Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 103. duruşmasında, tutuksuz sanıklar emekli Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, Hüseyin Yelki, Adil Akçay, Adem Gedik, Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Abdullah Atılgan ve Levent Ercan Gelegen ile adli kontrol kararıyla elektronik kelepçe takılan sanıklardan Emre Günaydın, Salih Gürler ve Abuzer Yıldırım hazır bulundu.
Elektronik kelepçe takılan sanıklardan Hamit Çeker'in Elbistan Adliyesi'nden, Cuma Özdemir'in ise Darende Adliyesi'nden video konferans sistemiyle dahil olduğu duruşmaya, müdafi ve müdahil avukatlarla Zirve Yayınevi'nde öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske de katıldı.
Tutuklu sanık Varol Bülent Aral, mahkeme kararı gereği duruşmaya katılmadı.
Müdahil avukatlardan Erdal Doğan, davanın tanığı ve sanığı İlker Çınar'ın Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi (TUSHAD) isimli örgütün ve bunun içinde Özel Kuvvetler ve Beyaz Kuvvetler gibi birimlerin bulunduğunu söylediğini hatırlatarak, "Biz 2012 yılından beri TUSHAD ile ilgili evrakları sorduk. Kozmik Oda soruşturmasında olabileceğini belirttik. TUSHAD ve sanıklarla ilgili belgeleri 'devlet sırrı diye gönderemeyiz' dendi. Bu dava devlet sırrıyla ilgili bir dava. Soruşturmanın selameti açısından bunların gönderilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Doğan, devlet sırrı olduğu gerekçesiyle gönderilmeyen belgelerle ilgili gerekiyorsa bir inceleme yaptırılarak, dava dosyasını ilgilendiren TUSHAD ve özel kuvvetlerle ilgili kısımlarının dosyaya eklenmesini talep ettiklerini belirtti.
- "Burada askerler mahkum olsun birileri zil takıp oynayacak"
Tutuksuz sanık emekli Orgeneral Ahmet Hurşit Tolon'un avukatı İlkay Sezer de İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki "Balyoz Davası"nda İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından yapılan teknik inceleme sonucu 5 nolu harddiskin "düzmece, sonradan sistem saati değiştirilmiş harddisk" olduğunun tespit edildiğini ifade ederek, bunun daha önce verilen TÜBİTAK ve Askeri Savcılığın raporlarıyla uyumlu olduğunu söyledi.
"Balyoz Davası"nda savcılığın 36 sayfalık mütalaa verdiğini ve sanıkların beraatlerini istediğini hatırlatan Sezer, bu mütalaanın ve kısa kararın bir örneğinin getirilmesini talep etti. Söz konusu mütalaa ve kararın onaysız bir örneğini de mahkemeye sunan Sezer, "Anlaşılan o ki bu mütalaa ve kararın itibarsızlaştırılmasına ilişkin sözler duyacağız ama yalan en baştan beri vardı. Bu yalana sığınanlar var şimdi. İlker Çınar bir yalan söyledi. O yalanın arkasına sığınanlar oldu. Asker düşmanlığını ortaya çıkaranlar oldu. Konuşmalardaki o nefreti duyuyoruz. Kozmik Oda soruşturmasındaki kovuşturmaya yer olmadığı kararı bize ders veriyor. Burada askerler mahkum olsun birileri zil takıp oynayacak. Burada suçlular mahkum olsun" diye konuştu.
Bazı sanık avukatları da "Balyoz Davası"ndaki mütalaa ve kararın getirilmesini talep etti.
- Sanıkların talepleri
Tutuksuz sanık Mehmet Ülger de Malatya Valiliğinden İl Emniyet Müdürlüğü komisyon tutanaklarının ve gündemlerine ilişkin belgelerin istenmesini talep etti. Ülger, ayrıca sanık İlker Çınar'ın tanık koruma kararının kaldırılmasını istedi.
İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi tutuksuz sanık Ruhi Abat da davanın kumpas davası olduğunu ileri sürerek, "Sözde TUSHAD belgelerinin nasıl ele geçirildiğine ilişkin binlerce yalan var" dedi.
Abat, dava kapsamında düzenlenen ek iddianamenin "paralel yapıyı anlama kılavuzu" olduğunu öne sürdü.
Elektronik kelepçe takılan sanıklardan Salih Gürler, kelepçeyle ilgili uygulamanın yumuşatılmasını, Cuma Özdemir de konut dışına çıkma yasağının kaldırılması veya evin etrafını kapsayacak şekilde genişletilmesini talep etti.
- İstanbul Adliyesi'ndeki terör saldırısı
Duruşmada, talepleri sorulan bazı sanıklar ve sanık avukatları, İstanbul Adliye Sarayı'nda görevli savcı Mehmet Selim Kiraz'ın görev başındayken, terör örgütü mensuplarınca şehit edilmesini kınayarak, Kiraz'a Allah'tan rahmet ve ailesine başsağlığı dileklerinde bulundu.
