İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu savcılarından Umut Tepe'nin hazırladığı iddianamede, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün 28 Ekim 2014 tarihli yazısına göre, Meltem Ö'ye ait e-posta adresinden İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne gönderilen ihbarda, "Instagram"da "mervebuyuksarac" isimli kullanıcının Erdoğan aleyhine "ustanın şiiri" adlı bir şiir paylaştığının anlaşılması nedeniyle soruşturma başlatıldığı belirtildi.
Müşteki Erdoğan'ın avukatı tarafından 25 Kasım 2014'te savcılığa dilekçe sunularak bu paylaşımla ilgili şikayette bulunulduğu hatırlatılan iddianamede, şüpheli Merve Büyüksaraç'ın "Instagram" adlı mobil uygulamada bulunan "mervebuyuksarac" kullanıcı isimli profilden söz konusu şiiri paylaştığının anlaşıldığı kaydedildi.
- "Başbakan Erdoğan'a farklı zamanlarda birden çok hakaret"
Şiire ilişkin ifadelerin ve yorumların da yer verildiği iddianamede, Erdoğan'a farklı zamanlarda birden fazla kez hakaret edildiği kaydedildi.
İddianamede, şüpheli Merve Büyüksaraç'ın ifadesinde, "Instagram'dan paylaştığı yazıları tam olarak hatırlamamakla beraber Twitter ve diğer sosyal linkleri ile Uykusuz isimli karikatür dergisinden alıntı yapmış olabileceği, 'Usta'nın Şiiri' isimli şiirin uyarlamasını kendisinin yapmadığı, komik geldiği için paylaştığı, o tarihte Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret kastının olmadığı, el konulan telefonundaki hesaptan paylaştığı yazıyı sonradan sildiği, tarihini hatırlamadığı, bir arkadaşının kendisini adi işlemlerle ilgili uyardığı, bu yüzden sildiği, Erdoğan ile ilgili şiir haricinde de paylaşım yaptığı, bunları Gezi olayları sırasında Uykusuz dergisinden alıntı yaparak paylaştığı, hiçbirisini kendisinin hazırlamadığı ve suçlamaları kabul etmediği" beyanında bulunduğu aktarıldı.
- "İfade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez"
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10/2. maddesinin yorumunda, "düşünce ve ifade özgürlüğünün sadece toplumda beğenilen, kabul gören, zararsız veya kayıtsızlık içeren bilgiler veya fikirler için değil, aynı zamanda kırıcı, şok edici veya rahatsız edici olanlar için de geçerli sayılması ve bunun demokratik bir toplumun olmazsa olmaz unsurlarından olan çokseslilik, tolerans ve hoşgörünün gereği olduğunun vurgulandığına" dikkati çekilen iddianamede, buna rağmen şüphelinin yazılarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği ifade edildi.
Şüpheli Büyüksaraç'ın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Başbakanlığını yapan Recep Tayyip Erdoğan'ı alenen aşağıladığı, küçülttüğü, eleştiri sınırlarını aştığı öne sürülen iddianamede, "hakaret" suçunu Erdoğan'a karşı değişik zaman dilimlerinde işlemesi nedeniyle verilecek cezada artırım yapılması gerektiği ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre suç işlediğinin değerlendirildiği belirtildi.
Büyüksaraç'ın, zincirleme şekilde "kamu görevlisine alenen hakaret" suçundan 1 yıl 5,5 ay ile 4 yıl 4,5 ay arasında değişen hapis cezasına çarptırılması talep edilen iddianamede, Büyüksaraç hakkında "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan yürütülen soruşturmayla ilgili Erdoğan'ın suç tarihinde başbakan olması nedeniyle takipsizlik kararı verildiği bildirildi.
İddianame, nöbetçi İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
