ABD'deki 47 Cumhuriyetçi senatörün İranlı liderlere gönderdiği ve Kongre'nin onayını almayan herhangi bir nükleer anlaşmanın Obama'nın iktidarda olduğu süreyle sınırlı kalabileceği uyarısında bulunduğu açık mektup, Başkan Obama ve Amerikan yönetiminden tepki gördü.
Beyaz Saray'da, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ile görüşmesinin başında görüntü alındığı sırada, bir gazetecinin sorusu üzerine mektuba ilişkin kısa bir değerlendirme yapan Obama, İran'daki bazı kesimlerin de her türlü anlaşmaya karşı olduğunu ima ederek, "Kongre'nin bazı üyelerinin İranlı muhafazakarlarla ortak amaç uğrunda birlikte hareket etmek istediğini görmek biraz ironik. Bu biraz tuhaf bir koalisyon" dedi.
Obama, "Şu anda bir anlaşmaya ulaşıp ulaşamayacağımızı görmeye odaklanacağımızı düşünüyorum ve (eğer anlaşma olursa), o zaman Amerikan halkına bunu izah edebileceğiz ve bunu (anlaşmayı) hayata geçirebileceğimize eminim" diye konuştu.
-Cumhuriyetçilere "savaşa koşma" suçlaması-
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest da mektubun, "Başkan'ın dış politikayı yürütme ve ABD'nin dünya genelindeki ulusal güvenlik çıkarlarını ilerletme kabiliyetine zarar vermeye yönelik partizan stratejinin devamı olduğunu" belirtti.
Mektubun İran ile P5 +1 ülkeleri arasında devam eden müzakerelere "müdahale" niteliği taşıdığını kaydeden Earnest, Cumhuriyetçilerin müzakerelerin altını oymayı amaçladığını net biçimde dile getirdiğini savunarak, "Çok sayıda Cumhuriyetçi'nin desteklediği şekilde savaşa koşmak ya da en azından askeri seçeneğe koşmak, ABD'nin çıkarına hiç de uygun değil. Kongre'deki Cumhuriyetçiler, diplomatik yaklaşıma başarı şansı tanımadan önce hemen askeri yaklaşıma atlamaya hazır" değerlendirmesini yaptı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki ise günlük basın brifinginde, Cumhuriyetçi senatörlerin mektubunun "siyasi puan kazanma" amacıyla yazıldığını savundu.
Psaki, mektupta birçok yanlışın olduğunu ifade ederek, "Mektupta birçok yanlış var. Örneğin, Kongre'nin yürütme tarafından müzakere edilen uluslararası anlaşmaların şartlarını değiştirme yetkisi yok" ifadesini kullandı.
-Senato'daki Demokrat liderleri de tepki gösterdi-
Mektuba Kongre'deki Demokratlar de öfkeli tepkiler dile getirdi.
Senato'daki Demokrat lider Harry Reid, Senato Genel Kurulu kürsüsünden yaptığı açıklamada, Cumhuriyetçileri Başkan Obama'ya düşmanlık beslemekle suçladı.
Cumhuriyetçilerin Obama'nın Amerikalı seçmenler tarafından iki kez başkan seçildiğini kabul etmeye yanaşmadığını söyleyen Reid, "Cumhuriyetçi senatörler, İran yönetimine bu müzakereleri sabote etmeyi amaçlayan bir mektup gönderdi. Çok net olalım, Cumhuriyetçiler, ayetullahları güçlendirirken başkomutanımızın kuyusunu kazıyor. Cumhuriyetçiler, Başkana çocukça siyasi saldırılarda bulunma dışında hiçbir şey yapmayı bilmiyor" diye konuştu.
Senato'daki en üst düzey ikinci Demokrat senatör olan Dick Durbin de Cumhuriyetçileri Ortadoğu'yu yeni bir savaş riski altına sokmakla suçladı.
Durbin, mektupla ilgili yazılı açıklamasında, "Bu, Cumhuriyetçi senatörlerce hassas uluslararası müzakereleri zedelemeye yönelik kötü niyetli bir çaba. (Bu çaba) Amerika'nın elini zayıflatıyor ve kendi içimizdeki siyasi bölünmeleri tüm dünyaya gösteriyor" ifadesine yer verdi.
-"Bu meclise yakışmıyor"-
Senato İstihbarat Komitesi'nin kıdemli Demokrat üyesi Dianne Feinstein da yazılı açıklamasında şunları kaydetti:
"47 Cumhuriyetçinin, ülkemizin ve dünya güçlerinin İran'ın nükleer programına barışçıl bir çözümü müzakere etmeye yönelik çok önemli bir çabasını alt üst etmeye dönük son adımından dehşete düştüm. Bu, Başkanın dışişlerini idare etme kabiliyetine son derece uygunsuz ve daha önce eşi görülmemiş bir müdahale ve bu meclise yakışmıyor. Bu mektup sadece bir amaca hizmet ediyor: Diplomatik bir anlaşmaya varmaya yönelik devam eden müzakereleri yok etmek"
ABD'de 47 Cumhuriyetçi senatör, İranlı liderlere hitaben açık mektup kaleme alarak, "Amerikan yönetimiyle varacakları herhangi bir nükleer anlaşmanın ömrünün, Kongre bu anlaşmayı onaylamadığı müddetçe Başkan Barack Obama'nın iktidarda olduğu süreyle sınırlı kalabileceği" yönünde uyarmıştı.
Senatör Tom Cotton'ın girişimiyle kaleme alınan ve Senato'daki 54 Cumhuriyetçi senatörden 47'sinin imzasının bulunduğu mektupta senatörler, ABD ile İran arasında Kongre'nin onayını almayan herhangi bir anlaşmanın sadece ABD Başkanı Barack Obama ile İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney arasında ve yürütme organlarını bağlayan bir anlaşma olmaktan öteye geçmeyeceğini belirtmişti.
Obama'nın 2017 yılının Ocak ayında görev süresinin sona ereceğine ancak senatörlerin görev süresinin sınırsız olduğuna, kimilerinin on yıllarca görev yapabildiğine dikkati çeken Cumhuriyetçi senatörler mektupta, "Bir sonraki başkan, bu türden bir anlaşmayı tek kalemde yürürlükten kaldırabilir ve gelecekteki yasama yıllarında da Kongre dilediği zaman anlaşmanın şartlarını değiştirebilir" ifadesini kullanmıştı.