Davutoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin geometriye merak sardığını, gelir dağılımını anlatırken piramitten bahsettiğini ve "bunu elipse döndürelim" dediğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Kendi iktidarları döneminde gelir dağılımının nasıl olduğunu herkes biliyor. Türkiye'nin yüzde 30'u neredeyse 4 doların altında, yüzde 5'e yakın bir nüfus 1 doların altında yaşıyordu. Şimdi 1 doların, 2 doların, 3 doların altında yaşayan yok. 4 doların altında ise ise sadece yüzde 2'lik, yüzde 3'lük bir oran kaldı. İnşallah onu da yakında 4 doların üzerine çıkartacağız. Sayın Bahçeli elipsle, üçgenle uğraşmasın biraz paralelle ilgilensin. Milletle yolu hiç kesişmeyen hani böyle paralel sonsuza kadar yanyana gider ya hep bunlar yanyana gidiyorlar. Milletle yolları hiç kesişmiyor. Kesişim noktaları yok. Onlar paralelle paralel bir şekilde yürümeye devam etsinler, biz sıratı müstakimde yürümeye devam ediyoruz, devam edeceğiz."
Davutoğlu, 30 Mart seçimleri öncesinde Başbakan'ın rahatsızlık geçirmesi nedeniyle Konya mitinginin sorumluluğunun kendisinde kaldığını anımsatarak, "Orada da söylemiştim zaferin de bir tadı var tek tek gelmeyin, hepiniz birlikte gelin" dedi.
- "Onlara tavsiyem Anadolu'ya sığınsınlar"
Anadolu'nun her bir köşesinde gördüğü heyecanın partisinin kongrelerinde de gördüğünü vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"12 yıl sonra AK Parti'ye elhamdülillah ne bezginlik bulaşmış ne yorgunluk hep diriyiz, hep iriyiz, hep geleceğe omuz omuza yürüyoruz. Onlar telaş içinde kendi dertlerine düşsünler, birbirleriyle nasıl ittifak peşinde olacaklarını hesap etsinler, biz milli irade istikametinde sıratı müstakimde yürüyeceğiz. Dikkat ediniz CHP'den, MHP'den ya da HDP'den Türkiye'nin temel meseleleriyle ilgili tek bir görüş duyuyor musunuz? Hayır. Alternatif bir dış politika yaklaşımı var mı? Yok. Alternatif bir ekonomi yaklaşımı var mı? Yok. Baktılar Türkiye'de ümit yok bu sefer Yunanistan'daki gelişmeye SYRİZA'ya, Sayın Çipraz'a ümit bağladılar, onu örnek alıyorlar. Ama Sayın Çipraz ile yaptığım telefon görüşmesinde kendisine de ifade ettim ve o da buna katıldığını söyledi. 2002'de nasıl Türk ekonomisi mefluç hale gelmişse, nasıl bütün siyasi partilerden ümit kesilmişse, biz milli iradeyi arkamıza alarak rasyonel politikalarla 12 yılda hasta adam denilen bir ülkeyi küresel güç haline getirdik. Sayın Çipraz da buna katıldığını ifade etti.
Biz sadece milletimizi örnek alıyoruz. Milletimizle birlikte yürüyoruz. Muhalefet ise acaba başka başarılardan ilham alıp Türkiye'ye birşey aktarabilirmiyim telaşı veya popüler gündem arayışları içinde. Onlara tavsiyem hiç başka yere gitmesinler Anadolu'ya sığınsınlar, Trakya'ya sığınsınlar. Bizim yaptığımız gibi Anadolu insanının, Trakya insanının terleriyle terleri buluşsun, gönülleriyle gönülleri buluşsun. Ankara'da birtakım kriz beklentileri içinde siyaset yapmak yerine, siyaset dizaynı yapan paralel çeteyle işbirliği yapmak yerine kendilerine güvensinler. Ama kendilerine güvenemezler. Çünkü siyasette omurgaları yok, duruşları yok, siyasi kimlikleri berrak değil. Bir gün bakarsınız cumhuriyetçi ertesi gün paralelcilerle işbirliği içinde bir gün ulusalcı ertesi gün bölücülerle koalisyon hazırlıkları içinde. Önemli olan siyasette duruştur, omurgadır. Bu da sadece AK Parti'de var. AK Parti bu duruşunu kim ne derse desin sürdürmeye devam edecek."
