Mark, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 11 Mayıs 2014'te Estonya'nın başkenti Tallin'den yürümeye başladığını belirtti.
Müzik akademisi mezunu olduğunu, yürüyüşü boyunca müzikle ilgili düşüncelerini harmanladığını anlatan Mark, "Seyahatlerimde tren, uçak kullanmak istemiyorum. Doğayı çok seviyorum, ailem spora önem verdiği için yaşam biçimi olarak yürüyorum" dedi.
Günde ortalama 35-40 kilometre yürüdüğünü dile getiren Mark, şunları söyledi:
"Türkiye yürüyüşüme Edirne'den başladım. Binlerce kilometredir yürüyorum. Türk insanları bu yürüyüşümde bana çok yardımsever, dost canlısı ve eli açık davrandı. Binlerce köyden yürüdüm, her köyde beni ağırladılar. Çay, yanında ekmek, simit gibi yiyecekler sundular. Bunun yanı sıra Türk insanları bana yeni çadır, ayakkabı, mont, çorap verdi ve tüm bu yürüyüşüm boyunca çantam yiyecekle doldu. Türkiye'de hiç açlık çekmedim. Kendimi çok mutlu hissettim, yollarda çok güvenle yürüdüm. 29 ülke gezdim ama Türkiye çok rahat bir ülke. Buradan yürüyerek 7 günde Erzurum'a varmayı planlıyorum."
Mark, Gümüşhane'ye 2 gün önce geldiğini ifade ederek, "Karaca Mağarası'nı görmek için 2,5 saat yürüdüm ama kapalıydı, çok üzüldüm. Çok şanslıyım, bugün benim için mağarayı açtırdılar. Gümüşhane Valiliğine teşekkür ederim. Gümüşhane çok güzel, insanları da çok yardımsever. Eski Gümüşhane'yi de ziyaret ettim. Eski Gümüşhane çok ilgi çekici. Tarihi kiliseleri, hamamları var. Binlerce yıl öncesi insanların buradaki yaşamlarını merak ediyorum. Bu beni cezbediyor" diye konuştu.
Gümüşhane'ye özgü pestili de çok beğendiğini belirten Mark, tanıdığı herkese tavsiye edeceğini sözlerine ekledi.