İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'ndaki görüşmelerinde sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin görüşleri dinlenildi.
Kömür Üreticileri Derneği Temsilcisi olan maden işletmecisi Muzaffer Polat, 2014'ün maden sektörü ve kömür madenciliği açısından sorunlu bir yıl olduğunu dile getirdi.
Madencilik sektörünün hedef tahtasına konulduğunu ve herkesin sektöre saldırmaya başladığını ifade eden Polat, "Dünya ne yapıyorsa yapmaya hazırız. Yasaların uygulanabilir olmasını istiyoruz. Sıfır hatayla ocak yönetmek zorundayız. Bu konuda gerek devletten gerek taraflardan destek istiyoruz" diye konuştu.
Türkiye'de madenlerin, ruhsatların nasıl verileceğini düzenleyen kanuna göre işletildiğini ve madencilik faaliyetlerine ilişkin yasal eksiklik olduğunu belirten Polat, kömür madenciliğine ilişkin ayrı bir yasa çıkarılması gerektiğini de söyledi.
Polat, madencilerin çalışma saatlerinin düşürülmesi ve işletmelerin sorumlularına hapis cezalarının gözden geçirilmesini isteyerek, "Sokaktaki açlar, evdeki toklar rahat bırakmayacak. Herkes bize vuruyor" dedi.
Madenciler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Akdur da düzenlemeyle işletmelere ek külfetler getirildiğini savundu.
Maden fiyatlarının uluslararası borsalarda belirlenmesi nedeniyle ek maliyetlerin fiyatlara yansıtılamayacağını anlatan Akdur, çalışma sürelerinin düşürülmesi, ücretin iki asgari ücrete çıkarılması nedeniyle kıdem tazminatının iki kat artacak olması nedeniyle maliyetlerin paylaşılmasını talep etti.
Devlete kömür sağlayan işletmecilere çalışanların sigorta primlerinde teşvik getirildiğini anımsatan Akdur, diğer madencilerin sigorta primleri için de teşvik istedi.
- "Mühür söküyor, 'beni hapse at' diyor"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Polat'ın, sektörün hedef tahtası yapıldığına ilişkin sözlerine, "Kimi azarladık? Böyle bir şey olabilir mi?" cevabını verdi.
Yasanın merkezinde müeyyidelerin olduğunu dile getiren Çelik, "Arzu etmememize rağmen buna mecbur kaldık. Keşke herkes sorumluluk bilincinde hareket etse, kapatılan iş yerinin mührünü sökmese. Son zamanlarda 5 madencimiz kapalı kalması gereken madene girerek yaşamını yitirdi. Bana göre çağ dışı olan bu müeyyidelere zorlanıyoruz. İşletmeci mühür söküyor, adeta 'ben buna devam edeceğim, hapis cezası getirin' diyor" şeklinde konuştu.
CHP İzmir Milletvekili Hülya Güven'in Türkiye'nin iş kazalarında Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü olduğunu söylediği sırada araya giren Çelik, "Bu değerlendirmeyi kim yapmış? Böyle bir istatistiki veri yok. Bu söylem yaygınlaştırıldı. Böyle bir veri bulamadık. Bu haksızlığı Türkiye'ye yapmayalım" dedi.