Kalın, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda bilgilendirme toplantısı yaparak, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suudi Arabistan ve Ukrayna'yı ziyaret ettiğini, TANAP'ın temel atma töreninin yapıldığını hatırlatan Kalın, 23-24 Nisan'da Çanakkale'de yapılacak etkinliklerle ilgili çalışmaların da yoğun şekilde devam ettiğini söyledi. Törenlere katılacağını teyit eden ülke sayısının 40'a yaklaştığını bildiren Kalın, "23 Nisan'da İstanbul'da başlayıp 24 Nisan'da Çanakkale'de devam edecek şekilde çok kapsamlı, uluslararası yüksek katılımlı bir toplantı, anma etkinliği gerçekleştirilecek" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde İstanbul'da düzenlenen programda kadına yönelik şiddeti önlemek için konuyu bizzat takip edeceğini söylediğini anımsatan Kalın, bu kapsamdaki programların da yoğun şekilde sürdüğünü dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Sofrası'nda konunun hem kamudan hem de sivil toplum ve akademi dünyasından uzmanlarla ele alındığına işaret eden Kalın, Erdoğan'ın "Kadına şiddet insanlığa ihanettir" anlayışla sürdürdüğü bu çalışmanın, Cumhurbaşkanlığı bünyesinde ilgili bakanlık ve kurumlarla koordinasyon içinde yürütüleceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı gündemindeki bir diğer konunun Çözüm Süreci olduğuna dikkati çeken Kalın, sözlerine şöyle devam etti:
"Daha önce de ifade ettiğimiz gibi, Sayın Cumhurbaşkanımızın da müteaddit kereler hem başbakanlığı hem cumhurbaşkanlığı döneminde ifade ettiği gibi Çözüm Süreci'nin mimarı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bu sürecin banisidir, takipçisidir. Kendisi belki de siyasi kariyerinin en büyük risklerinden birisini alarak bu süreci başlatmış ve hamdolsun bugün bu iş silah bırakma noktasına kadar gelmiştir.
Yıllardır ülkemizin kanayan bir yarası olan bu meselenin artık silahsızlanma noktasına gelmesi ve silahların bırakılarak Çözüm Süreci'nin tamamlanması en büyük hedefimizdir. Cumhurbaşkanımız da hem devletin başı olarak hem de kendi siyasi iradesiyle bu sürecin sonuna kadar arkasındadır. Gerek başbakanlığı döneminde gerekse cumhurbaşkanlığı kampanyası süresince Çözüm Süreci, Cumhurbaşkanımızın birinci gündem maddelerinden birisiydi. Bundan sonra da bu sürecin başarıya ulaşması yine onun ortaya koyduğu irade sayesinde, devletin başı olarak sağlayacağı koordinasyon ile mümkün olacaktır.
Son günlerde zaman zaman adeta Sayın Cumhurbaşkanımızı, Çözüm Süreci'nin karşındaymış gibi göstermeye çalışanların çabalarının beyhude bir çaba olduğunun altını burada tekrar çizmek isterim. Şu aşamada en önemli konu artık silahların tamamen susması yani terör örgütünün silah bırakmasıdır. Bunu sağladığımız noktada da, tam da Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği şey, Çözüm Süreci artık amacına ulaşmış olacaktır."
-"Süreç üç aşamadan sonra bu noktaya geldi"
Sürecin üç aşamadan sonra bu noktaya geldiğini ifade eden Kalın, Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün vatandaşlarının anayasal haklarının eşit şekilde kullanılması üzerine kurulan "Demokratik Açılım"ı, Türkiye'nin bütün vatandaşlarının etnik, dini, kültürel, farklılıklarının bir kenara bırakılarak birlik içinde yaşamalarının hedeflendiği "Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi"nin takip ettiğini anımsattı.
"Çözüm Süreci"nin de bu aşamaları takip ettiğini vurgulayan Kalın, şöyle konuştu:
"Son alarak Çözüm Süreci aşamasında da, artık bu iş bir hal yoluna konulmak suretiyle, silahsızlanma aşamasına gelmek suretiyle, son aşamaya bir anlamda ulaşmış bulunuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bütün zorluklara rağmen bu süreci en başından beri yürüten siyasi aktör olarak, bugün de Cumhurbaşkanı ve devletin başı olarak Çözüm Süreci'nin arkasındadır ve arkasında olmaya da devam edecektir."
-"İran ziyaretiyle ilgili değişiklik yok"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
Yemen'deki gelişmelerin hatırlatılması ve "Acaba Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye operasyona doğrudan katılımına ilişkin bir talep geldi mi? İran'dan bu konuya yönelik sert bir açıklama geldi. Sayın Cumhurbaşkanı'nın önümüzdeki günler için planlanan İran ziyareti ile ilgili bir değişiklik var mı" diye sorulması üzerine Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın nisan ayının ilk haftasında İran'a yapacağı seyahatle ilgili herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığını bildirdi.
