Votta, şirketin 2014 finansal sonuçlarının paylaşıldığı basın toplantısında, geçen yılı rekor rakamlarla kapatarak pazar liderliğini koruduklarını söyledi. 60 yıldır sürekli traktör ürettiklerini ve Türkiye'nin en büyük traktör şirketi haline geldiklerini dile getiren Votta, yıllık traktör üretim kapasitelerinin 50 bin adet olduğunu ve 130'dan fazla ülkeye ihracat yaptıklarını aktardı.
Türk Traktör'ün, Koç ve CNH firması ortaklığı olduğunu hatırlatan Votta, "Türkiye'deki talebin yüzde 90'ını karşılayabiliyoruz. Üretimimizin 3'te birini tüm dünyaya ihraç ediyoruz. Sürekli olarak ürün yelpazemizi yeniliyoruz. Sadece geçen yıl 5 yeni traktör çıkardık. 1979 yılında Türk otomotiv sanayisinde ilk ihracat yapan şirketiz. Ayrıca, otomotiv olarak 2002 yılında ABD'ye ilk ihracat yapan şirketiz" diye konuştu.
Geçen yıl Sakarya, Erenler'de faaliyete geçirdikleri ikinci fabrikalarının önemine işaret eden Votta, bu fabrikanın ABD'deki Çevre Dostu Binalar Konseyi tarafından çevre dostu yapılanmayı destekleyen firmalara verilen LEED Sertifikasının Altın seviyesini aldığını söyledi.
Votta, Türkiye'nin çok önemli ve büyüyen bir pazar olduğunu, Türkiye'nin traktör pazarı büyüklüğü açısından dünyada 2012'de altıncı, 2013'te beşinci ve 2014'te dördüncü sırada bulunduğunu bildirdi.
Pazarın gücü sayesinde 2014 yılında bir önceki yıla göre Türkiye'de traktör üretiminin yüzde 14 arttığını belirten Votta, Türkiye'de toplam üretimin yüzde 71'ini, Türkiye'nin traktör ihracatının yüzde 90'ını da kendilerinin yaptığını aktardı.
Votta, pazar paylarını trafik kayıtlarına göre yaklaşık yüzde 50 artırdıklarının altını çizerek, "Pazar güçlü ama her şeyden önce devletin yılda 9,5 milyar TL'lik tarım desteği var. AB'nin katılım öncesi desteği de devam etti. Bunların hepsi pazardaki artışın nedenlerini oluşturdu. Bu artan talep sayesinde bu yıl traktör sayısı olarak toplamda üretimimiz 1955'ten bugüne 733 bin küsur oldu. 1 milyon traktöre ulaşacağımızı tahmin edemezdik ama yakında ulaşacağız. Bu yılki rekorumuz 46 bin traktör. 2011 sektörün en iyi yılıydı. Artık 2 fabrikamız var ve bu rakamı daha ileri çekme potansiyeline sahibiz" değerlendirmesini yaptı.
Satışlarını yüzde 18 artırdıklarını ve satışların da üretim kapasitelerini yansıttığını belirten Votta, ihracatta toplamda ilk kez 113 bin traktör ihraç ettiklerini, yeni girdikleri inşaat makineleri sektörünün de güçlerini artıracağına inandıklarını kaydetti.
- "2015'te üretimimizi artıracağız"
Soruları da yanıtlayan Marco Votta, 2015 hedeflerine ilişkin bir soruya şu karşılığı verdi:
"Biz öngörülmesi kolay olmayan ortamdayız. Çiftçiler ne kadar buğday, pamuk üreteceğini bilemiyor, biz de üretimimizi bilemiyoruz. Pazarın büyüdüğünü görüyoruz. Dolayısıyla iç piyasada daha fazla traktör üreteceğimizi düşünüyoruz. Dış piyasada durum farklı. Biz dünyadaki pazar gerilemesine rağmen payımızı korumaya çalışıyoruz. Türkiye pazarı gerilemiyor. 2015'te üretimimizi artıracağımızı söyleyebilirim. İhracat açısından hedeflerimize belki bir-iki ülke ekleyebiliriz ancak bir şey söylemek çok zor, bu ülkelerin çoğu küçük."
Votta, 2023 hedeflerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, "Pek çok modern ve gelişmiş ürünler kullanıyoruz, kendi kendine giden otomatik traktörler üzerinde çalışıyoruz. Hidrojenle çalışan traktör yapabiliriz ama pazarda bu hidrojenin rahatça bulunabilmesi lazım. Elimizden geldiğince hükümetin 2023 hedefine destek oluyoruz ama sistemin parçası olduğumuz için sistemi değiştiremiyoruz" diye konuştu.
Fason üretim yapıp yapmadıklarına ilişkin bir soruya ise Votta, "15 yıldır biz her zaman aynı şekilde çalıştık. Kendi teknolojiniz, pazarınızı kontrol ediyorsanız, ihracata katkı sağlıyorsanız buna 'fasoncusun' denemez" cevabını verdi.
Votta, istihdam ve üretimleriyle ilgili soruları ise şöyle yanıtladı:
"Toplamda 3 bin kişi istihdam ediyoruz yaklaşık. Bu kişiler 50 bine kadar üretim gerçekleştirebiliyor. 2 fabrikalı yapımız şu an için yeterli. Gerekirse fazla çalışarak başka vardiya kurarak 10 bin ilave üretim yaparak 60 bine çıkabilir. 3. fabrikaya ihtiyaç duymuyoruz. Ankara tesisini biraz daha genişleterek daha fazla motor üreteceğiz."
