Hilbert, Beşiktaş ve Türkiye'de geçirdiği dönemi, yeniden Türkiye'de oynayıp oynamayacağını ve takım arkadaşları Ömer Toprak ve Hakan Çalhanoğlu ile ilgili düşüncelerini AA muhabirine değerlendirdi.
2010-2013 yılları arasında Beşiktaş'ta forma giyen Hilbert, "Türkiye'de çok güzel üç yıl geçirdim. Kendim için de çok başarılı bir dönemdi. Beşiktaş ile kupayı aldık. Her zaman forma şansı yakaladım. Başlangıçta biraz zorluklar çekmeme rağmen davranış biçimim ve profesyonelliğimle çok sempati kazandım. Ailem için olağanüstü bir zamandı. İnsani düzeyde çok deneyim kazandık, çok şey öğrendik" ifadelerini kullandı.
Hilbert, "30 yaşındayım. Futbolda nereye gideceği belli olmuyor. Henüz bu konuda kafa yormadım. Dediğim gibi benim için Türkiye opsiyonu her zaman var. Ülkeyi ve ligi iyi tanıyorum" diye konuştu.
Tecrübeli futbolcu İstanbul'da arkadaşları bulunduğunu, onlarla iyi anlaştığını ve sürekli bağlantıda olduğunu belirterek, "İstanbul'a aşığım. Olağanüstü bir kent. Her şeyi yaşayabiliyorsunuz. Kültürden eğlenceye kadar her şey var" şeklinde değerlendirmede bulundu.
Hilbert, İstanbul'u özlediğini ve her zaman bu kente eşiyle birlikte severek gittiğini ifade etti.
Türkçeyi çok az konuşabildiğini, ancak konuşulan her şeyi anladığını ifade eden Alman oyuncu, eşi ve büyük oğlunun Türkçeyi kendisinden çok daha iyi bildiğini, kendisinin de Beşiktaş'taki son yılında tercümana ihtiyaç duymadan antrenörün konuştuğunu anladığını kaydetti.
Beşiktaş'ta 4 farklı teknik direktörle çalıştığını ve hepsiyle de anlaştığını vurgulayan Hilbert, Beşiktaş'a transfer olduğunda Bernd Schuster ve Almanca bilen Tayfur Havutçu'nun kendisine yardımcı olduğunu, Carlos Carvalhal ve Samet Aybaba dönemlerinde de tüm maçlarda oynadığını dile getirdi.
- "Beşiktaş'ı çok iyi buluyorum"
Hilbert, Beşiktaş'ın durumunu da değerlendirerek, şunları kaydetti:
"Beşiktaş'ı çok iyi buluyorum. Ligde boşuna lider değiller. UEFA Avrupa Ligi'ne devam ediyor. Slaven Bilic de teknik ekibiyle çok iyi iş çıkarıyor. Yaptıkları transferlerle gerçekten sportif olarak çok iyi oyuncular aldılar. Ön plana çıkmak isteyen oyuncular değil, takımın hizmetine giren oyuncular. İyi bir karışım oldu."
Alman oyuncu, Bayer Leverkusen'de sözleşmesinin bu sezon sonunda biteceğinin hatırlatılması üzerine de mukavele konusunda henüz Bayer Leverkusen ile görüşmediğini, bu konuyla ilgilenen menajeriyle her zaman temasta olduğunu, kendisinin ise kırmızı-siyahlı ekibin gelecek haftalarda yapacağı zorlu karşılaşmalara odaklandığını söyledi.
- Türkiye'de oynama opsiyonum her zaman var"
"Yeniden Türkiye'de oynama opsiyonum her zaman var. Türkiye'de kaldığım 3 yılda iyi iş yaptığıma inanıyorum" diyen Hilbert, "30 yaşındayım. Futbolda nereye gideceği belli olmuyor. Henüz bu konuda kafa yormadım. Dediğim gibi benim için Türkiye opsiyonu her zaman var. Ülkeyi ve ligi iyi tanıyorum" şeklinde konuştu.
Bayer Leverkusen'de oynayan Hakan Çalhanoğlu ve Ömer Toprak ile de çok iyi anlaştığını anlatan tecrübeli futbolcu, "Çok iyi gençler. Çok iyi karaktere sahipler. İyi ailelerden geldikleri de belli oluyor. Çok kibar ve saygılılar. Hiç olumsuz bir şey söyleyemem" değerlendirmesinde bulundu.
- Takımda Türk doktor ve aşçı
Bayer Leverkusen'in aşçısının Türk olduğunun anımsatılması üzerine de Hilbert, "Sadece aşçı değil, bir Türk doktor da var. Aşçı bize bazen lahmacun ve sütlaç yapıyor" dedi.
Bundesliga'da son 4 maçta sadece 4 puan aldıklarının hatırlatılması üzerine Alman oyuncu, Werder Bremen mağlubiyetinden sonra geçen hafta Wolfsburg'a karşı kazanmak istediklerini, ancak bunu başaramadıklarını söyledi.
Wolfsburg'a 5-4 yenildikleri maçta ilk yarıda 3-0 geriye düştüklerini, ancak ikinci yarıda skoru 4-4'de getirdiklerini anlatan Hilbert, şansız bir şekilde son dakikada yedikleri golle bu maçtan mağlup ayrıldıklarını kaydetti.
Bayer Leverkusen'de hedeflerin arkasında kaldıklarını ifade eden tecrübeli futbolcu, "Kazanmamız gereken maçlarda puanlar yitirdik. Son 4 maçta 4 puan çok az" ifadesini kullandı.