Gemi, İstanbul Denizcilik Gemi Sanayi Ticaret AŞ tarafından denizdeki donatım çalışmalarının tamamlanmasının ardından Savunma Sanayi Müsteşarlığına (SSM), sonra da kullanımı için Maden Tetkik Arama'ya (MTA) teslim edilecek. Gemi, petrol ve gaz araştırmalarından arkeolojik araştırmalara dek pek çok projede görev alabilecek. Gemi ile deniz altının adeta "röntgenini çekmek" mümkün olacak.
MTA TURKUAZ, 86 metre boyu ve 23 metre genişliğiyle Türkiye'nin ilk sismik araştırma gemisi RV Barbaros Hayreddin Paşa'yı, büyüklüğünün yanı sıra sismik operasyon kabiliyeti, ekipman ve laboratuvar imkanlarıyla geride bırakacak.
Gemide yer alan helikopter platformu, 12 tonluk bir helikopterin gece-gündüz iniş ve kalkışına da imkan sağlayacak.
Gemi, 2 ve 3 boyutlu derin sismik, gravite, manyetik sistemler ve deniz tabanı ayrıntılı görüntüleme sistemleri, uzaktan kumandalı robot aracının yanı sıra su kolonu ve deniz tabanından jeolojik örnekleme yapabilecek ekipmanlarla donatılacak. Alınan verilerin işlemesi, analizi ve değerlendirmesine yönelik jeoloji, jeofizik, hidrografi, oşinografi ve biyoloji araştırma laboratuvarları gemide yer alacak.
Geminin ekonomik sürati 14 knots, araştırma-etüt hızı ise 4.86 olacak. Gemi; Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz'in yanı sıra dünya denizlerinde de faaliyet gösterebilecek.
Gemi; sismik, jeofizik, jeolojik, jeoteknik, batimetrik, hidrografik, oşinografik, hidroakustik araştırma, depremler, genel jeoloji, uygulamalı jeoloji, çevre jeolojisi ve yer bilimleri ile ilişkili diğer bilim dallarının da araştırma projelerini gerçekleştirme, örnekleme ve veri toplama çalışmalarını gerçekleştirme yeteneğine sahip olacak, petrol ve gaz araştırmaları ile derin jeolojik yapıların araştırılmasında kullanılabilecek, deniz altı arkeolojik çalışmaları da yapılabilecek.
- "Yeni Türkiye' vizyonuna uyan büyük bir adım"
İstanbul Denizcilik Gemi Sanayi Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlkem Şahin, firmalarının büyük bir projede sona gelmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Geminin, Türkiye'nin denizdeki yer altı zenginliklerinin açığa çıkarılmasında kullanılacağını aktaran Şahin, "Bu proje, 'Yeni Türkiye' vizyonuna uyan büyük bir adımdır. Milli imkanlarla üretilmesinin yanı sıra kullanıcı personelin milli olması, ömrü boyunca yine milli imkanlarla bakım, tutum ve idamesinin yapılacak olması ve araştırmalar sonucunda elde edilecek bilgilerin yurt içinde kalacak ve değerlendirilecek olması, yeni Türkiye vizyonuna uyan, tüm ekibimizi ve beni heyecanlandıran, bizleri cesaretlendiren unsurlar oldu" ifadelerini kullandı.
Yüksek teknolojiye sahip bir geminin milli imkanlarla üretilmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Şahin, şöyle dedi:
"Bugüne dek Türk tersaneleri, sismik gibi yüksek teknoloji ürünü gemilerin sadece kabuk olarak üretilmesi için kullanılıyor, saçı eğip büküp kaynatan ucuz ve kaliteli iş gücü kaynağı olarak görülüyordu. Ancak biz tasarımından malzeme seçimine, malzemelerin entegrasyonundan test tecrübelerine hatta gemi, destek ve bakım personelinin eğitimlerine kadar tamamlamış olacağız. Yani bir kabuk değil anahtar teslimi bir platform üretmiş olacağız. Bu yeteneğin kazanılmış olması çok büyük bir katma değer. Tersanemizin tasarım ve üretim dahil mühendislik becerisinin geldiği seviyenin bir ispatı niteliğinde. Geminin tasarımı, tamamen Türk mühendislerinden oluşan 'SEFT Gemi Tasarımı' tarafından yapıldı. Geminin görevi ve fonksiyonları tek tek düşünüldü, ekipman üreticileriyle günler, geceler süren toplantılar icra edilerek tüm sistemlerin birbirine entegrasyonu sağlandı. Gemi tamamen 3D ortamda en ufak detayına kadar modellendi ve gerçekten imal edilmeden simülasyon ile adeta bilgisayar ortamında bir kez inşa edildi ve denendi. MTA TURKUAZ referansı ile benzeri veya daha üstün gemilerin üretimine talip olacağız ve inşallah yurt dışından da siparişler alacağız. Bu konuda yoğun bir iş geliştirme faaliyeti içindeyiz."
İstanbul Denizcilik'te proje yöneticisi olan Serkan Türk, gemiyi tanıttı. Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile 24 Nisan 2012'de imzaladıkları sözleşmenin ardından büyük bir tempoyla çalışmalara başladıklarını belirten Türk, geminin dizayn çalışmalarının Türk mühendisler tarafından SEFT Gemi Tasarım bünyesinde yapıldığını ve tamamen Türk mühendis ve işçilerinin eseri olduğunu ifade etti.