- İnşaat sektörü
Başbakan Davutoğlu, geçen hafta içinde siyasi gündem dışında yoğun bir şekilde ekonomik reform çalışmalarına devam ettiklerini belirterek, inşaat sektörüyle buluştuklarını, sektörün öncü kuruluşları ve temsilcileriyle yaklaşık 5 saatlik bir toplantıda biraraya geldiklerini söyledi.
İnşaat sektörüyle reel sektörün birbirlerine alternatif, karşıt sektörler olmadığını vurgulayan Davutoğlu, Gayri Safi Milli Hasıla'nın yüzde 5'ini ve 250 yan sektörlerle yüzde 30'unu temsil eden inşaat sektörünün reel sektörün merkezinde olduğunu ve reel sektörle birlikte gelişip, büyüdüğünü kaydetti.
Davutoğlu, Türk müteahhitlerin ilk yurtdışı müteahhitlik hizmeti verdikleri 1972'den 2002'ye kadar aldıkları toplam proje tutarının 44 milyar dolar olduğunu, son 12 yıllık dönemde ise bu rakamın 260 milyar dolara ulaştığına dikkati çekti.
Ülke içinde konut sektörünün gelişimi konusunda da dev adımlar attıklarını ve atmaya devam edeceklerini belirten Davutoğlu, "Hem yeni ev sahibi olmak isteyen vatandaşlarımıza hem de konut sektöründe talep artışı bekleyen müteahhitlerimize ilettim. İnşallah yapacağımız düzenlemeyle, konut alımlarında yüzde zorunluluğu var. Vatandaşın bu yüzde 25 peşinat vesilesiyle yaptığı tasarrufun yüzde 15'ini de biz kendisine devlet desteği olarak vereceğiz. Hem evlenmek yani aile sahibi olmak hem de evlenmek, konut sahibi olmak için de yüzde 15 desteği verdik. İnşallah bu ülkede konut sahibi olmayan aile kalmayacak. Elimizden gelen her türlü çabayı yürüteceğiz" dedi.
- İmar Yasası
Üzerinde çalışılan İmar Yasası'na değinen Davutoğlu, şunları söyledi:
"İmar Yasası'nda herhangi bir şekilde vatandaşlarımızın sahip oldukları arazi, arsa ve evin değer kazanması dolayısıyla bir vergi gelmesi söz konusu değildir. Böyle tahrifat yapanlar olduğunu duyuyoruz. Hiçbir şekilde vatandaşlarımıza herhangi bir vergi yükü söz konusu değildir, vergi de söz konusu değildir. Belediyelerimizin yaptığı genel düzenlemeler çerçevesinde olabilecek değer artışlarında da hiçbir vergi, hiçbir yükümlülük söz konusu olmayacaktır. Sadece herhangi bir vatandaş bireysel bir imar değişimi talebinde bulunursa bireysel olarak o imar talebinin getirdiği ek değer kamunun yaptığı imar düzenlemesiyle ilgili olduğu için, onunla ilgili bir düzenleme gelecek. Bireysel taleplerde bir arsada bir imar değişiminin getireceği yüksek kazancın yan arsada olmamasının doğuracağı adaletsizliği gidermek için de bunların pafta, ada ve bir sokak, cadde düzeyinde olmasına özen göstereceğiz. Burada bizim yaptığımız çalışma adaleti sağlamak ve belli bir düzensizliği ortadan kaldırmak içindir. Kesinlikle yeni bir vergi de, şerefiye artışından kaynaklanan yeni bir yükümlülük de söz konusu değildir. Bireysel taleplere yönelik olarak yaptığımız düzenlemedir."
- Sektörel dönüşüm programı
Davutoğlu, 25 öncelikli sektörel dönüşüm programının insan odaklı sosyal boyutunu içeren 3. paketini de ilan ettiklerini anımsatarak, böylece bin 350 eylemden oluşan Cumhuriyet tarihinin belki de en kapsamlı sektörel dönüşüm projesini devreye soktuklarını söyledi.
