Okmeydanı'ndaki Darülaceze'de, müessesenin kurucusu Sultan Abdülhamid'in vefatının 97. yılında, kurumun 120. kuruluş yıl dönümünü kutlamak için etkinlik düzenlendi.
Etkinlikte, ilk olarak katılımcılar sakinlerin tablolarının yer aldığı resim sergisini gezdi.
Darülaceze'yi tanıtan video gösteriminin ardından konuşan Müsteşar Çelik, müessesenin kurucusu II. Abdülhamid'i rahmet ve şükranla andıklarını söyledi. Çelik, 120 yıldır ilk kurulduğu amaca hizmet uygun eden, kendine ait özel bir kanunu ve nizamnamesi bulunan Darülaceze'nin sosyal devlet olmanın gereği olarak mağduriyet ve ihtiyaç içerisinde bulunan her yaştan insana dil, din, ırk ve kültür farkı gözetmeksizin hizmet ettiğini anlattı.
Çelik, Darülaceze'nin isminin herkes tarafından bilindiğini ancak yeterince tanınmadığını ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"Darülaceze nasıl kurulmuş, neden kurulmuş, kimlere hizmet vermiş, yüzyıllardır nasıl ayakta kalmış? Bu soruların cevaplarını belki de çoğumuz bilemiyor. Darülaceze, başta bizim vatandaşlarımız olmak üzere tüm insanların bilmesi, tanıması ve hatta tanıtımına icabet etmesi gereken çok müstesna bir müessesedir. Burada yaşayanlar, yaptıkları ve ürettikleriyle hayat bulur. Üretime katılamayacak ağır hastalığı olanlar ise yine hayata tutunabilmek adına sağlık hizmetlerinin en iyisini alarak yaşama tutunur. Bunun için tesisin içinde atölyeleri, sağlık tesisleri, sosyal donatı alanları vardır. Geniş bir avlusu ve birbirinden değerli hayat hikayeleri olan 30'u bebek olmak üzere 530 misafir vardır. Bütün bunlarla Darülaceze, İstanbul'da içinde yaşayan bir şehirdir adeta."
Darülaceze'nin kurulduğu zaman direkt padişaha bağlı bulunduğunu, Cumhuriyet'in kurulmasından sonra İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından dönem dönem yönetildiğini aktaran Çelik, 2011 yılından itibaren de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na bağlı bağımsız bir başkanlık tarafından görevini sürdürdüğünü kaydetti.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Müsteşarı Nesrin Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla İstanbul'a iki yeni Darülaceze'nin inşa edileceğini belirtti.
- "Yeni nesil, torun, alacağını dededen alır"
İstanbul Valisi Vasip Şahin de Sultan Abdülhamid'in Osmanlı'nın son ve zor döneminde ülkenin ufkunu açtığını dile getirerek, müessesenin, Abdülhamid Han'ın uzak görüşlülüğü sayesinde 120 yıldır ayakta kaldığını ve hala en modern şekliyle toplumu hizmet ettiğini anlattı.
"Kadim kültürümüz aslında vakıf üzerine kuruludur" diyen Şahin, muhtaç ve acizlerin yük değil, şeref nişanesi olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.
Vali Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Onların aslında hiç bir şeye ihtiyacı yok. Asıl ihtiyacı olan bizleriz. Onların hayır duasına talip olup, o duayı ve rızayı aldıktan sonra bizim için en büyük ödül ve semere de o olacaktır. Bu kurumlarımız ihtiyaç duyuldukça olacak ve daha da çoğalacak. Biz toplum olarak muhtacımızı kendi ailemiz içinde koruyup kolluyorduk. Sonra mahallemiz ve köyümüz sahip çıkıyordu. Eğer imkanlar buna el vermiyorsa aile ve köylü çeşitli nedenlerle yardımcı olamıyorsa bu kurumlar görev ifa etmeli. Tüm insanlarımızdan biraz özveri rica ediyorum. Ne olur 'İmkanlarımız genişledi, kurumlarımızın standartları yükseldi' diyerek, kendi elimizdeki serveti ve hazineyi getirip buralara teslim etmeyelim. Yeni nesil, torun, alacağını dededen alır. Elimizin içindeki okulu dışarı çıkarıp da okulsuz kalmayalım. Ondan sonda sağda solda okul ararız."
- Darülaceze'nin 120 yılı 120 etkilikle kutlanacak
Darülaceze Başkanı Dr. Aylin Çiftçi, 120 yılı kutlamaları çerçevesinde 120 etkinlik yapacaklarını söyledi. Çiftçi, Darülaceze'yi tanıtmak için etkinliklerin, "120. Yıl Kültür Sanat Buluşmaları", "Darülaceze 120. Yıl Kuruluş Yıl Dönümü Kutlama Programı", "Sağlıklı Yaşam Araştırma ve Uygulama Merkezi Açılışı", "Darülaceze Müzesi Açılış Programı", "120. Yıl Bahar Şenliği", "120. Yıl İftarı", "120 . Yıl Ödülleri", "Uluslararası Yaşlanma Konseyi Zirvesi", "120. Yıl Gönül Elçileri Programı", "120. Yıl Konserleri", "Darülaceze 120. Yıl Spor Şenlikleri" başlıkları altında topladıklarını aktardı.
- "Darülaceze Osmanlı'nın merhametinin sembolü"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan ise Darülaceze'nin Osmanlı'nın son dönemlerinde hem vakıf geleneğinin hem de merhamet anlayışının bir sembolü olduğunu söyledi.
Sultan II. Abdülhamid'i minnet ve rahmetle andıklarını ifade eden Erdoğan, "Onun ardında bıraktığı mesajı iyi anlamamız gerekir. Bir ülkenin güçsüz ve zayıf olarak değerlendirildiği bir dönemde bile muhtaçlara ve acizlere el uzatması aslında tarihimizin derinliğini de ortaya koyuyor. İnşallah yeni Türkiye vizyonunda, 2023 hedeflerine yürürken bu anlayışı yeniden benimseyebiliriz diye ümit ediyorum" şeklinde konuştu.
Programda, fotoğraf sanatçısı Neslihan Yazıcılar ve İlyas Göçmen'in fotoğrafları sergilendi, "Yaşa Devam Platformu"nun destekleri ile hayata geçen ve Darülaceze sakinlerinin hayat tecrübelerini anlatan yönetmenliğini Çağan Irmak'ın yaptığı üç kamu spotunun ön gösterimi yapıldı ve 13 yıldır Darülaceze'de kalan Turan Sağlamyürek yazdığı iki şiiri okudu.
Etkinliğe, II. Abdülhamid'in dördüncü kuşak torunlarından Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, aralarında Erol Büyükburç, Wilma Elles, Bahar Öztan Nilüfer Açıkalın'ın da bulunduğu bazı sanatçılar, vatandaşlar ve Darülaceze sakinleri katıldı.