Kyodo haber ajansının haberine göre, Japonya Meclis Bütçe Komitesi'nde konuşan Abe, "Japonya, silahlı kuvvetlerin müttekiflerini savunmaya sevkedilmesine ön sınırlar koymamalı" dedi.
Abe, "Ordumuzu kolektif savunmada kullanacaksak, yakın veya uzak olup olmaması gibi coğrafi kaygılarla hareket etmemeliyiz" dedi.
Ortadoğu'ya yapılan askeri olmayan yardımların artırılacağını belirten Abe, "Asla hava saldırılarında yer almayacağız ve lojistik destek vermeyi de planlamıyoruz" dedi.
Diğer yandan Japon basını, Abe'nin Japon ordusunun, ülke saldırıya uğramasa bile müttefiklerini savunmasına izin veren "kolektif meşru müdaafa hakkı"nı kullanabileceği bir ittifaka dahil olmak istediğini yazdı. Abe'nin ordu operasyonlarının kapsamını artırmaya çalıştığı ifade edilirken, Başbakan Abe'nin, Japonya'nın küresel güvenliğe daha proaktif katkı yapması gerektiğini düşündüğü kaydedildi.
Koalisyon partisi Komeito'nun lideri Natsuo Yamaguçi ise bu konunun "sakin ve etraflıca" tartışılması gerektiğini söyledi.
Rehine krizinin 20 Ocak'ta patlak vermesi ve rehinelerin infaz edilmesi, Japonya'da ülkenin pasifist anayasası tarafından askeri faaliyetlere konulan kısıtlamaların hafifletilmesine ve Japon ordusunun yurtdışında tehlikede olan Japon vatandaşlarını kurtarmasına izin verilmesine yönelik çağrıları artırdı. Ülkedeki mevcut anayasa, ordunun sadece kurtarılmış vatandaşları ülkeye getirmesine izin veriyor.
İkinci Dünya Savaşı'ndaki yenilgiden sonra hazırlanan Japonya anayasasında "pasifizmin" yüceltilmesine rağmen Abe hükümeti, aralıktaki genel seçimler öncesi Japonya ordusunun, tehdit altındaki müttefikleriyle kolektif meşru müdafaaya dahil olmasına izin veren yasayı değiştirme sözü vermişti.