"Suriye Türkmen Meclisi Genişletilmiş İstişare Toplantısı", Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa'nın faaliyet raporunu okuması ve "Suriye Türkmen Meclisi Siyasi Vizyon ve Yol Haritası" konusunda görüşlerin sunulmasının ardından sonuç bildirisinin okunmasıyla sona erdi.
Suriye Türkmen Meclisi Genel Sekreteri Dr. Emin Bozoğlan'ın okuduğu sonuç bildirisinde, "Suriye Türkmenlerinin tek gayesi tarihi haklarına yeniden kavuşmak, başka bir ifadeyle yeni Suriye'de "kurucu unsur" olarak anayasal güvenceye ve uluslararası güvenceye kavuşmaktır" ifadesine yer verildi.
Suriye'deki iç savaşın en büyük mağdurunun 3 milyondan fazla Suriye Türkmenleri olduğu kaydedilen bildiride, Suriye Türkmenlerinin geleceğinin açık bir şekilde tehdit altında olduğu, maddi ve siyasi manevra alanları giderek daraltıldığı, binlerce yıllık geçmişin ve milyonlarca Türkmen gencinin geleceğinin bölgesel ve küresel projelerin ipoteği altına girdiği ifade edildi.
Suriye'deki Türkmenlerin tek meşru temsilcisi "Suriye Türkmen Meclisi"nin varlığına zarar verecek hiçbir projeye izin verilmeyeceği, Suriye Türkmenlerinin kendi geleceklerini ancak kendileri belirleyeceği belirtildi.
Suriye'deki Türkmen bölgelerinde yaşanacak demografik değişimlerin, Suriye'nin geleceğine ve toprak bütünlüğüne zarar verecek stratejilerle örüldüğü, Halep, BayırÂâ€Bucak, Rakka ve Humus bölgelerinde Türkmen karakteri korunamazsa Suriye'nin idari ve siyasi bütünlüğünün de asla korunamayacağı dile getirilerek, "Parçalanmış bir Suriye, başta Türkiye'ye yönelik düşmanca emelleri olan güçlerin ve Ortadoğu barışını engellemek isteyen güç odaklarının taşeronluğunu yapan terör örgütlerinin merkez üssü haline gelmeye devam edecektir" değerlendirmesi yapıldı.
- Beklenti ve talepler-
Suriye Türkmenlerinin bu bağlamdaki beklenti ve talepleri arasında, Türkiye'deki toplam Suriyeli sığınmacı sayısının yalnızca yüzde 7'sini oluşturan Suriye Türkmenlerinin kamp koşullarının iyileştirilmesi, eğitim konusunda pozitif ayrımcılık uygulanması, Osmaniye'deki çadır kent kampının Hatay sınır bölgesine taşınması, Suriye Türkmenlerinin temsilinin nüfusa orantılı olması için gerekli çalışmaların yapılması yer aldı.
Suriye Türkmenlerinin tek gayesinin tarihi haklarına yeniden kavuşmak olduğu hatırlatılarak, "yeni Suriye'de kurucu unsur olarak anayasal güvenceye ve uluslararası güvenceye kavuşmak" talep edildi.
Ayrıca Halep kırsalı ve şehri ile BayırÂâ€Bucak bölgesindeki 2 milyona yakın Türkmenin muhtemel bir katliama karşı korunması için, rejim ve terör örgütlerine karşı gereken tedbirlerin Türkiye'nin önderliğinde, uluslararası camia tarafından ivedilikle alınması istendi.
"Türkmenler, Ayn-el Arap (Kobani) halkı için gösterilen uluslararası hassasiyeti beklemektedir" denilerek, Suriye Türkmen Meclisi olarak, Suriye Türkmenlerinin vatanlarına geri dönmesi ve kendi topraklarında güvende tutulmasının beklendiği kaydedildi.
-Yeni yol haritası-
Sonuç bildirisinde, Türkmenlerin kendi vatanlarına geri dönmek için izleyeceği yol haritasında, Türkiye sınır boylarında kurulacak yerleşik Türkmen köylerinin, güvenli sahalar olarak ilan edilmesi, Türkiye'deki Türkmen çadır kentlerinin bu güvenli bölgelere taşınması ve çadır kentlerde yaşayanlara yönelik köye dönüş programları başlatılması gerektiği belirtildi.
"Sahibi kim olursa olsun tarihimize, vatan bildiğimiz topraklara, geleceğimize, Suriye'nin birlik ve bütünlüğüne, onur ve özgürlüğümüze karşı tehdit oluşturan tüm projelere sonuna kadar direneceğiz" ifadesinin kullanıldığı bildiride, onur ve özgürlük mücadelesine Türkiye'nin de desteğiyle devam edileceği vurgulandı.
Türkiye kamuoyundan, "Türkmenleri dikkate alarak Suriye stratejisini yeniden gözden geçirmesi"nin talep edildiği bildiride, Suriye Türkmenlerinin böyle bir stratejinin gereğini bedeli ne olursa olsun yapmaya hazır olduğu bildirildi.