İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile Nişantaşı Üniversitesi'nin "Eğitimde İşbirliği Protokolü" çerçevesinde Üniversite Tercih Merkezi'nce geliştirilen "YGS Mania" projesi, Beyoğlu Öğretmenevi'nde düzenlenen toplantıda tanıtıldı.
YGS çılgınlığı anlamına gelen "YGS Mania", uzayda yolculuk konsepti üzerine hazırlandı. Oyunda, "Mefailün", "Sıfatürn", "Or Hoon", "Palangala" gibi gezegenler yer alıyor. Oyunu oynayan öğrenciler, 5 farklı galakside, (Türkçe, sosyal, matematik, fen, kaos) yolculuk yapabiliyor. Önlerine gelen YGS sorularına kesintisiz doğru yanıt verdikçe (ardışık 5 soru), gök taşından gök taşına ilerleyen öğrenciler, yanlış cevapta bir önceki gök taşına geri düşüyor. 3 gök taşı ardından yeni bir gezegene iniş yapan öğrenciyi burada, YGSâ€LYS ve yükseköğretimle ilgili faydalı kısa bilgiler bekliyor.
Oyunda esas amaç, sorulara arka arkaya kesintisiz doğru yanıt vermek ve bunu en kısa sürede gerçekleştirmek. 48 gök taşı ve 16 gezegenin bulunduğu galaksilerde, soruların zorluğu yolda ilerledikçe artıyor. YGS'de yaşanan rekabet ortamını eğlenceli bir hale sokabilmek için sosyal medyada paylaşım boyutunu kullanan YGS Mania uygulamasında öğrenciler, galaksilerdeki maceraları boyunca geldikleri seviyeyi, kazandıkları puanları ve süratlerini sosyal medyada arkadaşlarıyla paylaşabiliyor.
YGS Mania'da en hızlı ve başarılı olanları hediyeler bekliyor. YGS'den bir gün önce 14 Mart'ta saat 21.00'de yapılacak tespitte her galakside ilk üç sırada olanlara Üniversite Tercih Merkezi tablet bilgisayar hediye edecek. Ayrıca, her galakside birinci olanlar, 2015 ÖSYS'de Nişantaşı Üniversitesi'ne yerleşecek olurlarsa yasal öğrenim süreleri boyunca yüzde 100 burslu okuyacak.
Öncelikle "Android" cihazlar üzerinde çalışacak oyunun IOS versiyonu halen geliştirme aşamasında. Uygulama öncelikle cep telefonlarında çalışacak şekilde optimize edildi.
"YGS Maina", 16 Şubat'ta Google Play'de öğrencilerle buluşacak.
- "Dijital devrim"
Toplantıda konuşan İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, proje ile dijital bir devrim yaşandığını söyledi.
Bilginin erişimi ve deviniminin, hesap edilemeyen bir hızda ve çapta devam ettiğini ifade eden Yıldız, çocukların, bilgiye erişim, sahip olma, bilginin yönetimi ve paylaşımında yetişkinlerden daha ileri seviyede olduğunu vurguladı.
Yıldız, "Çocuklar bugünkü dijital çağın yerlileri, biz ise göçmenleri oluyoruz. Biz çocuklarımıza bu konuda öncü olmak istiyoruz ama bir taraftan da biliyoruz ki beceri olarak çocuklarımız bizden daha iyiler" diye konuştu.
Öğrenme ortamlarının esas olduğunu anlatan Yıldız, "Dijital öğrenme. Hepimiz bir sosyal mecrada yaşıyoruz ve sosyal medya dediğimiz bir olgu var. Bunun da araçları var. Çocuklarımız akıllı telefonlarıyla bulundukları mekanda, okulda, bahçede, evde, sokakta ya da AVM'lerde, oturdukları masadan daha çok ait oldukları, network olarak bağlı oldukları bir cemaat var. Oraya aitler. Böylesi bir ortamda çocuklarımızı besleyecek araçları üretmemiz ve hizmete sokmamız gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
Muammer Yıldız, yaklaşık 5 yıldır sosyal mecrada bulunduğunu dile getirerek, bugünün dünyasında eğitim ortamı, sınıf tanımı ve eğitim yönetimi kavramlarının değiştiğini kaydetti.
Yıldız, öğrencilere müfredata dayalı, dört duvar arasında, okul içerisinde verdikleri eğitimin yanı sıra internet üzerinde de eğitim vermenin önemine işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"YGS Mania dediğimiz projemiz, bu argüman üzerine oturuyor. Çocuklarımız stratejik oyunlar oynuyor ve saatlerce onlar oradalar. Madem ki çocuklarımız böyle bir oyun içerisindeler, bunu değerli buluyoruz ama tüketmekten çok üretsinler istiyoruz. Bilgiyi üreten pozisyonda olmaları lazım. Dolayısıyla da yaptığımız bu projeyle sınava hazırlanıyorlar. Sloganımız, yaklaşımımız şu; Nerede olursanız olun, hangi mekanda bulunursanız bulunun, oyun oynayarak, akranlarınızla hazırlandığınız bu rekabetçi ortamda, hem eğlenebilir hem oynayabilir hem de öğrenebilirsiniz. Temel çıkış noktamız bu. Projenin sınava hazırlanan çocuklarımıza bir fırsat vereceğini düşünüyoruz."
- "Ben kötü polis oluyorum"
Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, kar nedeniyle eğitime bir gün ara verilmesine ilişkin açıklanan karar üzerine öğrencilerle sosyal medyada yaşadıklarını anlattı.
Kar tatili dolayısıyla öğrencilerle daha çok buluştuklarını belirten Yıldız, şöyle konuştu:
"Sayın Valimiz, kar tatilini açıkladığı zaman, arka planda beraber çalışıyoruz ama kendisi açıklıyor, bütün takipçiler ona gidiyor. Ertesi günü tatil vermememiz gerekiyor. Çocuklar saat 23.00 olmuş yalvar yakar, 'Ne olur bir muhatap, bir açıklama yapın' diyor. O anda da ben kötü polis oluyorum. Ben açıklama yapıyorum. 'Çekil aradan' diyor çocuklar. Aslında bu çocuklarla bizim aramızda kar tatili dışında da bir konsept olarak birlikte olmamız gerektiğinin fırsatını sunuyor. Açık toplumuz ve bir kamu yöneticisi olarak, 'Neden sosyal medyadayım' sorusuna, 'Çocuklar neredeyse ben oradayım' diye cevap veriyorum. Bu proje temelde böyle bir mantığa oturuyor."
Nişantaşı Üniversitesi İcra Kurulu Üyesi Burak Kılanç da proje ile ilgili bilgi verdi.