Çulcu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, FIFA kokartlı hakem Cüneyt Çakır'ın UEFA Şampiyonlar Ligi 2. turunda Fransa'nın Paris Saint Germain ile İngiltere'nin Chelsea takımları arasında yarın oynanacak karşılaşmayı yönetecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Çakır'ın dünya markası olduğunu söyledi.
Uluslararası organizasyonlarda gösterdiği performansın Çakır'ı UEFA'nın güvendiği hakemlerden biri yaptığını ifade eden Çulcu, yarınki maçı en iyi şekilde yöneteceğine inandığını kaydetti.
Çulcu, Çakır'ın Türk hakemliğini de gururla temsil edeceğini dile getirerek, "Çakır'a yönelik Türkiye'de birtakım eleştiriler yapılıyor. Türkiye'de başarısızlık olduğu zaman hedef gösterilecek yegane kurum hakemlerdir çünkü taraftarı, savunması olmayan bir topluluk. En kolay yöntem ihaleyi hakemin üzerine bırakarak yapılmaktadır. Ülke genelinde kurumsallığı oturtamadığımız için sadece sportif başarı peşinde koşuyoruz. 2002'de dünya 3'üncüsü olmuş ülke, üstüne koya koya gelmesi gerekirken bugün 2015, kulüpler borç batağında. Bunun tek sebebi hakemler mi? Bunu herkesin sorgulaması lazım" şeklinde konuştu.
- "MHK'yi hakemler seçerse baskılar biter"
Avrupa'da iyi maçlar yöneten Çakır'ın Türkiye'de bazı kesimler tarafından eleştirildiğini anlatan Çulcu, şöyle konuştu:
"Maçın akışı içinde hakem hatası olabilir ama hakemlik dışında futbolu yöneten herkes sahanın dışında istediği gibi oynuyor, saha içindeki hakemden sürekli adalet bekliyor. Ötesi, hakemliği yöneten kurum MHK, kulüpler ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı tarafından atandığı sürece bunun önünü kesmeleri mümkün değil. Şimdi federasyon başkanı diyor ki 'kulüpler anlaşsın, MHK'yi onlar seçsin.' O zaman daha beter olur. Neden? 'Ben seni getirdim' diyerek bedel isteyecek. MHK'yi hakemlerin seçmesi lazım. Tamamen hakemlerin kendi bünyesinde seçmeleri lazım ki bu söylemlerin ve baskıların önü kesilsin. Atama yöntemi veya kulüplerin isteği doğrultusunda atanmaması lazım. Eğer hakemler birliği kurulup, MHK'yi de bu hakemler birliğindeki hakemlerin delegeleri oluşturursa bu baskıcı sistem ve dışarıdan gelen baskıların hepsi biter."