Cebiroğlu, yazılı açıklamasında, Öz'ün vefatına, ailesinden sonra en çok üzülen kişinin kendisi olduğunu belirtti.
Termal Fen Lisesi'ni ziyaretinde, vali yardımcısı ve okulun müdür vekiliyle duydukları gürültü üzerine bir sınıfa yöneldiklerini aktaran Cebiroğlu, şöyle devam etti:
"Sınıfa girdik ve pencere kenarında bulunan öğretmen masasına kadar yaklaştık. Öğretmenimiz masasında oturmuş, telefonu ile meşguldü. Yanına yaklaşınca dahi bizi fark etmedi. Öğrenciler ise sınıf içinde hareketli ve kendi hallerinde idiler. 'Hocam' diye hitap ettiğimde bizi fark etti ve ayağa kalktı. Ders matematik olmasına rağmen, ders işlenmiyordu, tahta tertemizdi. 'Hocam bu sınıfın hali nedir? Sen nasıl öğretmenlik yapıyorsun?' dedim. Sakalı 4-5 günlük tıraş olmamış ve giyimi özensizdi. 'Öğrencilerine böyle mi örnek olacaksın?' dedim. Kastettiğim, kendisinin dağınıklığı, umursamazlığı, sınıfın düzensizliği, sınıfla ilgilenmemesiydi. Bu arada, gidip sakal tıraşı olmasını söyledim."
Cebiroğlu, daha sonra öğretmenler odasına geçtiklerini bildirdi.
Öz'ün, diğer öğretmenlerle sohbet ederken sakal tıraşı olmuş bir şekilde toplantıya katıldığını ifade eden Cebiroğlu, şunları kaydetti:
"Kendisine tebessüm ederek bu halini onayladığımı gösterdim. Buradaki sohbetimizde öğretmenlerin her davranışının öğrenciler tarafından örnek alındığını ve herkesin kendine dikkat etmesi gerektiğini ifade ettim. Daha sonra okuldan ayrıldım. Bir süre sonra, bazı sendikalar harekete geçti ve kamuoyuna maksatlı açıklamalar yaptılar. Olayın üzerinden bir haftadan fazla zaman geçtikten sonra, merhum öğretmenimizin sendikaların zorlaması ve yönlendirmesi ile katıldığı protesto yürüyüşünde rahatsızlanarak hayatını kaybetmesi hepimizi derinden etkiledi. Merhum öğretmenimizin protesto yürüyüşüne gönüllü olarak katılmak istemediğini, bu eylem öncesinde çok zorlandığını ve yıpratıldığını biliyoruz. Genç yaşında öğretmenimizi kaybettik. Bu ölümün, okulda geçen amir-memur arasındaki üç cümlelik diyalogla ilişkilendirilmesinin, hangi tıbbi terim ile izah edilebilirliğini, kamuoyunun takdirine bırakıyorum."
Vali Cebiroğlu, bu süreçte yazılı ve görsel basın veya sosyal medyada şahsı ile ailesine yönelik yayım ve yayınların, ahlak dışı, onur kırıcı, hakaretvari ifadelerin kendisi ve ailesini üzdüğünü sözlerine ekledi.