Anne Saadet Gündüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İnönü Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Bölümü 2. sınıf öğrencisi kızı Esra Gündüz'ün geçen hafta pazartesi günü "okula gidiyorum" diyerek evden çıktığını ve eve dönmediğini anlattı.
Kızının kaybolduğu akşam kendisine cep telefonuyla mesaj göndererek, başka kızlarla beraber bir yurtta kaldığını ve "Bu gece burada kalmam gerekiyor" dediğini aktaran Gündüz, o mesajın ardından kızının telefonuna ulaşılamadığını belirtti.
Kızlarının bugüne kadar hiç kimsede bir gece dahi olsun kalmadığını dile getiren Gündüz, şunları söyledi:
"Esra, kendilerine bir hocasının yardım ettiğini ve iş bulduğunu söyledi. Kimse bu hoca dediği kişi benimle konuşma cesareti bile bulamadı. Kızımın telefonundan mesaj attı. Herkes ettiğini bulur. Kimse bu hoca çocuğumu getirsin. Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesi haberlerinin ardından daha da korkup tedirgin olduk. O haberleri izleyince yıkıldım, perişan oldum. Zaten bir haftadır perişanız. Ne yiyoruz, ne içiyoruz, ne uyuyoruz."
Anne Gündüz, Esra'nın sağ salim evine dönmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
Baba Metin Gündüz de kim olduğunu bilmedikleri bir kadının evlerine gelerek Esra'ya bir telefon numarası verdiğini, ertesi gün çalışmak istediğini söyleyen kızlarının "okula gidiyorum" diyerek evden ayrıldığını ve bir daha dönmediğini dile getirdi.
Kızının kaybolduğunu tüm yetkililere bildirdiklerini kaydeden Gündüz, "Kızımın bulunmasını istiyorum. Evine gelsin" dedi.
Esra Gündüz'ün dedesi Ramazan Altun da Özgecan Aslan'ın başına gelenleri hatırlatarak, "Bunun da öyle olmayacağı ne malum. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz. Birine kaçmışsa da çıksın gelsin. Kendisine zarar verecek halimiz yok. Evine gelsin" diye konuştu.