Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de ilaçlamanın yanlış zamanda ve bilinçsizce yapıldığını savundu.
"Her yıl bilinçsiz tarım ilacı kullanımına bağlı binlerce arı kaybı yaşanmaktadır" diyen Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bunların içinde önemli arı ırklarımız da olabilir. Çoğu ilaçlamalar lüzumsuz yapılıyor yani üretici, gelişimini tamamlamış bitkisine bile ilaç veriyor. Oysa, bu durumda o ilacın bitkiye hiçbir faydası olmadığı gibi doğayla uyum içinde çalışan arılar da en verimli döneminde telef oluyor. Bitki, çiçeklendiğinde ilaçlama yapılmaması gerekir, dünyanın her yerinde böyledir fakat bizde durum tam tersi. Tarımsal üretimde arı olmazsa, verimden söz edilemez. Bitkiler polinasyon yaparken arılardan yararlanıyor yani arı, bitkinin gelişimini oluşturuyor. Gelişimini verimli tamamlayan bitki de özütüyle sanki arıya bal yapması için rüşvet veriyor. Türkiye'de esas olan birçok bitki tek yıllıktır, arılar olmazsa bu bitkiler çiçek açıp döllenemediği için nesilleri bitecek. Arı olmazsa erozyon artacak. Bu hadiseyi arılar büyük noktada önlemiş oluyor.
Bitkilerin tohum tutmasını sağlayarak yeni bitkilerin oluşmasını sağlıyor. Bu denli güzel arı-doğa ilişkisi yaşanıyor."
Arı ve doğa ilişkisini anlatan kamu spotlarının hazırlanması için çalışmaların sürdürüldüğü bilgisini veren Yılmaz, TRT ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı iş birliğiyle arı ve bitki ilişkisi, bahçe ilaçlaması ve bal tüketimi gibi konularda kamu spotları hazırlayarak duyarlılık oluşturmak istediklerini vurguladı.
Yılmaz, "Toplumda 'kristalleşmiş bal' denince bu, ürünün hileli olduğunu düşünüyor. Oysa asıl bal budur. Bunun gibi birçok konuya tanıtım filmleriyle dikkati çekeceğiz" dedi.
