Türkiye Beyaz Ay Derneği'nin öncülüğünde Diyarbakır'da Milli Eğitim Bakanlığı, İş-Kur İl Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezinin desteğiyle bedensel ve zihinsel engellilerin mesleki eğitimine yönelik kurs açıldı.
Kursa katılan yüzde 50 ve üzeri engeli bulunan 18-45 yaş arası 7'si zihinsel, toplam 25 engelli aldıkları eğitimle deri çanta, kemer ve tablolar hazırlıyor.
Kendilerine duyulan güveni boşa çıkarmayan engelliler tüm zorlukları aşarak üretip, topluma faydalı bireyler olmanın mutluluğunu yaşıyor.
- "Kısa sürede engelleri aştılar"
Türkiye Beyaz Ay Derneği Şube Başkanı Nezihe Kent, AA muhabirine, mesleki eğitim kapsamında kendilerini eve kapatan ve toplumdan uzaklaşan zihinsel ve bedensel engelliler için de kurs düzenlemeyi planladıklarını söyledi.
Bu kapsamda İş-Kur İl Müdürlüğü işbirliği ile deri işlemeciliği kursunu hayata geçirdiklerini ifade eden Kent, kursa 25 engellinin kayıt yaptırdığını belirtti.
Kent, yüzde 50 ve üzeri engelli raporu bulunan kursiyerlerle hızlı bir şekilde eğitime başladıklarını dile getirerek, kursta eğitimin yanı sıra kursiyerlere sevgi ve yakın ilgi gösterildiğini vurguladı.
Bu sayede kursiyerlerin kısa sürede öz güvenlerini kazandığına işaret eden Kent, "Kısa sürede engelleri aştılar. Engelli kursiyerlerimize bir nebze de olsa destek olabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Kursiyerlerimiz kursta kendilerini huzurlu hissettiklerini söylüyorlar" dedi.
"Kursta gösterilen sevgi ve şefkatle varolduklarını hissederek öğrendikleri bu meslekle başarılı çalışmalara imza attılar" diyen Kent, eğitimi tamamlayan kursiyerlere sertifika vereceklerini kaydetti.
- "Birey olduklarını hissettiriyoruz"
Kurs eğitmeni Meliha Oğuz, engellilerin kursta önceleri zorlandıklarını ancak önemsendiklerini hissettikten sonra eğitimlere kısa sürede uyum gösterdiklerini söyledi.
"Kursta eğitimden önce engellilerimize birey olduklarını, önemsendiklerini hissettiriyoruz" ifadesini kullanan Oğuz, engellilerin başarısını görmenin mutluluğunu yaşadıklarını aktardı.
Kursiyerlerden Edip Bulut, 2 ayda çok şey öğrendiklerini anlatarak, bir şeyler üretebilmenin sevincini yaşadıklarını belirtti.
Daha önce tüm yaşamının evde geçtiğine dikkati çeken Bulut, "Hiçbir şeyle uğraşmak istemiyordum. Kendimi işe yaramaz hissediyordum. Kursa geldikten sonra topluma faydalı birisi olduğumu anladım. Bir şeylerin ucundan tutmak sınıf atlamak gibi çok güzel bir duygu" şeklinde konuştu.
Süleyman Taşcar da, kursa meslek öğrenip kimseye muhtaç olmadan kendi ihtiyaçlarını karşılamak için katıldığını ifade ederek, bunu büyük ölçüde başardığına inandığını dile getirdi.
