Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Türkiye-Pakistan İş Forumu

Türkiye-Pakistan İş Forumu

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-02-17 15:30:10

Türkiye-Pakistan İş Forumu
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin önünde bir genel seçimin daha bulunduğunu ve AK Parti'nin oylarının arttığını belirterek bunun ekonomik istikrar ve sürdürülebilir ekonomik büyüme sayesinde başarıldığını söyledi.

Başbakan Davutoğlu, Pakistan'ın başkenti İslamabad'daki Serana Otel'de düzenlenen Türkiye Pakistan İş Forumu'ndaki konuşmasına, "İslamabad ikinci evimdir. İslamabad, bizlerin, hepimizin evidir" sözleriyle başladı.

İslamabad'a daha önce, dışişleri bakanı olduğu dönemde geldiğini anımsatan Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Haziranda seçimleri kazanacağım, yine geleceğim. Bu sefer de kutlama yapmak için. Pakistan'ı, Azerbaycan'ı göreve gelmemize müteakip ilk aylarda ziyaret etmek gelenektir. Aynı zamanda tabii Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konsey Toplantısı'nın eş başkanlığını yapmak için buradayım. İş camialarımızın arasındaki irtibatı sağlamak, onlarla görüşerek ülkelerimizin geleceğini masaya yatırmak için buradayız."

Dünyanın geçmişte farklı krizler yaşadığını, Soğuk Savaş'tan bu yana 25 sene geçtiğini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"1990'lı yılların başında bir deprem geçirdik. Bir güvenlik krizi geçirdik Soğuk Savaş ve deprem sonrasında. 2008'de mali deprem yaşandı tüm dünyada. Bu dönüşüm, krizler hala devam ediyor. Bir siyasi deprem de Türkiye etrafında, Ortadoğu'da gerçekleşmekte. Bu gibi krizlere baktığınız zaman, tarihin gidişatını, akışını öngörebilen ve iyi yönetimi sağlayan liderler ve ülkeler tarihi değiştirmişlerdir. Bu da bizim için bir test. Neyse ki bu kriz ortamına rağmen 2002'den bugüne kadar devam etmekte olan dönemde, bugün Cumhurbaşkanımız olan ve görevi devraldığım Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde bu süreç idare edilmiştir. Türkiye, kriz yönetimini başarmıştır ve geleceği de planlamıştır. Siyasi istikrarın demokratik meşruiyete dayanması lazım. Demokratik olarak meşru olmayan ekonomik istikrar, Ortadoğu'daki bazı ülkelerde müşahede ettiğimiz otokratik rejimlere, diktatoryalara götürebilmekte. Demokratik istikrar, sürdürülebilirlik, buna ilaveten stratejik vizyon, sürdürülebilir ekonomiyi sağlamak için olması gerekir."

- "Önümüzdeki 10 seneyi planlayabilir hale geldik"

Türkiye'nin son 12 yılında siyasi istikrar olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Önümüzdeki 10 seneyi planlayabilir hale geldik" dedi.

Ekonomi politikasında popülist davranmadıklarını ifade eden Davutoğlu, makro ekonomik dönüşümü sağlamaya çalıştıklarını, sadece seçim kazanmaya yönelik politika yürütmediklerini söyledi.

Geçen yılın kasım ayında Brisbane'de düzenlenen G20 toplantısında Türkiye'nin kapsamlı reform paketi sunan tek ülke olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, reel sektörden makro ekonomik sektörlere, sosyal hayattan toplumsal hayatın her alanına kadar 25 reform paketi sunduklarını anımsattı.

Davutoğlu, reform yapmanın önemine işaret ederek Türkiye'nin gelecek zorluklara hazır olması gerektiğinin altını çizdi.

"Türkiye bir başarı hikayesidir" diyen Davutoğlu, Türkiye'nin 2002'de 2 bin 500 dolar olan kişi başı milli gelirinin 11 bin dolara çıktığını, satın alma paritesinde de benzer gelişme sağlandığını söyledi.

Davutoğlu, gayri safi milli hasılanın 850 milyar dolara çıktığını, Türkiye'nin ihracatının 35 milyar dolardan 138 milyar dolara ulaştığını ve turizmde 2002'de 13 milyon olan turist sayısının 35 milyona yükseldiğini kaydetti.

Türkiye'nin artık kendine güvendiğini vurgulayan Davutoğlu, "Türkiye'nin kendine güveni yoktu, sorun buydu. Bizim gerçekleştirdiğimiz devrim, asıl sağlık, ekonomi alanında değil. Bunlarla ilgili istatistik de paylaşabilirim ama asıl devrim kendimize güvenimizde gerçekleştirdiğimiz devrimdir" diye konuştu.

Bütün İslam dünyasında, Asya'da daha iyi hayat arayışı içinde olanlar için örnek bir başarı hikayesi yazmak istediklerini söyleyen Başbakan Davutoğlu, Türkiye'nin etrafındaki krizlerin hala çözülmediğini ancak halkın desteğini alan ve kendine güvenen hükümetlerin bu krizleri kolayca aşacağını vurguladı.