12 yıllık AK Parti iktidarlarının bir anlamda yoldaki engelleri ortadan kaldırdığını belirten Davutoğlu, altyapıda büyük adımlar attıklarını, özellikle ulaştırmada, bütün altyapı alanlarında ikinci hamle döneminin önünü açtıklarını kaydetti.
Birinci hamle döneminde Gayri Safi Milli Hasıla'nın 4 misli arttığını, ihracatın 158 milyar doları bulduğunu, ulaştırmada devrim mahiyetinde adımlar attıklarını ifade eden Davutoğlu, "Neredeyse her ilde havaalanlarımızla, demiryolu, hızlı tren projelerimizle, 6 bin kilometrelik duble yolu 17 bin, 18 bin kilometrelere çıkararak devrim mahiyetinde adımlar attık" diye konuştu.
Davutoğlu, şimdi ise niteliksel bir dönüşüm ile ekonomide ikinci hamle dönemini başlatmak istediklerini anlatarak, 8 aylık, 10 aylık bir seçim hükümeti gibi davranmadıklarını, 62. Hükümet Programı'nda vurguladıkları, altını çizdikleri her hususu hayata geçirmek için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.
Bu sektörel dönüşüm programının getirdiği avantajları, yeni vizyonu değişik bölgeler anlatmak üzere çalışma ekipleri oluşturacaklarını, bakanların bütün bölgeleri ziyaret ederek, bunu bölge bazında tanıtacaklarını ifade eden Davutoğlu, "Kentlerimizi de, şehirlerimizi de, şehir ekonomilerimizi de bu vizyonla birlikte nasıl yeni bir geleceğe yönelteceğimizin istişarelerini de şehirler bazında yapacağız" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, son 6 ay içinde 50 vilayeti ziyaret ettiğini, en az 25 ilde STK'larla buluşup, bu yeni vizyonu paylaştığını belirterek, şehirden bölgeye, bölgeden ülkeye, ülkeden küresel alana ekonomiyi birbiriyle entegre bir kalkınma stratejisi olarak 2023 hedefleri doğrultusunda yönetmeye devam edeceklerini kaydetti.
- "Misakımilli'nin altını dolduruyoruz"
Açıkladıkları 25 sektörel dönüşüm programıyla Misakımilli'yi Misakı iktisadiye, bir ekonomik misaka dönüştüren hamleler yaptıklarını ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Misakımilli'nin altını dolduruyoruz. Misakımilli'nin altı nasıl dolar misaki siyasiyle yani milli birlikle beraberlikle işte çözüm süreciyle bütün toplum kesimlerini bünyemizde barındırmakla, Türkiye'nin her yerine hizmet götürmekle. Bir de Misakı iktisadi var, oda Türkiye'yi ekonomik olarak kendi ayakları üzerinde duran, kimseye muhtaç olmayan güçlü ve kudretli bir ülke yapmak. Misakımilli nutukları atmak kolay Misakımilli'nin siyasi perspektifi Türkiye'nin bütünlüğünü korumak için gerekli tedbirleri almaktır. Misakımilli'nin iktisadi perspektifi misakı iktisadi Türkiye'yi bir daha IMF'ye muhtaç kılmayacak şekilde ekonomimizi tahkim etmektir. Biz Misakımilli'nin altını doldurarak yürüyoruz. Misakımilli bundan sonra daha da tahkim edilecek. Hiç kimse Türkiye içinde veya dışında Türkiye'nin milli birliğini bozacak şekilde faaliyet göstermeye cesaret edemeyecek. Bizim Misakımilli'miz budur. Hiç kimse bir daha Türkiye'yi uluslararası fonlara muhtaç hale getiremeyecek. 2023'e geldiğimizde misakı siyasi misakı iktisadi üzerinden ve misakı siyasinin yeni zemini olacak özgürlükçü bir anayasayla yepyeni bir milli iktisadi, siyasi gelecek öngörüyoruz."
Başbakan Davutoğlu, grup toplantısından sonra makamına geçerken kuliste iki kadın, "Sayın Başbakan bugüne kadar verdiğiniz sözleri yerine getirmediniz, yanınızdakiler size yalan söylüyor" diye bağırdı. Kadınlar, güvenlik güçlerince kulisten dışarı çıkarıldı.
(Bitti)