Dedegil, AA muhabirinin komisyon çalışmalarına yönelik sorularını yanıtladı.
Kadına yönelik şiddetin çok boyutlu bir sorun olduğunu, toplumsal kesimlerin işbirliği ile mücadele edilmesi gerektiğini belirten Dedegil, yalnızca mağdur eksenli değil aynı zamanda suç odaklı bir yaklaşımla da ele alınması gerektiğinin altını çizdi.
"Kadına yönelik şiddet çoklu mağdur üreten bir suçtur" diyen Dedegil, kadının, çocukların, akrabaların ve hatta tüm ailenin yakınlarıyla birlikte mağduriyetler yaşadıklarının söyledi.
Dedegil, kadına yönelik şiddetin devlete topluma maliyetinin ölçülmesi gerektiğinin de altını çizerek, böyle bir çalışmanın mücadele yöntemlerinin belirlenmesine de ışık tutabilecek bir bilgi olduğunu, bir çok ülkede buna yönelik verilerin bulunduğunu anlattı.
-"Bu konuda ciddi kararlılıkla konuşacak erkeklere ihtiyacımız var"
Kadına yönelik şiddetle mücadelede toplumsal rol model olma niteliğindeki kişilerin etkin olması gerektiğine işaret eden Dedegil, komisyon olarak kendilerinin de bu nitelikteki kişileri dinlemeyi, görüş ve önerilerini almayı planladıklarını söyleyerek, şunları kaydetti:
"Bu konuda çok ciddi kararlılıkla konuşacak olan insanlara ihtiyacımız var. Benim kişisel fikrim bunların çoğunun da erkek olması gerekiyor. Kadın meselesi sadece kadınların çözebileceği bir mesele değil. Mutlaka erkeklerin dahil olması, iyi bir rol model olması gerekiyor. Ve bu topluma çok ciddi mesajlar vermesi gerekiyor.
Bunlar siyasi parti genel başkanları, grup başkanvekilleri olabilir. Bu alanda komisyon başkanlarımızın değerli çalışmaları var. Toplumun saygı duyduğu sanatçılar olur, futbolcular, akademisyenler, gazeteciler olur. Bu alanda kimi seferber edersek kardır diye düşünüyorum."
-"İyi niyet elçisi bununla ilgili üretilmiş sembolleri üzerinde taşıyabilir"
Popüler kişilerin bu sorunun bir ucundan tutmasının farkındalık yaratmak adına önemli olduğunu vurgulayan Dedegil, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Toplumsal rol model kişilerin seçilip kadına yönelik şiddetin engellenmesinde iyi niyet elçisi olmaları, bu problemde sabit olarak kalmaları gerektiğini düşünüyorum. Bizim bir kamu spotuyla, bir canlı yayınla, bir konferansla kadına yönelik şiddet konusuna girip çıkan değil, bunda iyi niyet elçisi olacak rol modellerine ihtiyacımız var. Bu insanlar günlük hayatlarında ne yaparlarsa yapsınlar önce bu mesajı verecek. Hatta mümkünse bununla ilgili üretilmiş sembolleri üzerinde taşıyabilir, bir tişört olabilir, şapka olabilir. Bizim burada iyi niyet elçilerini ihtiyacımız var, bu insanlarla bu çalışmaları götürmemiz gerekiyor. Asla vazgeçmeden."