İlçesine bağlı Harkaçtığı köyünde 3 yıl önce kurulan Köy Eğitim ve Kültür Müzesi'nde orijinali, belediye tarafından ilçe merkezinde inşaatı süren Kent Kültür Merkezi'nin bahçesine mimarisine uygun yapılan huğ evler, geleneksel kültürü geleceğe taşıyor.
Kadirli Belediye Başkanı Ömer Tarhan, AA muhabirine, Çukurova insanının geçmişte yaşam mekanı olarak kullandığı huğ evlerin müzelerde hayat bulduğunu söyledi.
Yöresel mimarinin gelecek nesillere tanıtılacağını vurgulayan Tarhan, "Huğ evler, günümüze ulaşan örnekleriyle yaşamımızda ayrı yere sahip. Belediye bünyesindeki Kent Kültür Merkezi bahçesinde orijinaline uygun yaptığımız huğ evde, yakın tarihimizin sosyal yaşamı ile ev araç ve gereçleri sergilenecek. Geçmişini bilmeyen geleceğe pozitif bakamaz" diye konuştu.
Kadirli Eğitim ve Kültür Vakfı Şube Başkanı İbrahim Boysal da Harkaçtığı köyünde kurdukları Köy Eğitim ve Kültür Müzesi'nde orijinal huğ ev bulunduğunu kaydetti.
Huğ evin, ot, çalı ve çamurdan yapıldığı anlatan Boysal, "Huğ ev, derme çatma barınak anlamına gelir. Çatısı, halk arasında 'berdi' denilen ottan, duvarı, içerisine beyaz toprak katılan 'murt' adı verilen bitkiden yapılıyor. Bir evin yapımı, 15-20 gün sürüyor. 1920'li yıllarında yapılan bir huğ ev, çevresindeki bazı tarihi yapılarla müzeye dönüştürüldü. Huğ ev, özellikle yeni neslin dikkatini çekiyor" dedi.
- 'Çukurova yöresinin bilinen en eski ev tipi'
Sanat tarihçisi Cevahir Zararsız da Çukurova'da yerleşik hayatın huğ ev modeli ile başladığını savundu.
Anadolu topraklarında kurulan uygarlıkların, başta iklim koşulları, yerel malzeme ve toplum yapısıyla kendine özgü konut mimarisini ortaya çıkardığını anlatan Zararsız, "Bölgeye özgü geleneksel kırsal konut tipi, ahşap, saz ve çamurdan dal örgü tekniğinde inşa ediliyor. Huğ evler, Çukurova yöresinin bilinen en eski ev tipi" diye konuştu.
Zararsız, inşaat tekniklerinin değişmesiyle bu evlerin son yarım asırdır yapılmadığını sözlerine ekledi.