Kalın, "Tam tersine bu gelişmeler, bu ziyareti daha da önemli kılmıştır. Biz İranlı muhataplarımızla Suriye, Irak ve benzeri konuları, şimdi sıcak bir konu olarak Yemen'i her zaman konuştuk, bundan sonra da konuşmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Suudi Arabistan tarafının operasyonla ilgili olarak Türkiye Cumhuriyeti yetkililerine bilgi verdiğini aktaran Kalın, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sayın Cumhurbaşkanımız da bu konuda bilgilendirilmiştir. Kendisi, dün akşam itibarıyla bu konuyu bizzat takip etmeye başlamıştır. Dışişleri Bakanlığımızın yaptığı açıklamada dikkat çeken bir husus, biliyorsunuz, işin bu noktaya gelmesindeki hatalara da atıfta bulunuyoruz o açıklamada. Keşke süreç bu noktaya gelmeseydi ve bu askeri müdahale bir zaruret haline dönüşmeseydi. Fakat Yemen'de bir müddettir devam eden bu iç gerilim ve gerginlikler neticesinde maalesef Yemen'in seçilmiş, meşru cumhurbaşkanı ülkenin başkentini terk etmek, Aden'e sığınmak zorunda kaldı. Bu da yetmedi, Husiler ve onların destekçileri Aden'i de ele geçirmek üzereyken, Cumhurbaşkanı Hadi'nin yaptığı çağrı üzerine Suudi Arabistan Körfez İşbirliği Konseyi'nden aldığı bir kararla, bir ortak operasyon, başka ülkelerin de katılımı var, Fas, Sudan, Pakistan gibi, onların da katılımıyla bu operasyon bu sabah itibarıyla gerçekleşti.
Bizim temennimiz Yemen'deki bu gerginliklerin siyasi diyalog yoluyla çözülmesidir ve umarız en kısa sürede siyasi diyalog yolu açılır, taraflar bir masa etrafında toplanarak hiçbir çatışmaya, savaşa mahal vermeden bu sorunu diyalog ve müzakere yoluyla çözebilirler. Bölgemizde yeteri kadar kan akıyor, bunun biz Yemen veya bir başka ülkede tekrarlanmasını asla arzu etmeyiz."
-"Aslolan uygulamanın nasıl olacağını görmektir"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Büyükşehir Belediye Başkanı Melin Gökçek'in hafta başında birbirlerine yönelik açıklamaları malumunuz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanı'nın iki isimle bir teması söz konusu oldu mu ya da bu konuyla ilgili başka biriyle herhangi bir temas söz konusu mudur" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Hayır, Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuyla ilgili bir trafiği, teması olmamıştır. Zaten konuyla ilgili Sayın Başbakanımız gerekli açıklamaları yaptığı için doğrudan Cumhurbaşkanlığı makamını ilgilendiren bir konu değildir."
İzleme heyetiyle ilgili bazı tartışmaların gündeme geldiğinin, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile süreci yöneten heyetin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bilgilendireceğinin söylendiğinin dile getirilmesi ve "Sayın Cumhurbaşkanı bilgilendirildi mi" diye sorulması üzerine Kalın, Çözüm Süreci'ndeki en önemli, en aciliyet arz eden hususun silahsızlanma aşamasının tamamlanması olduğunu belirtti.
Buna benzer çağrıların geçmişte de yapıldığına dikkati çeken Kalın, şöyle konuştu:
"Aslolan şimdi uygulamanın nasıl olacağını görmektir. Uygulama noktasında netice alınır, tam bir silahsızlanma ortamına geçilirse zaten süreç amacına ulaşmış demektir. Şu anda bizim de Hükümetin de bütün sürecin aktörlerinin de en önemli önceliği budur.
Bilgilendirme konusunda, elbette gerek Sayın Başbakanımız gerekse diğer arkadaşlarımız Cumhurbaşkanımızı elbette bilgilendirmektedir. Burada zaten Cumhurbaşkanımızın Başbakanımız ile yürüttüğü normal bir görüşme trafiği vardır ama bunun dışında ihtiyaca binaen kendileri yine bir araya gelebilirler, bu konuları görüşebilirler. Bizzat Sayın Başbakanımızın bu konuda Cumhurbaşkanımızı bilgilendirdiğini biliyoruz. Dolayısıyla sürecin bundan sonraki aşamalarıyla ilgili de bu mekanizma etkin bir şeklide kullanılmaya devam edecektir."
(Sürecek)