Zeybekci, AK Parti Manisa İl kadın Kolları 4. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılından itibaren her alanda büyük bir değişim yaşadığını, o günden bu yana destan yazıldığını ifade etti.
Türkiye'de bazı çevrelerin sürekli olarak siyaseti ülkenin gündeminden düşürmeyi, bu yolla millete hükmetmeyi amaçladığını dile getiren Zeybekci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk başbakan olduğu dönemden itibaren, "Bu millete artık hiç kimse hükmetmeyecek, bu millete artık hiç kimse yukarıdan bakmayacak. Bu milleti artık hiç kimse idare etmeyecek, bu millete ancak ve ancak hizmet edilecek ve hizmetkar olunacak" dediğini hatırlattı.
Zeybekci, bu anlayışı kabul edemeyenlerin eski alışkanlıklarla hareket etmeye devam ettiğini ve Türkiye'nin yazdığı destandan rahatsız olduğunu belirtti.
Türkiye'nin 2002 yıl sonu itibariyle vergi gelirlerinin yüzde 85'i faiz ödemesine giden bir ülkeyken, bugün yüzde 15'ini faiz ödemesine ayıran, üstelik de bunu da fazla bularak mücadele veren bir ülke haline geldiğini anlatan Zeybekci, şöyle konuştu:
"Bütün sıkıntıların altında yatan o. Türkiye'de hala vergilerin yüzde 85'ini istiyorlar. Biz de onların karşısına çıktık, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere diyoruz ki; 'Bu yüzde 15'i de sizin burnunuzdan fitil fitil getireceğiz, vermeyeceğiz' diyoruz. Alamayacaksınız, çünkü o benim işçi kardeşimin, köylümün, memurumun, emeklimin emeği. Onu vermeyeceğiz size' diyoruz."
-"Oyunları tutmadı"
Zeybekci, Türkiye'nin bu gelişiminden rahatsız olan çevrelerin 2013 Mayıs ayı sonunda "Gezi olayları" ile başlayan, 17-25 Aralık girişimleri ile devam eden senaryoları devreye koyduğunu dile getirdi.
Bu senaryoların uygulamaya konulduğu dönemde, Türkiye'nin 40 yıllık geçmişe sahip IMF'e olan borcunu tümüyle kapattığını, bununla kalmayıp, İstanbul Boğazı'nda 3. köprünün inşaatına, dünyanın en büyük havalimanı projelerinden birine başladığını, iki nükleer santral projesini birden hayata geçirmek için harekete geçtiğin işaret eden Zeybekci, bu nedenle birilerinin "Türkiye fazla oldu" demeye başladığını söyledi.
Zeybekci, bunun üzerine peş peşe senaryoların hayata geçirilmeye başlandığını ancak hiçbirinin tutulmadığını dile getirdi.
-"Şimdi de bu ülkenin ekonomisiyle oynayabileceklerini sanıyorlar"
Oyunları tutmayan çevrelerin şimdi de ülkenin ekonomisiyle oynayabileceklerini sandıklarını ifade eden Zeybekci, şunları kaydetti:
"Son dönemlerde baktılar, gördüler ki, o Gezi olaylarıyla olmadı, 17 Aralık, 25 Aralık olmadı, 30 Mart yeminleri tutmadı, 10 Ağustos'taki tuzakları, gayretleri, çatıları... Çatıdan düştüler boyunlarının altında kaldılar aşağıda. Şimdi yeniden son gayret, son çabayla bu memleketin ekonomisiyle oynayabileceklerini zannediyorlar. İlk gün söylediğimi söylüyorum; Türkiye artık asla ve asla IMF'in kapısına gitmeyecektir, asla ve asla Dünya Bankası'ndan gelen ekonomi bakanlarıyla yönetilmeyecektir, bundan emin olun. Oradan, ABD'den Pensilvanya'dan bakınca öyle görünüyor olabilir ama Anadolu'dan bakınca aslanlar gibi bir Türkiye. Aslanlar gibi bir Türk ekonomisi var. Hiç kimseye de muhtaç olmayacak, hiçbir tuzakla da yıkılmayacaktır. Ona kahroluyorlar zaten, tüm dertleri sıkıntıları da o."
-"7 Haziran seçimleri dönüm noktası olacak"
Zaybekci, bu noktada 7 Haziran'da yapılacak milletvekilliği genel seçimlerinin çok büyük önem taşıdığını belirterek, şöyle devam etti:
"Biz, bu seçimleri, demokrasi tarihimiz için bir dönüm noktası olarak görüyoruz. Bütün sorumluluk bizde artık. Millete giderek, milletin oylarından başka hiçbir çare olmadığını gören bir muhalefeti ortaya çıkaracak, böyle bir sistemi kuracak, anayasayı değiştirecek bir seçim sonucu almak da bizim boynumuzun borcu. Allah'ın izniyle 7 Haziran'da, inşallah tek başına anayasayı değiştirecek bir AK Parti meclisi, bir AK Parti iktidarını hep beraber çıkaracağız."
-Başkanlık sistemi
Türkiye'nin 7 Haziran seçimleriyle demokrasi tarihinde ilkleri yazmaya devam edeceğine inandığını ifade eden Zeybekci, şöyle konuştu:
"Bu millet, ilk defa kendi oylarıyla cumhurbaşkanını seçti. Artık bu sistem farklı. Milletin kendi oyuyla seçilen cumhurbaşkanı artık sorumludur, sorumsuz değildir. Çünkü, tabi Allah neyi nasip eder bilinmez ama bir daha ki seçimlerde bu millet oylarıyla hesap soracağı bir cumhurbaşkanını seçmiştir. Bu başka bir tartışmayı da gündeme getirdi. Artık sorumlu, icracı bir cumhurbaşkanı. Bunun arkasından, o artık tek başına anayasayı değiştirerek bu millete uygun, en iyi sistemi ortaya koyacak başkanlık sistemini de getirebilecek bir seçim dönemine giriyoruz. Onun için tarih yazacağız. İnşallah, Allah'ın izniyle 2015, tarihe altın harflerle yazılacak."
-Özgecan Aslan cinayeti
Bakan Zeybekci, Mersin'de işlenen Özgecan Aslan cinayetine değinerek, bu tür suçlara karşı idam getirilmesinin tartışılması gerektiğini söyledi.
Özgecan Aslan'a Allah'tan rahmet, ailesi ve sevenlerine sabırlar dileyen Zeybekci, "Geçmişte o idam edilen, şehit edilen başbakanları, bakanları, yaşı büyütülerek çocukların idam edildiği, 'bir sağdan bir soldan astık' denilen o darbe günleri de unutulmadan, bu tarz 'hunharca, insanlık suçu, nefret suçları hakkıyla cezalandırıldı' denecek cezalandırma sistemi üzerine siyaset, tüm popülist mülahazaları bir kenara bırakarak yeniden tartışılmalı diyoruz. Yeniden siyasi partiler bir araya gelmeli, inşallah bu tür cinayetleri, nefret cinayetlerini, bu tarz insanlık suçların cezasını hakkıyla verecek düzenlemeleri yapmalı."
