerde suçu kabul yok
İkincisi, söylenenlerin aksine, saldırgan olarak gösterilenler suçu kabul etmiyor. ?Ailenin kökünü kazımak için yaptık? ifadesi görgü tanıklarının söylediği. Dün aldığım bilgilere göre, savcılık ifadesinde hiçbiri suçu kabul etmemiş. Ve bugün saldırgan tarafta gösterilen 12 aile köyden, hatta bölgeden göç ediyor. Nereye gittiklerini kimse bilmeyecek ve kaymakamlıktan para yardımı alacaklar. Üstelik Alay Komutanı'nın emriyle gidiyorlar, dün yaptığım röportajlara göre.
Bütün bu bilgilere jandarmanın olay yerine çok geç geldiği iddiasını da eklerseniz... Korucu köyünde, korucu silahlarıyla yaşanan katliam 'töre-mal-mülk-kadın meselesi' gürültüsüne boğulup kapatılacak mı, sorusu geliyor insanın aklına.
Sihirbaz mendilleri
Olayların bir başka yanı ise şu: Bilge köyündeki ruh hali tuhaf. Sanki olay burada bitmeyecek. Ama belki de alınacak intikam bu katliamdaki 'gösteri' özelliklerini taşımayacak. Belki de giden aileler tek tek bulunup öldürülecek. Biz de üçer beşer yaşanan ölümleri üçüncü sayfa haberlerinde okuyacağız ve o ölümlerle bu katliamın bağını kuramayacağız.
Belki birkaç gün daha gazeteciler köyü gözlem altında tutacak ve tıpkı birkaç gündür olduğu gibi her gazetede ?Olayın esas sebebi buymuş? diye, sihirbaz şapkasından çıkan, birbirine bağlı sonsuz mendiller gibi gerekçeler sıralanacak. Hepsi de doğrudur. Çünkü köyde kiminle konuşsanız -nasıl akıllarında tuttuklarına şaşarsınız- inanılmaz karmaşık akrabalık ilişkileri var. Emmisinin halasının kızı, yeğenin annesinin bacısı, ninesinin teyzesinin eniştesi gibi... Ama köydeki tuhaf ruh hali bundan kaynaklanmıyor. Bu ilişkiler karmaşası içinde biriktirilen adaletsizlikler, kinler bu insanlar arasında başka türlü bir muamma yaratmış.
Profesyonel katillik...
Açık söyleyeyim. Bu insanlara bakınca profesyonel katillerin donukluğunu görüyorsunuz. Sadece saldırganların değil, saldırıya uğrayanların da içinde olduğu bir 'kurbanlık' hikâyesi bu. 1993'ten beri koruculuk adı altında ölümle, öldürmekle başka bir ilişki kurmuşlar. 16 yıldır bölgeye gider gelirim, toplu katliama benzer, siyasi içerikli başka olaylar da gördüm. Ama bu başka türlü. Kimsenin söyleyecek, savunacak bir şeyi yok ve sanki biliyorlar:
Bu belanın içinde birlikteler. O yüzden net bir cevap bulamıyoruz bu katliamın gerçekten neden olduğuyla ilgili. Çünkü biliyorlar, böyle insanlara dönüşmeye bir gün kendileri, hep birlikte karar verdiler. O silahları hep birlikte aldılar ve bu katliamı yaratan hukuku baştan kabul ettiler.
Kan parası
Böyle herkesin başka telden çaldığı olaylarda bir aklıselim insan olur. O mutlaka kenarda sessizce bekliyordur ve eğer gözünüz onu arıyorsa size gerçek hikâyeyi anlatır. İşte Bilge köyünde o adam ya da o kadın yok. Çünkü herkes bu işin içinde. İhtiyar kadınından genç erkeğine kadar herkes... Bu hukuk Anadolu'daki 'pusu kültürüyle' de birleşince...
Saldırgan olarak gösterilen ailelerin kadınları, yan yana evlerde, hepsi açmış suları, hortumlardan su akıtıyor. Bir, iki, üç... Sonunda dayanamayıp sordum:
?Niye açtınız suları böyle??
Hepsi kaşlarını kaldırıp gülümsediler. Bir tuhaflık vardı. Öte evlerdeki kadınlar balkonlarında ağıtlar yakarken onlar temizlik yapıyordu. Esmer hafızalardan silinmeyecek, demini alması beklenecek kin ve intikam izleri akıtılmaya çalışılıyordu sanki. Terk ettikleri evlere elbette saldırıya uğrayan aileler taşınacak yarın. Bıraktıkları alabalık işletmelerine tabii ki öldürülenlerden kalanlar el koyacak.
Ağaçlar, tarlalar hep öyle. Kan davaları sulh olsun diye mağdur tarafa ödenen kan parası gibi... Evlere, işletmelere yerleşilecek ve bu katliamı doğuran hukuku Bilge köyü aynı silahlarla yeniden kuracak.
Katiller ve diğer katiller
18 Yıl Önce Güncellendi
2009-05-08 02:50:00
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Haber Ara
Yorum Yap