- "Seçim ekonomisinin tarım alanında uygulandığını söyleyemeyiz"
2015 seçimlerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Votta, şunları kaydetti:
"2011 seçimlerinde güçlü bir ilk yarı yaşadık. Herkes seçimlerden sonra 'hükümet paraları kısacak' diye düşündü ancak hiçbir şey değişmedi. Desteği bu yıl yüzde 3 artırdılar. Seçim ekonomisinin tarım alanında uygulandığını söyleyemeyiz. Hükümet her yıl, seçim olsun olmasın çiftçilere destek verdi. Geçmiş hükümetler seçimlerden önce destek verip seçim sonrası ortadan kaybolurdu, ama bu hükümet öyle değil. Türkiye tarım üretiminde net ihracatçı ülke oldu. Seçim dolayısıyla tarım üretiminin aşağı veya yukarı gideceğine dair herhangi bir mantıki neden yok."
Kurların, üretimleri üzerindeki etkisine ilişkin soru üzerine Votta, "İhracatımızı Avrupa'ya yapıyoruz. Biz dünyanın her pazarına tek tek gitmektense CNH'e satıyoruz onlar hallediyor. Ben bunun etkisini büyük görmüyorum. Dolar cinsinden bir ithalatımız hemen hemen hiç yok, dolayısıyla bunun bir etkisi olacağını düşünmüyorum. Oldukça muhafazakar bir şirketiz. Uzun dönem bizimle kalacak yatırımcıları çekmek istiyoruz. Hiçbir fabrika bizim kadar esnek değildir" ifadelerini kullandı.
- "Türk Traktör hisseleri ortaklarına yüzde 250'nin üzerinde getiri sağladı"
Türk Traktör Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Canbeyli ise verilen teşvikler ve fiyatların önceki yıla göreceli olarak artmasının sektörü olumlu etkilediğini söyledi.
Canbeyli, Türk Traktör olarak sektörün üzerinde büyüdüklerini belirterek, pazar paylarını yüzde 49,4'e çıkardıklarını ve yılı 2,7 milyar TL ciro ile kapayarak bir önceki yıla göre TL bazında yüzde 25 büyüdüklerini kaydetti.
İç piyasa satışlarının 1,8 milyar TL seviyesine ulaştığı bilgisini veren Canbeyli, şöyle devam etti:
"İç piyasadaki büyümeye paralel performansımız, yurt içi ciromuzu da olumlu anlamda etkiledi; bir önceki yıla göre yüzde 20 büyüdük. İhracat tarafında da geçen yıla göre satış adedi olarak yüzde 10 performans gösterdik. 2014 yılında kurlardaki artışın pozitif etkisiyle ihracatımız yüzde 35'lik artışla 934 milyon TL civarına ulaştı. Toplamda 2,7 milyar TL'lik ciroyla kapattık. Türk Traktör bulunduğu sektörde ve Borsa İstanbul'da oldukça yüksek karlılık oranlarına sahip. Dönemi yaklaşık 490 milyon liralık brüt kar ile kapadık. Bu dönem içinde brüt kar marjımız yüzde 18 gerçekleşti. FAVÖK seviyesinde ise yılı 331 milyon lira ile kapadık ve marjımız yüzde 12'nin üzerinde gerçekleşti, yılı nihai olarak 261 milyon TL net karla kapatırken, net kar marjımız yüzde 9,6 oldu."
Canbeyli, işletme sermayesi bakımından 448 milyon lirayla yılı kapadıklarını belirterek, 2014 yılında önemli ölçüde yatırım gerçekleştirmeleri sebebiyle finansal borçlarının arttığını, yılın ikinci yarısındaki Ankara'dan Adapazarı'na montaj hatlarının geçişiyle stoklarını önemli ölçüde azalttıklarını ve net finansal borçlarının 389 milyon TL ile kapandığını ifade etti.
Finansal borçlarını uzun vadeli kaynaklarla karşılamaya çalıştıklarını ve 2015'te benzer şekilde uzun vadeli finansal borçlarla şirketin fonlamasını yapmayı planladıklarını vurgulayan Canbeyli, aktif karlılıklarının yüzde 15, öz sermaye karlılıklarının yıl sonunda yüzde 41 olduğunu kaydetti.
2014 yılında Türk Traktör tarihin en yüksek tutarlı temettü ödemesini gerçekleştirdiklerini aktaran Canbeyli, "Ortaklarımıza 300 milyon TL temettü ödedik. Temettü verimimiz bu dönemde yüzde 10'un üzerinde gerçekleşti. 2015 yılında ödenecek temettü tutarı henüz konuşulmadı. Türk Traktör'ün temettü politikası aksi kararlaştırılmadıkça net karımızın minimum yüzde 60'ını ortaklarla paylaşıyoruz. Şunu rahatça söyleyebilirim; bu yıl ödeyeceğimiz temettü yüzde 60'ın üzerinde olacak. Türk Traktör hisseleri ortaklarına yüzde 250'nin üzerinde getiri sağladı. 2014 yılı içinde 230 milyon TL yatırım yaptık. Bunun önemli kısmı haziranda devreye aldığımız Erenler'deki fabrikamız" diye konuştu.