AK Parti'nin daha önce üç genel, iki yerel ve iki referandumdan zaferle çıktığını anımsatan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bir genel seçim daha bizi bekliyor ve oylarımız artıyor. Bu, ekonomik istikrar ve sürdürülebilir ekonomik büyüme sayesinde oluyor. Bu yüzdendir ki Pakistan'ın dostu olarak, şahsen Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak, Pakistan'ı kendi ülkesi olarak gören bir Başbakan olarak, Pakistan'ın elde ettiği başarıları çok yakından takip ettim, ediyorum. Sayın Navaz Şerif, üçüncü defa başbakan oldu. Elde ettiği deneyimlerle siyasi zorluklar karşısındaki yaklaşımıyla, gerilimi azaltıcı yaklaşımıyla o ülkedeki demokratik istikrarın temelini teşkil etti."

AK Parti'nin 2002 yılında iktidara geldiğinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bizden 2005 yılına kadar çok fazla bir şey beklemeyin" dediğini hatırlatan Davutoğlu, 2006 yılında Türk Lirası'ndan 6 sıfır atana kadar sabrettiklerini söyledi.

Bu potansiyelin Pakistan'da da olduğunu ve bu ülkenin gelecek dönemde yükselen yıldız olacağını ifade eden Ahmet Davutoğlu, ekonomik başarı için doğal kaynak, stratejik konum, önemli bir coğrafyaya ihtiyaç olduğuna dikkati çekti.

Türkiye'nin konjonktürel bir devlet olmadığının, devamlılığın söz konusu olduğunun altını çizen Davutoğlu, bu durumun Pakistan için de geçerli olduğunu dile getirdi.

Türkiye'de beyinleri Avrupa ve Amerika'ya gitmeden tutabilmek konusunda açılım yaptıklarını da belirten Davutoğlu, "Şimdi Türkiye'ye geri geliyorlar. Eminim ki Pakistan dışındaki Pakistanlılar da geri gelecek" ifadesini kullandı.

"İkili ilişkilerimizde ihtiyacımız olan ortak vizyondur"

Türkiye ve Pakistan arasında müstesna bir dostluk olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, iki ülkenin dostluğunu daha da artırmaya ve ortak geleceğini planlamak konusunda rasyonel bir planlamaya ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

Zorlu zaman dilimlerinde ülkelerin ilk kaynaklarının ulusal kaynaklar olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Ama ikinci kaynaklar dostlarımız, komşularımız, diğer dost ve kardeş ülkelerin kaynaklarıdır. Diğer önde gelen güçler değil, ABD değil, tek başına onlar da her zorluk karşısında başarı gösteremeyebilirler. Dolayısıyla geleceğe kimlerle el ele yürüyeceğimizi iyi değerlendirmemiz lazım. Ülkeleri listeleyecek olursak, Pakistan ve Türkiye el ele yürüyecek ülkeler listesinin en başında yer alır" diye konuştu.

İki ülkenin coğrafyasının, ekonomik kaynaklarının ve stratejilerinin birbirini tamamlar nitelikte olduğuna dile getiren Davutoğlu, Türkiye ile Pakistan arasında bir rekabet varsa bunun çok daha yüce bir amaç olan iyilik için olduğunu söyledi.

"İkili ilişkilerimizde ihtiyacımız olan ortak vizyondur" diyen Davutoğlu, hem Pakistan'daki hem de Türkiye'deki iş dünyasından beklentilerinin çok daha proaktif bir yaklaşım sergilemeleri olduğunu kaydetti.

Yazılan raporlardan, yapılan çalışmalardan, kurulan komisyonlardan ve alınan kararlardan iş dünyasının desteği olmaksızın verim alınamayacağını vurgulayan Davutoğlu, iş dünyasına birlikte çalışma çağrısında bulundu.

Ekonomik yatırım için gerekli üç unsur olan olumlu bir ekonomik ortam, siyasi irade ve yasal mevzuatın mevcut olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, 11'i bugün olmak üzere iki ülke arasındaki toplam 51 anlaşmayla bunun fazlasıyla sağlandığına işaret etti. Davutoğlu, "Eksik olan bir şey varsa lütfen söyleyin, çözelim. Pakistan iş dünyasına 'Türkiye'de hiçbir bürokratik sorununuz olmayacaktır' diyorum" ifadesini kullandı.

İki ülke arasında üç yıl önce 1 milyar dolarlık ticaret hacminin 650 milyon dolara gerilediğini görmenin acı verici olduğunu belirten Davutoğlu, serbest ticaret anlaşmasının mayıs veya haziran ayına kadar tamamlanması gerektiğini dile getirdiklerini, Pakistan tarafının da haziran konusunda taahhütte bulunduğunu söyledi.

Ticaret hacmini gelecek beş yıl içinde 10 milyar dolara çıkarmayı görüştüklerini ancak bunu iş adamlarının yapacağını kaydeden Davutoğlu, Türkiye-Pakistan arasındaki uçak seferlerini artırarak geliş gidişleri sıklaştırmak istediklerini ifade etti.

Başbakan Davutoğlu, başta inşaat, enerji, tarım, sanayi ve tekstil olmak üzere çeşitli alanlarda iki ülkenin işbirliği yapabileceğini sözlerine ekledi.

Haber Ara